Ramazan ayının 27. gecesi

E

esmanur

Misafir
Sual: Kadir gecesinin bu gece olduğu kesin mi?

CEVAP

Hayır, kesin değildir, fakat bu geceyi yani Ramazan-ı şerif ayının 27. gecesini ihya etmek çok sevabdır. Birkaç hadis-i şerif meali şöyledir:

(Kadir gecesini Ramazanın son on gününde arayın.) [Müslim]

(Kadir gecesini, Ramazanın son on gününün 21, 23, 25, 27 ve 29 gibi tek gecelerinde veya Ramazanın son gecesinde arayın. Sevabını umarak Kadir gecesini ibadetle geçirenin günahları affolur.) [İ. Ahmed]

(Kadir gecesi Ramazanın 27. gecesidir.) [Ebu Davud]

İmam-ı a’zam hazretleri, Kadir gecesinin, Ramazanın 27. gecesine çok isabet ettiğini bildirmiştir. (Kadir gecesine rastlamış olan bir geceyi ihya eden, Kadir gecesini ihya etmiş gibi sevab kazanır) hadis-i şerifini düşünerek, sık sık vaki olan 27. gece ihya edilirse, o gece Kadir gecesi olmasa bile, büyük sevaba kavuşulur. Kadir gecesini soran bir zata, Peygamber efendimiz, (Bu yıl Kadir gecesi Ramazanın ilk gecesiydi, geçti. 27. geceyi ihya et! Ramazanın 27. gecesini ihya edene, vücudundaki kıllar sayısınca, hac, umre, şehid ve gazi sevabı verilir) buyurdu. Başka birisine de, (Bu yıl Kadir gecesi geçti, fakat Ramazanın 27. gecesini ihya et! Kadir gecesi sevabına kavuşursun. Şefaatten nasipsiz kalmazsın) buyurdu. Hazret-i Âişe validemize de, (13. geceydi, geçti. Kadir gecesini kaçırdıysan, 27. geceye kavuşursun. O geceyi ihya edersen, ahiret yolculuğu için, azık olarak, o geceki ibadet sana yeter) buyurdu. Hazret-i Âişe validemiz de, (Resulullah, Ramazanın son on gününde çok ibadet ederdi) buyuruyor. [V. Necat]



Şimdi âdet böyledir

Sual: Eski âlimler, zekâtı ya ticaret edilen maldan veya değerini altından veriyordu, ama bugün altın yerine kâğıt para kullanılıyor. Niye kâğıt para verilmesin ki? Eski âlimler kağnıyla gidiyor diye, şimdi uçağa binmeyecek miyiz? Şimdi, insanların çoğu ne yapıyorsa aynısını yapmak gerekir, eskiden böyleydi diyerek eski şeyleri yapmak, ayrı bir yol tutmak yanlış değil mi?

CEVAP

Bu çok yanlış bir kıyastır. Allahü teâlâ, (Dininizi tamamladım, dinde noksanlık yoktur) buyuruyor. Dini hükümler zamanla değişmez. Dini zamanla değiştirmek dinde reform olur, dini değiştirmek olur. Âdetler değişebilir, ama dini hükümlerde değişiklik olmaz. Kağnı, uçak âdettir, âdette değişiklik olur elbette. Zaten zamanın tekniğine uymak dinin emridir. İbadetlerde yenilik yapmak ise, dini değiştirmek olur. Yani Allah’ın koyduğu ibadet şeklini beğenmemek olur.

Dinimize aykırı değilse, âdetlere uymanın mahzuru olmaz. Âdetler dine aykırı ise, şimdi herkes öyle yapıyor diye ona uymak caiz olmaz. Mesela şimdi insanların çoğu tesettürlü değil diye, (Herkes açık geziyor, ben de gezsem ne olur) denmez. Çok kimse namaz kılmıyor diye, (Ben de kılmasam ne olur) denmez. (Şimdi herkes, zekâtını ticaret ettiği maldan değil de, gıda maddesi olarak veriyor, ben de versem ne çıkar. Her sene veriyorum, hiçbir şey de olmuyor) denmez. Dinimiz ticaret edilen maldan verilir diyorsa, sadece ondan verilir. Konfeksiyoncu gıda maddesi veremediği gibi, gıda maddesi satan da elbise olarak zekât veremez. Yani dinin emrine uyulur, herkesin yaptığı ölçü olmaz.



Kan parası ödenmez



Aşk büyük ummandır,

Ucu bucağı olmaz,

Kitabımız Kur’andır,

Bilen yabanda kalmaz.



Eğer âşıksan yâre

Sakın bakma ağyâre,

Düş Halil gibi nâra,

Bu bahçede yanılmaz.



Kıyamazsan canına,

Bekle ortaya çıkma!

Nice baş bu meydanda,

Kesilir hiç sorulmaz.



Hak için gelenlere,

Kendini bilenlere,

Bu yolda ölenlere,

Kan parası verilmez.



Bak Mansur’un işine,

Halk toplanmış başına,

Enel Hak ateşine,

Düşen kimse kurtulmaz.



Seyyid Seyfullah Kasım
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst