Merve Boluğur

Şekerpare

Daimi Üye
Katılım
28 Temmuz 2011
Mesajlar
14.496
Tepki
20.501
Puan
113
Konum
Mutluluklar Diyarından (:
mervebolugur.jpg

Merve Boluğur 16 Eylül 1987 yılında İstanbul'da doğdu. Müjdat Gezen Sanat Merkezi Tiyatro Bölümü'nde eğitim gördü.
Bir kaç filmde ve reklam filmlerinde oynadı. 2006 - 2007 yıllarında yayınlanan televizyon dizisi Acemi Cadı'da başrol oynadı. Dizide Ayşegül adlı bir cadıyı canlandırdı ve TRT´de yayınlanan Aşk Yeniden adlı dizide Eylül adında bir kızı canlandırdı.

Merve Boluğur hakkında,onu anlatan birkaç cümle;
Merve hedeflerine yavaş yavaş ve emin adımlarla ilerlemek istiyor. O'nu ilk reklam filmleriyle tanıdık sevdik, daha sonra sinema filmleri ve sonra herkesin ilgiyle izlediği Acemi Cadı ile karşımıza geldi. Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nde oyunculuk eğitimi alan Merve Boluğur,şimdilerde TRT'de yayımlanan, başrollerini Türkan Şoray ve Cihan Ünal'ın oynadığı dizide çiftin kızını oynuyor. Hedeflerinden biri,sunuculuk ve spikerlik olan Boluğur, ileride özellikle moda programı sunmak istiyor. Bu hedefine ulaşmak için doğru tekliflerin gelmesini bekliyor. Güler yüzlü olmasını,dramada oynamasına engel olmadığını düşünüyor. 'Acemi Cadı'dizisi bittikten sonra dinlenmeyi düşünen genç oyuncu Türkan Şoray ve Cihan Ünal isimlerini duyduktan sonra ara vermekten vazgeçip 'Aşk Yeniden' dizisinde rol almayı istemiş. Oynadığı rollerin üstüne yapışmayacağını düşünüyor.
 
OP
Şekerpare

Şekerpare

Daimi Üye
Katılım
28 Temmuz 2011
Mesajlar
14.496
Tepki
20.501
Puan
113
Konum
Mutluluklar Diyarından (:
Merve Boluğur İle Ropörtaj..



Ekranların ‘Acemi Cadı’sı Merve Boluğur büyüdü, izleyici karşısına “Kül ve Ateş”in deli dolu genç kızı Hayal olarak çıktı.


Boluğur, oyunculuğa genç yaşta başlamanın büyük avantaj olduğunu söyledi:



“Bu işe tam zamanında başladım. Ailemin desteği de ayaklarımın yere daha sağlam basmasını sağladı. Erken yaşta çalışmaya başlamak, insanı olgunlaştırıyor.”


Fotoğraf çektirirken kendimden geçiyorum


Ekranların ‘Acemi Cadı’sı Merve Boluğur büyüdü, karşımıza “Kül ve Ateş”in deli dolu genç kızı Hayal olarak çıktı. Genç oyuncu ile yeni dizisini ve hakkında merak edilenleri konuştuk.


Uzun süredir sizi dizilerde görmüyorduk. Bu tercihin nedeni neydi?
- “Acemi Cadı”da iyi bir çıkış yakaladım. Devamında çok daha iyi bir projede yer almak istedim, o yüzden acele etmedim. Ayrıca canlandıracağım karakter de öncekinden farklı olmalıydı.



Çocukların ilgisinden sıkıldınız mı?
- Asla! “Acemi Cadı” benim ilk dizimdi. Özellikle çocuklar tarafından inanılmaz sevildi. Masalsı bir kahraman olmak her oyuncuya nasip olmaz.


Siz neler izliyorsunuz?
- Neler yapılıyor diye yeni başlayan dizilere göz atıyorum.


Bu mesleğe genç yaşta başlamak sizce bir avantaj mı?
- Evet... Tam zamanında başladığımı düşünüyorum. 19 yaşındaydım ilk kez kamera karşısına geçtiğimde. Daha erken olsaydı belki biraz bocalayabilirdim. Erken yaşta çalışmaya başlamanın insanı olgunlaştırdığını düşünüyorum.



KÜL VE ATEŞ’İ DÜŞÜNMEDEN KABUL ETTİM


Gelelim yeni diziniz “Kül ve Ateş”e... Bu dizini kadrosuna nasıl katıldınız?

- İlk dizi görüşmemi Tomris Hanım’la (Giritlioğlu) yapmıştım. Seneler sonra “Kül ve Ateş” dizisi için görüştük, beni unutmamış olmasından dolayı çok heye-canlandım. Zaten çalışmak istediğim insanların başında geliyordu. Hiç düşünmeden teklifi kabul

ettim.


Canlandırdığınız Hayal karakteri nasıl biri?
- Hayal, çok eğlenceli bir karakter. Oynarken inanılmaz keyif alıyorum.



Antakya’da hayat nasıl gidiyor?
- Antakya gerçekten güzel bir yer. Özellikle kamera arkasındakilerle ve burada arkadaşlık ettiğim insanlarla çok güzel vakit geçiriyorum.


BİR OYUNCUYU YİNE BİR OYUNCU ANLAR



Sevgiliniz Tolgahan Sayışman, “Elveda Rumeli”nin Makedonya’daki setinde, siz ise Antakya’dasınız. Zor olmuyor mu sizin için?
- Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum. Özelimin bana kalması taraftarıyım.


İki oyuncunun ilişkisi zordur derler...
- Zor olduğunu düşünmüyorum. Bizimki normal saatlerde yapılan bir meslek değil, bu nedenle iş


konusunda birbirinizi daha iyi anlıyorsunuz. Bence bir oyuncuyu yine bir oyuncu anlar...


Mesleğinizle ilgili “Yapmazsam, gözüm açık giderim” dediğiniz şeyler var mı?
- Serdar Akar’ın çektiği bir sinema




filminde oynamak var.


Objektife aşık gibi bakıyormuşum



Poz vermeyi, fotoğraf çektirmeyi çok seviyorsunuz. Hiç fotomodellik yapmayı düşündünüz mü?
- Fotoğraf verirken kendimden geçiyorum! Bir fotoğrafçı arkadaşım “Objektife aşık gibi bakıyorsun” demişti, gerçekten de öyle. Bir dönem fotomodellik yaptım. Fotoğrafçı arkadaşlarıma da bayıla bayıla modellik yapıyorum.


Aşk zamansızdır


Oyunculuk, televizyon, güzellik, moda ve aşk... Bu beş kelime size ne ifade ediyor?



Oyunculuk: Nefes



Televizyon: Renkli


Güzellik: Doğallık


Moda: Ayna


Aşk: Zamansız
 
OP
Şekerpare

Şekerpare

Daimi Üye
Katılım
28 Temmuz 2011
Mesajlar
14.496
Tepki
20.501
Puan
113
Konum
Mutluluklar Diyarından (:
OP
Şekerpare

Şekerpare

Daimi Üye
Katılım
28 Temmuz 2011
Mesajlar
14.496
Tepki
20.501
Puan
113
Konum
Mutluluklar Diyarından (:

nk83

Admin + Sitenin Hikaye Yazarı
Admin
Katılım
24 Ağustos 2010
Mesajlar
63.291
Tepki
83.528
Puan
113
Konum
İstanbul
Johnny Depp’i getirin bana
spacer.gif

15675334.jpg


Merve Boluğur, her ne kadar kendisi “esas kız” durumunu kabul etmese de “Kuzey Güney”de üstlendiği Zeynep karakteriyle yine çok iyi bir çıkış yaptı. Diziyi de Kuzey’i de alıp götürdü. “En büyük hayalim karakter oyuncusu olmak” diyen Boluğur, All dergisinin sorularını yanıtladı.

Neden saçınızı siyah renge döndürdünüz?

- Bakır kızılını çok seviyorum. Herhangi bir dizide oynamadığım serbest zamanlarımda hemen kızıla boyatırım. Ama ekran siyah saçı daha çok seviyor. Yapımcımız Kerem Çatay da siyahın daha iyi olacağı fikrindeydi, boyattım.

Dizilerde hep ikinci kadın rollerinde başlayıp birkaç bölüm sonra asıl kız olmayı nasıl başarıyorsunuz?
- “Küçük Sırlar”da kötü karakter olarak herkesin işini karıştırdığım için çok fazla sahnem vardı. Seyirci kötü kızı sevdikçe sahnesi daha da arttı. Senaryo seyircinin reaksiyonuna göre yön kazanıyor. “Kuzey Güney”de ise öyle bir ana karakter durumum yok. Zaten bu dizide asıl çocuk var, asıl kız yok.

Diziye girerken “Ben bu hikayeyi iki bölüm sonra elime alırım” diye düşündünüz mü?
- Düşünmedim tabii ki. Sadece bana verileni en iyi şekilde yapmakla yükümlü hissediyorum kendimi. ışimi çok önemsiyorum. Daha iyisini yapmak için beni motive eden bir hırsım da var. Mükemmeliyetçiyim, iş konusunda çok titizim.

Dizi setinde en çok kimi beğeniyorsunuz?
- Zerrin Tekindor’un karakterine bayılıyorum. Çok eğlenceli bir karakter ve kendisi de bence müthiş oynuyor.

Peki Kıvanç Tatlıtuğ iş arkadaşı olarak nasıl biri?
- Aslında daha yeni yeni alışıyorum herkese. Kıvanç’la iş arkadaşı olmak da gayet güzel. Çok motive eden, sahneleri önceden çalışan, disiplinli bir oyuncu. Düşünceli. Mesela yemek sipariş ederken herkese “ıster misiniz?” diye sorar.

JOHNNY DEPP’İ GETİRİN BANA!

Siz neler izler, takip edersiniz?
- Tim Burton hayranıyım. Onun o masalsı, ütopik dünyasında kendimi buluyorum. Johnny Depp’i çok beğeniyorum. Her role girebilen, her şey olabilen bir aktör. Tam bir karakter oyuncusu. “Charlie’nin Çikolata Fabrikası” beni çok etkilemişti mesela... Bir oyuncu olarak Juliette Binoche’u da çok beğenirim.

Birçok kişi sizin Hollywood’da şansınızı denemeniz gerektiğini konuşuyor. Böyle bir niyetiniz var mı?
- Önce ülkemde güzel bir şeyler yapayım, sonra düşünürüm. Birkaç dizide oynadım, dikkat çektim diye “Tamam bu işi becerdim” deyip yurtdışına gidemem.

Meltem Cumbul yerine Altın Küre’ye siz gitseydiniz mikrofon başında ne derdiniz?
- Bilmem, çok zor bir soru... “Johnny Depp’i getirin bana” diyebilirdim!

Oyunculuktan sonraki en iyi yeteneğiniz ne? Mesela “Yetenek Sizsiniz”e katılsanız sahnede ne sunardınız?
- “Yetenek Sizsiniz”e katılmazdım! Ama soruyu anladım. Cam boyamayı çok seviyorum. Evde bardaklarımı, fincanlarımı boyuyorum. şekiller çiziyorum. Makyajımı kendim yaparım, ojemi kendim sürerim.

AİLEMİN KAFASINDA SORU İŞARETİ BIRAKMADIM

Kendinizi en çok hangi konuda takdir ediyorsunuz?
- İyi bir ekip çalışanı olduğumu düşünüyorum. Birlikte çalıştığım insanları ayırmam. Çaycımız da benim çalışma arkadaşımdır, yönetmenim de. Sohbet etmeyi çok severim. Herkesten öğrenecek bir şeyler bulabilirim. ınsan kıymetlidir benim için. Kırmamaya çalışırım. Çok kızsam da ağzımdan kötü söz çıkmaz. Sessiz kalabilirim.

Ailenizle aranız nasıl?
- İyi. Annem zaten hem menajerim hem arkadaşım. Babam da öyle. Çok yakınızdır.

Sorsak, hâlâ onların minik kızlarısınızdır. Ama ekranda sizi gayet dişi rollerde görüyorlar. Yadırgamıyorlar mı?
- Bu işe ilk başladığımda hepimiz acemiydik. Ama işin içine girdikten sonra artık buna tamamen iş olarak yaklaşmayı benimle beraber annemler de öğrendi. Kabullendiler. ıstedikleri zaman sete gelirler, görürler nerede nasıl çalıştığımı. Kafalarında bir soru işareti yok. Reytinglere benden önce onlar bakar.

Ne iş yapıyorlar?
- Annem ev hanımı, babam ticaretle uğraşıyor.

Tek çocuk musunuz?
- Erkek kardeşim var.

SAKİN HAYAT DAHA DOĞRU GELİYOR

Boş vakitlerinizi nasıl değerlendirirsiniz?
- Hemen spora giderim. Köpeğim ve kulaklığımı alır uzun yürüyüşler yaparım. Bebek Koru Kahvesi ya da Cihangir’deki Van Kahvaltı Salonu’na gider uzun kahvaltılar yaparım.

Gece hayatı?
- Gece hayatım yok denecek kadar az. Konserler dışında çıkmam. Çok kalabalık geliyor. Sigara kokusu, gürültü patırtı...

“Acaba yaşlandım mı?” diye düşünüyor musunuz?
- Yok, öyle düşünmüyorum. Daha sakin bir hayat daha doğru bir hayat gibi geliyor. Aynı eğlenceyi evde, kendi sevdiğin müzikle, kendi arkadaşlarınla da yapabilirsin ayrıca.

Ama ailenizle yaşadığınız için evde parti veremezsiniz...
- Yoo, verebilirim. Onlar da gelebilirler. Annemlerle yaşamayı seviyorum. Zaten beni sıkan bir ailem yok.

EVİMİN ORTASINDA ATLIKARINCA OLSUN

En büyük lüks hayaliniz nedir?
- Evimin ortasına atlıkarınca yaptırmak!

Hangi konularda kendinizi şımartırsınız?
- Masaj yaptırmayı çok seviyorum. Bu aralar bana çok iyi gelen bir şey. Bir de nefes terapisine gidiyorum.

İlgi görmeyi, merak edilmeyi sever misiniz? Erkek arkadaşınızın “Eve varınca ara” demesi hoşunuza gider mi?
- Zaten bizim meslekte bir beğenilme ve ilgi açlığı vardır. ılgiyi tabii ki seviyorum. Erkek arkadaşımın merakını da severim. ınsani bir şey. Aşırı olmadığı sürece...

Size alınabilecek en iyi hediye nedir?
- Müzik kutusu. Benim biraz çocuksu bir dünyam olduğu için oyuncak, müzik kutusu gibi şeylerle mutlu olurum.

14 şubat sizin için anlamlı bir gün mü?
- Evet, o günü farklı geçirmek ilişkileri besliyor bence.

DISNEYLAND’A GİTMEK İSTİYORUM

Bir erkeğin ilgi alanınıza girmesi için onda ne görmeniz gerekli?
- Merhamet. Merhametli insandan korkmayacaksın. Kasmayan adam severim. şımarıklık ve ukalalıktan nefret ederim. ıyi iletişim kurması önemli. Cool olmalı.

Cool ne demek sizce?
- Kendine ait bir havası olan. Saçını atışı olabilir, gülüşü ya da ses tonu olabilir. Kendini diğer insanlardan ayıran detaylar... Onlara çok dikkat ederim.

Peki ne görürseniz asla şans vermezsiniz?
15676058.jpg


- Kendini aslında olmadığı biri gibi göstermeye çalışanlara asla şans vermem.

Gelecekle ilgili üç dilek alalım...
- Birincisi sağlık ve huzur. ıkincisi çok iyi bir karakter oyuncusu olmak. Üçüncüsü de Disneyland’a gitmek!
EVLİ BİR ERKEĞİ AKLIMDAN GEÇİRMEM

Senarist siz olsanız, hikayeyi nasıl sonuçlandırırdınız?
- Çok zor bir iş ama herhalde Kuzey karakteri kiminle gerçekten mutlu olacaksa ona odaklanacağım bir final yazardım.

Gerçek hayatta olsa, mantığınıza uymayan, dengesiz bir erkekte şansınızı zorlar mıydınız?
- Dengesizliği zaten geçtim, evli bir insanı o yönden aklımdan geçirmem bile. Erkek mi yok? Zaten hayatta yeterince zorluk var. Bir de yanına zor ilişkiler eklemek gereksiz.
Hürriyet
 
OP
Şekerpare

Şekerpare

Daimi Üye
Katılım
28 Temmuz 2011
Mesajlar
14.496
Tepki
20.501
Puan
113
Konum
Mutluluklar Diyarından (:
Siyah saç kendisine çokdaha güzel yakışıyor bence.

Johnny Depp’i çok beğeniyorum. Her role girebilen, her şey olabilen bir aktör. Tam bir karakter oyuncusu. Bu sözlerine tamamen katılıyorum.Johnny Deppi sevmeyen beğenmeyen varmıdır acaba :utan: Her rolünü kendine yakıştıran mükemmel bir aktör
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst