Kaynana sendromu

elma şekeri

Daimi Üye
Katılım
17 Eylül 2008
Mesajlar
1.700
Tepki
1.278
Puan
113
Konum
İZMİR
Konular hazır açılmışken arda arda , gelin nasıl olmalı-evlilikler nasıl olmalı vs derken başka bi açı yakalayalım istedm.Gelinlerin şu korktukları kaynanalardan söz edelim . ( öcü değillerdir ama anlamam bu kaynana fobisini )

Gelinler veya gelin adayları,kaynana sendromunu nasıl yenersiniz?

1- Kaynananızın ayarıyla oynamayınız

Yatma, kalkma, dantel işleme, dedikodu yapma, tv dizisi izleme ve diğer kaynanalarla buluşma ayarlarına asla karışmayınız.

2- Ses ayarını yükseltmeyiniz

Kaynananızın ses ayarı bir defa bile kontrol dışı bir şekilde yükselirse artık düzenlemek mümkün değildir. Sesini yükseltmesi için fırsat vermeyiniz.

3- Test sürüşü yapınız

* Kaynanayla karşılaşmalar ilk bir hafta sadece evde gerçekleştirilmelidir.

* Kaynanaya rahat bir edayla sorular sorulmalı, cevapları da bazen yüzüne bakarak bazen bakmayarak dinlenmelidir. Her durumda vereceği tepkileri ölçüp ona göre strateji geliştirilmelidir.

* Kaynana anlaşılmayan bir şey söylediğinde asla 'anlayamadım' gibisinden bir ifadeyle cevap verilmemelidir. Bu söz ileride "beyinsiz, aptal gelin" nidaları olarak size geri dönebilir.

* Kaynanaya alışma dönemi, onunla yaşama döneminin test sürüşüdür, siz gaza basın ve onu frene basmaya mecbur bırakın.

4- Sık sık servise uğramasını sağlayınız

Eşiyle beraber romantik filmler izlemeye teşvik edin. Kocası ölmüş ise komşu kadınları devreye sokarak koca bulma faaliyetlerine başlayın.(ıyy bu çok acımasızca )

* Kaynanalarla yapılan sohbetlerde ani ve sert hareketlerden sakınınız. Çünkü bu tür hareketler muhatap için 'kaşınıyor' izlenimi verebilir. Yavaş ve sakin olun..

* Dağınık bir ev, pasaklı elbiseler size 'ilgisiz ve nankör kedi' sıfatıyla geri döner.

* Kaynananıza onun değil, oğlunun hayatını paylaşmaya geldiğinizi hissettirin.

* En iyi sonucu topraklı prizde verirler. Yani Bağı bahçesi olan bir ev, olmazsa balkonda bitki yetiştirerek stres atmasına olanak sağlayın.

* Onlara sık sık torun sevinci yaşatmalısınız. Zira her torun en az 1 yıllık barış çubuğunun ateşini yakar
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst