Doğumla ilgili gerçekler:
1.Gebelik hastalık değildir. Fizyolojik bir süreçtir.
2.Her doğumda epizyotomi gerekmez (ilk doğumda gebelerin sadece yüzde yirmisine epizyo açılmalıdır. Doktorunuza bu soruyu sorun. Eğer “ilk doğumda yırtılmaması için her gebeye yapılır” diyorsa durumu tekrar değerlendirin. İngiltere’de şu an her gebeye epizyo açan doktor yönetime hesap vermektedir)
3.Epidural anestezi kesinlikle fizyolojik değildir: Getirdikleri kadar götürdükleri de vardır.
4.Önceden kemik pelvisi değerlendirip doğumun olup olamayacağına karar vermek diye bir yöntem yoktur. (Halk arasında çatı muayenesi, kemik muayenesi olarak bilinir.) Bunun amacı genellikle sezaryen için bahane üretmektir. Doğum dinamik bir süreçtir. Doğumun olup olmayacağına doğum eyleminde karar verilir.
5.Hastaneye doğum yapmak için yatan gebelerin doğurma oranı %90’dır.
6.Kordon dolanması çok nadiren sorun çıkarmaktadır. Yine su azalması çok nadiren görülen bir problemdir. Ultrasonda amnion sıvısı ölçülüp 2 santim kalana kadar doğum beklenebilir.
7.Dünyada sezaryen sonu ölüm oranı doğum sonu ölüm oranının dört katıdır.
8.İdrar kaçırma, cinsel ilişkide rahatsızlık gibi şikayetler normal doğum olmadan sezaryen doğumlarda da görülmektedir. Ve bu oranlar her iki grupta da düşüktür.
9.Oksitosin cinsel ilişki sırasında, emzirmede, aşık olunduğunda ve doğumda, özellikle de doğal doğumda yükselmektedir.
10.Doğum ile ilgili anlatılan hikâyelerin çoğu doğru olmayıp abartma içerir.
11.Doğum sırasında hidroterapi (Jakuzi içinde) epidurale yakın rahatlama vermektedir.
12.Sezaryen bir doğum yöntemi olmayıp anne ve bebeği acil bir durumdan kurtaran operasyondur.
Op. Dr. İbrahim Yanık
Benim doktorum gebelik bir hastalık halidir, fizyolojik bir yüktür diyor :acep: