Resulullah (sav) Hakkında - Bunları Biliyormuydunuz

Gülümse

Daimi Üye
Katılım
28 Şubat 2009
Mesajlar
3.793
Tepki
7.105
Puan
113
Konum
istanbul
Peygamberin(sav) babaannesinin isminin Fatıma olduğunu...

· Hz.Peygamberin öz amcalarının Ebu Talib ve Zübeyr olmak üzere iki tane olduğunu, diğer amcalarının üvey olduğunu...

· Hz.Abbas’ın Efendimizden 3 yaş büyük olduğunu...

· Ebu Leheb’in cariyesi Süveybe’nin Efendimizin(sav) ilk süt annesi olduğu gibi, Hz Hamza’nın da süt annesi olduğunu ve Efendimizin (sav) bu aziz amcası ile aynı zamanda süt kardeş olduğunu...

· Annesi Amine’nin Efendimizi(sav) ancak 1 hafta emzirdiğini...
· İbn-i Abbas’tan nakledildiğine göre Cenab-ı Hakk’ın Peygamberler arasında Kur’an’da sadece Hz.Peygamberin(sav) hayatına yemin ettiğini (Hicr-72)

· Ömer bin Abdülaziz’in Resulullah’ın(asm) eşyalarını bir eve toplayarak müze yapıp, sergilediğini... Sergilediği eşyanın ise iple örülmüş bir sedir, içi hurma lifi ile doldurulmuş bir çanak, su bardağı, elbise, el değirmeni, başına sardığı bir kadife ve giyim eşyasından ibaret olduğunu...

· Peygamberimizin meşhur devesi Kasva’yı hicreti sırasında 400 dirheme aldığını, ona kesik kulak (kasva) adını bizzat verdiğini ve hayatı boyunca ondan çok memnun kaldığını...

· Uhud’da bir kılıç darbesiyle mübarek yüzü kanla kaplanan Allah Resulünün (sav) “Peygamberinin yüzünü kana bulayan bir topluluk nasıl kurtulur ve mutlu olur?” dediğini...

· Mute’ye giden orduya katılan ama Efendimiz(sav)in arkasında son bir Cuma namazı kılmak için Medine’de kalan Abdullah bin Revaha’ya : “Yeryüzü dolunca sadaka dağıtsan, onların bir sabah namazında elde ettikleri ecr ve mükafatı elde edemezsin” denilince bu zatın hemen yola çıkıp arkadaşlarına yetiştiğini...

• Amcası Ebu Talib’in Resulullah daha gençken ve kendisine nübüvvet verilmeden evvel O’nun hakkında bir şiirinde “Tertemiz yüzü aşkı için yağmur talep edilen, dulların hamisi, yetimlerin sığınağı” dediğini.

• Resulullah’ın dedesi Abdülmuttalib’in uzun boylu, sarışın ve sevimli bir sakal sahibi olduğunu.

• İbn-i Habib adlı müellifin “Ümmehat-un Nebi” adıyla bize 20 nesil boyunca Resulullah’ın ninelerini gösteren calib-i dikkat bir çalışma bıraktığını

• Resulullah’ın(sav) yedi yaşında bir göz hastalığına tutulduğunu, Mekke’nin tabibleri soruna çözüm bulamayınca, Ukaz civarındaki bir Hristiyan tabibin hazırladığı ilaçla iyileştiğini.

• Belazuri’nin nakline göre Efendimiz(sav) gençliğinde bir gün amcaları Ebu Talib ile Ebu Leheb kavga ederken, Ebu Leheb’in Ebu Talib’in üzerine çıkıp onu hırpalaması üzerine koşarak onu ittiğini. Bunun üzerine Ebu Talib’in Ebu Leheb’in üzerine çıkıp onu bir güzel dövdüğünü...Kavga bittikten sonra Ebu Leheb’in “Ya Muhammed. Ben de Ebu Talib gibi senin amcanım. Yapacağını bana yaptın. Niçin ona da aynı şekilde hareket etmedin? Neden? Vallahi gönlüm seni asla sevmeyecek, asla” dediğini…

• Efendimiz’in(sav) dedesi Abdülmuttalib’in Ramazan ayında Hira mağarasına inzivaya çekilip kapandığını.

• Resulullah’a bir keresinde deve üzerinde iken vahy geldiğini, Efendiler Efendisinde(sav) oluşan ağırlık etkisiyle devenin bacaklarının neredeyse kırılacak hale geldiğini

• Hz.Ebu Zer’in Efendimiz(sav)’i bulmak için geldiği Mekke’de Kureyşlilerce çok kötü dövüldüğünü. Hatta “Kendime geldiğimde akan kanlarla kızıla boyanmış bir puta döndüğümü gördüm”dediğini…

• Ukbe bin Muayt adlı bir kafirin Mekke döneminde Resulullah Kabe’de namaz kılarken,elbisesiyle onu boğmaya çalıştığını.

• İlk tebliğ yıllarında Müslümanların alabildiğine zorlandığını...Hatta Sad bin Ebi Vakkas’ın “Bütün bir yıl boyunca İslam’ı saklamaya çalıştık.Ve namazlarımızı kapılar arkasından sürgülü olduğu halde evlerde ve şehir civarındaki dağ aralıklarında kıldık” dediğini •Altıncı Müslüman olan Sad bin Ebi Vakkas’ın aynı zamanda Allah yolunda ilk kan döken Müslüman olduğunu

• Bedr Savaşında Allah Resulü(sav)’nün sancaktarın Musab bin Umeyr olduğunu.

• Resulullah’ın(sav) her gece 11 veya 13 rekat teheccüd namazı kıldığını.. •İbn-i Abbas’tan bir rivayete göre Resulullah’ın(sav) “Üç şey var ki, bana farz size nafiledir:1-Kurban kesmek 2-Vitr namazı 3-Sabahın iki rekatlık sünnetini kılmaktır” buyurduğunu.

• Belazuri’nin nakline göre Resul-i Ekrem(sav)’in hayatında Medine’de dokuz mescid olduğunu...

• Resul-i Ekrem’in “Allah koyun çobanlığı yapmayan hiçbir nebi göndermemiştir” buyurduğunu...

• Katade(ra), O’nun(sav) ashabını anlatırken: “Alışveriş yaparlar, ticaretle meşgul olurlardı. Fakat Allah’ın hukukundan bir hak onlara yaklaştığı zaman ne ticaret, ne de alışveriş onları Allah’ın zikrinden alıkoymazdı. Nihayet onu Allah’a döndürürlerdi” dediğini.
Kur’an’da Peygamberler arasında sadece Hz.Peygamberin(sav) hayatına yemin edildiğini (Hicr:72).Şeyh Galib’in meşhur naatında: “Menşur-u leamrükle müeyyedsin efendim” diyerek bu yemine işaret ettiğini…
Cenab-ı Hakkın bazı peygamberleri kendi ismiyle isimlendirdiğini, mesela Hz İsmail ve İshak için Alim ve Halim, Hz.İbrahim için Halim, Hz Musa için Kerim, Hz Yusuf için Hafiz isimlerini kullandığını… Resulullah’ın ise bu isimlerden 30 kadarıyla Kur’an’da isimlendirildiğini…
Cenab-ı Hakkın peygamberler içinde Rauf ve Rahim isimleriyle sadece Resul-u Ekrem’i andığını…
Habib-i zişan’ın doğum yılının 569, 570 veya 571 olduğu hususunun ihtilaflı olduğunu,ama çoğunluğun görüşüne göre 571 olduğunu
Peygamber-i ahirzaman’ın sabaha doğru doğduğunu…
Muhammed isminin cahiliye Araplarınca az bilindiğini, Ahmed isminin ise daha az bilindiği…
Cahiliyye Araplarının mukaddes kitaplardan Muhammed isminde bir nebinin zuhur edeceğini bildiklerinden bazı kimselerin çocuklarına ilerde o peygamber olabilir ümidiyle Muhammed koyduğunu…
İbn-i Hacer’in Feth-ul Bari’de nakline göre Cahiliyye devrinde Muhammed bin Adiyy bin Rebia’nın babasının bir Suriye seyahatinde tanıştığı bir papazdan: “Arabistan’da bir peygamber doğacağını ve isminin de Muhammed olacağını” öğrenmesi üzerine Adiyy bin Rebia ailesinden doğan bütün çocuklara Muhammed isminin konulduğunu…
Server-i Alem’in Rahip Bahira ile karşılaştığında 12 yaşında olduğunu…
İbn-i Cerir,İbn-i Sad ve İmam Kastalani’nin İmam Şabi’den rivayet ettiklerine göre Nübüvvetin ilk üç yılında İsrafil(as)’ın Hz. Peygamber’in eğitimiyle görevlendirildiğini…

* Sahabeden Abdullah bin Zeyd’e Resulullah’ın(sav) vefatı haber verildiğinde “Rabbim gözlerimi al da, Habibim Muhammed’den başkasını görmeyeyim” dediğini...

* Resullah’a ilk vahyin bir pazartesi günü geldiğini...

* “Ey iman edenler seslerinizi Peygamberin sesinden fazla yükseltmeyin”(Hucurat:2) ayeti nazil olunca, Hz. Ebubekir’in “Ya Resulullah! Yemin ediyorum ki, bundan sonra sizinle iki sır dostunun gizli konuştuğu gibi konuşacağım dediğini...”

* Ashab-ı Kiramın, Efendimizle(sav) sohbette bulunurken edeplerinden başlarını kaldırıp, onun yüzüne bakamadıklarını. Sadece Hz Ebubekir ve Ömer’in kendisine zaman zaman bakıp gülümsediklerini Peygamber efendimizin de tebessümle mukabelede bulunduklarını...

* Mekke’de Resul-i Ekrem’in doğduğu mıntıkanın isminin “Şı’b-i Amir” olduğunu...

* Efendimizin(sav) anneannesinin adının Berre olduğunu..

* Peygamberimizin dayısının olmadığını

Hz.Enes’ bin Malik’in “Sevgili Peygamberimi rüyada görmediğim gece olmuyor” dediğini.

• Ebu Said adlı sahabenin “Resulullah’ı toprakta görünce kalplerimiz burkuluverdi" dediğini..

• Abdullah bin Zübeyir’e göre insanlar içinde Resulullah’a en çok benzeyenin torunu Hz.Hasan olduğunu.

• Resulullah’ın “Beni Hud, Vakıa, Mürselat, Nebe,Tekvir sureleri ihtiyarlattı" buyurduğunu.

• ”Siz bu ayetlere mi hayret ediyor,gülüyor da ağlamıyorsunuz” ayetleri(Necm:59-60) nazil olduğu zaman Suffa ashabının yanakları ıslanıncaya kadar gözyaşı döktüğünü,iniltileri Resulullah’a(sav) ulaşınca onun da onlarla ağladığını.

• Hz.Enes’in “Ensardan yirmi genç Resulullah’a hizmet için ondan ayrılmazlardı. Peygamberimiz bir iş görmek istediği zaman onları gönderirdi" dediğini.

· Peygamber efendimiz(sav)in yolculuklarına Perşembe günü dışında çıktığının pek nadir olduğunu, ekseriyetle Perşembe gününü tercih ettiğini...
 

rüzgar gülü

Daimi Üye
Katılım
20 Şubat 2009
Mesajlar
10.973
Tepki
10.147
Puan
113
Yaş
43
Konum
istanbul
Resulullah’ın(sav) yedi yaşında bir göz hastalığına tutulduğunu, Mekke’nin tabibleri soruna çözüm bulamayınca, Ukaz civarındaki bir Hristiyan tabibin hazırladığı ilaçla iyileştiğini.

• Belazuri’nin nakline göre Efendimiz(sav) gençliğinde bir gün amcaları Ebu Talib ile Ebu Leheb kavga ederken, Ebu Leheb’in Ebu Talib’in üzerine çıkıp onu hırpalaması üzerine koşarak onu ittiğini. Bunun üzerine Ebu Talib’in Ebu Leheb’in üzerine çıkıp onu bir güzel dövdüğünü...Kavga bittikten sonra Ebu Leheb’in “Ya Muhammed. Ben de Ebu Talib gibi senin amcanım. Yapacağını bana yaptın. Niçin ona da aynı şekilde hareket etmedin? Neden? Vallahi gönlüm seni asla sevmeyecek, asla” dediğini…

bunları hiç duymamıştım...-hmm
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst