YAYGIN ANNE BABA TUTUMLARI
Kimi evde çocuk korkutulmadığı halde ürkektir, korkaktır.Anneler çocuklarını hiç korkutmadan eğittiklerini övünçle söylerler.Ancak yapılan görüşme sonucunda annenin birçok korkulara sahip olduğu gözlenir.Doğal olarak çocuk da model alarak annenin korkaklığını ve ürkekliğini sergiler.
Yaygın olarak kullanılan anne-baba tutumlarından biri de çocuğu kontrol için başvurulan sindirme yöntemidir.”Beni üzersen hastalanıp ölürüm, annesiz kalırsın.” veya benzeri sözlerle çocuk suçlanmakta,sindirilmekte ve anne kendini acındırmaktadır. Çocuk içten içe tedirgin olur, annenin her hastalanışında yanına koşar, sorular sorar.Ancak çocuk tedirgin de olsa suçluluk da duysa uzun süreli uslu kalmaz.Suçluluk duygusunun etkisiyle kendine ceza getirebilecek durumlar yaratır.Cezasını çekerek suçluluk yükünden kurtulur.Usluluğu bir sonraki yaramazlığa kadar sürer.
Korkutma yönteminin hiç kullanılmadığı evlerde sıklıkla görülen bir başka durum koruyucu ve kollayıcı anne-baba tutumlarıdır.Bu tutumla yetişen çocuğa ‘Aman düşersin,çocuklara yaklaşma döverler.Sen karşıya geçemezsin,ben geçireyim’ diyerek çevrenin tehlikelerle dolu bir yer olduğu inancı aşılanır.Çocuk adım atsa yanında birileri yardıma hazırdır.Özgürlüğü bu denli kısıtlanmış çocuk,neyin tehlikeli neyin tehlikesiz olduğunu öğrenmeye fırsat bulamaz, her şeyden korkar,ürker olur.
Çocuklarda görülen kimi korkulardan dolayı anne-baba sorumlu tutulamaz.Aile ve anababanın elinde olmayan çeşitli nedenler çocukta korku başlatabilir ya da olağan sayılan korkuların artmasına, uzamasına neden olabilir.Kaza geçirmek,evin soyulması,deprem,yangın,ev dışında korkutulmak v.b. Ancak unutmamak gerekir ki korkak yetiştirilmiş ya da çok kollanmış çocukların bu durumlarda örselenmesi daha kolaydır ve izleri kolay silinmez. Çocuğun yaşamış olduğu korkuyu atlatabilmesinde olumlu anne-baba tutumları büyük önem taşımaktadır.
Kimi evde çocuk korkutulmadığı halde ürkektir, korkaktır.Anneler çocuklarını hiç korkutmadan eğittiklerini övünçle söylerler.Ancak yapılan görüşme sonucunda annenin birçok korkulara sahip olduğu gözlenir.Doğal olarak çocuk da model alarak annenin korkaklığını ve ürkekliğini sergiler.
Yaygın olarak kullanılan anne-baba tutumlarından biri de çocuğu kontrol için başvurulan sindirme yöntemidir.”Beni üzersen hastalanıp ölürüm, annesiz kalırsın.” veya benzeri sözlerle çocuk suçlanmakta,sindirilmekte ve anne kendini acındırmaktadır. Çocuk içten içe tedirgin olur, annenin her hastalanışında yanına koşar, sorular sorar.Ancak çocuk tedirgin de olsa suçluluk da duysa uzun süreli uslu kalmaz.Suçluluk duygusunun etkisiyle kendine ceza getirebilecek durumlar yaratır.Cezasını çekerek suçluluk yükünden kurtulur.Usluluğu bir sonraki yaramazlığa kadar sürer.
Korkutma yönteminin hiç kullanılmadığı evlerde sıklıkla görülen bir başka durum koruyucu ve kollayıcı anne-baba tutumlarıdır.Bu tutumla yetişen çocuğa ‘Aman düşersin,çocuklara yaklaşma döverler.Sen karşıya geçemezsin,ben geçireyim’ diyerek çevrenin tehlikelerle dolu bir yer olduğu inancı aşılanır.Çocuk adım atsa yanında birileri yardıma hazırdır.Özgürlüğü bu denli kısıtlanmış çocuk,neyin tehlikeli neyin tehlikesiz olduğunu öğrenmeye fırsat bulamaz, her şeyden korkar,ürker olur.
Çocuklarda görülen kimi korkulardan dolayı anne-baba sorumlu tutulamaz.Aile ve anababanın elinde olmayan çeşitli nedenler çocukta korku başlatabilir ya da olağan sayılan korkuların artmasına, uzamasına neden olabilir.Kaza geçirmek,evin soyulması,deprem,yangın,ev dışında korkutulmak v.b. Ancak unutmamak gerekir ki korkak yetiştirilmiş ya da çok kollanmış çocukların bu durumlarda örselenmesi daha kolaydır ve izleri kolay silinmez. Çocuğun yaşamış olduğu korkuyu atlatabilmesinde olumlu anne-baba tutumları büyük önem taşımaktadır.