George Clooney

nk83

Admin + Sitenin Hikaye Yazarı
Admin
Katılım
24 Ağustos 2010
Mesajlar
63.291
Tepki
83.528
Puan
113
Konum
İstanbul
001rkd8zhh4.jpg


George Clooney

Birkaç yıl Northern Kentucky Üniversitesi'nde öğrenim gördükten sonra kuzeni Miguel Ferrer aracılığıyla aktörlüğe ilk adımını attı. Oscar ödülü sahibi olan Clooney aynı zamanda Milton Katselas'dan aktörlük eğitimi aldı. 1982 yılında Los Angeles'a taşındıktan sonra filmlerde ufak tefek roller almaya başladı. Asıl çıkışını ER adlı televizyon dizisiyle gerçekleştiren aktör Oceans Eleven adlı sinema filminde baş rol aldıktan sonra yıldızı iyice parladı.

Gerçek Adı: George Timothy Clooney
Doğum Yeri: Lexington, Kentucky, ABD
Doğum Tarihi: 06.05.1961
Boy : 1.80 m

Onu Ünlü Yapan Ne? NBC'nin hastane dizisi ER'deki Dr. Doug Ross rolü (1994-99)
Birliktelikleri:
Sevgilisi: Lisa Snowden, model
Sevgilisi: Trayler Howard, aktris; (2000)
Sevgilisi: Brooke Langton, aktris; (1999)
Sevgilisi: Celine Balitran, model; (1996-99)
Sevgilisi: Kimberly Russell, aktris, model (1995)
Sevgilisi: DeDee Pfeiffer, aktris
Sevgilisi: Denise Crosby, aktris
Eşi: Talia Balsam, aktris; 1989'da evlendiler, 1992'de boşandılar
Sevgilisi: Kelly Preston, aktris; 1987-89 yıllarında birlikte oldular

Ailesi:
Babası: Nick Clooney, TV haber spikeri
Annesi: Nina Bruce Clooney
Halası: Rosemary Clooney, şarkıcı


Ödüllerinden Bazıları:

1995: Screen Actors Guild - Drama dizi filmlerinde başarılı performans, ER, Ödül paylaşıldı
1996: Screen Actors Guild - Drama dizi filmlerinde başarılı performans, ER, Ödül paylaşıldı
1996: MTV Film Ödülü - En iyi çıkış performansı, From Dusk Till Dawn
1997: Screen Actors Guild - Drama dizi filmlerinde başarılı performans, ER, Ödül paylaşıldı
1998: Screen Actors Guild - Drama dizi filmlerinde başarılı performans, ER, Ödül paylaşıldı
2000: Golden Globe - En iyi aktör (Müzikal veya komedi), O Brother, Where Art Thou?

Eğitim:

- Northern Kentucky Üniversitesi, Highland Heights, Kentucky
- Milton Katselas'dan aktörlük eğitimi aldı.


Meraklısına...
  • People Dergisinde yaşayan en seksi adam seçildi (1997)
  • En iyi giyinen televizyon yıldızı seçildi (1997)
  • People Dergisinde Dünyanın en güzel 50 insanından biri seçildi (1996)
  • "Roman Saç kesimi"ni kazara ünlü yapmıştı. "From Dusk Till Dawn" filmi çekilirken Seth Gecko karakterinin daha çılgın görünmesi için saçını bu şekilde kestirmişti. Fakat saç kesimi daha sonra popüler olmuş ve olağan bir saç kesimi haline gelmişti.
  • Bazı röportajlarında miğde ülserinden uzun zamandır acı çektiğini söylemişti
  • Premiere'in 2002 Power 100 Listesinde 27. sıradaydı.
  • Filmlerinde sık sık soyguncu rollerinde görülür (örneğin; Out of Sight, Dusk Till Dawn, Three Kings, O Brother Where Art Thou?, Ocean's Eleven ve Welcome to Collinwood filmleri)
  • Premiere'in 2003 Power 100 Listesinde 29. sıradaydı.
  • Batman'i oynayan 6. aktör
  • People Dergisinin "En seksi 10 adam" listesinde 3. sıradaydı (2003)
  • Bir ropörtajda "Özel hayatımı başkalarıyla paylaşmayı sevmiyorum, eğer paylaşmış olsaydım özel olmazdı" dedi.

001cte07tj3.jpg


20096891.jpg


20732959.jpg


0012xz9wyi2.jpg


5478.png


adszng.png


entertainmentwkly2.jpg


entertainmentwkly3.jpg


entertainmentwkly4.jpg

Alıntıdır...
 
OP
nk83

nk83

Admin + Sitenin Hikaye Yazarı
Admin
Katılım
24 Ağustos 2010
Mesajlar
63.291
Tepki
83.528
Puan
113
Konum
İstanbul
george-clooney-wallpaper-07-e1323189488997.jpg


Ünlü Aktör ile Çok Özel Röportaj!

George Clooney: 'Benim Bir Aileye Bakacak Sabrım ve Kararlılığım Yok'

George Clooney, City Magazine verdiği özel röportajda, "Benim bir aileye bakacak sabrım ve kararlılığım yok. Bu özelliklere sahip insanlara gıpta ediyorum" diyor George Clooney, "Hayatım fazla değişmedi" diyor ve ekliyor: "Hâlâ aynı arkadaşlarla takılıyorum, İtalya'da vakit geçirmekten, arada bir Avrupa'yı gezmekten hoşlanıyorum ve sonra da işe dönüyorum. Yıllar içinde, en çok üretken olduğumda, sevdiğim şeyi yaptığımda mutlu olduğumu fark ettim. Sevdiğim şey de film yapmak. Bunun dışında bir şeye kafayı takmamaya çalışıyorum." Yeni filminiz "Bum After Reading"de yolunuzu yeniden Coen Kardeşler ile kesiştiren ne oldu? Benimle buluştular, film çektiklerini anlattılar ve bu, hafif durgun zekâlı karak-terden bahsettiler. Ne iş ne de kadınlar konusunda başarılı olan bir budala. Ve sonra da senaryoyu beni düşünerek yazdıklarını söylediler! "Ocean's" buluşmanızdan sonra yeniden Brad Pitt'le çalıştınız. Nasıl geçti? Brad harika bir komedi aktörü. 15 çocuk babası olan birinin espri anlayışının da gelişmiş olması gerekiyor tabii. Bir de ceplerinin çıngıraklar ve lego parçalarıyla dolu olması lazım. Brad'in bu filmi yapabilmesinden dolayı çok mutluyum, kendi kendine ninniler mırıldanmaya başladığını duyduğumda, onun için endişelenmeye başlamıştım. "Leatherheads" sizi hayal kırıklığına uğrattı mı? Hatırlattığın için sağol! Hangi Allah'ın cezası yönetmişti o filmi? Her kimse bir daha onunla çalışmayacağım. (O filmi Clooney yönetip oynadı.) "Botoks almayayım!" Yaşlanmak sizi rahatsız ediyor mu? Hayır. Gri saçlarımı çok seviyorum. Yüzümün 20'li ve 30'lu yaşlarımdan daha belirgin hatlara ve karaktere sahip olması hoşuma gidiyor. Hiç kafama takmıyorum açıkçası. Ben botoks almayayım! "Ocean's 14" olacak mı? Hayır, sanmıyorum. 13'ü yaptığımız için memnunum, çünkü hepimiz 12'de rezil bir iş çıkardığımız için kendimizi çok kötü hissediyorduk. Ocean's filmleri, faturalan rahat rahat ödememi ve diğer projeleri yapmamı sağladı, ama yaratıcı olarak ilerlenecek bir yer kaldığını sanmıyorum bu konuda. Bazen her şeyi bırakarak, bir yıl izin yapıp hiçbir şey düşünmemek ister misiniz? Hayır. Ben tatile çıkmaya inanmıyorum. Bazen sonuçlar beklediğiniz, seyircilerin istediği gibi olmayabiliyor, ama en azından böylece tüm sorumluluğu alabiliyorsunuz. Başkasını suçlamak zorunda kalmıyorsunuz. Ben kendi kaderimi kontrol edebilmeyi seviyorum. Bu süreçte, özel hayatınızı "kurban ettiğiniz" hissine kapılıyor musunuz hiç? Bu konuda ben hariç, herkes endişeli! Tam olarak istediğim şeyi yaptığımı hissediyorum. Birçok harika arkadaşım var ve istediğim gibi yaşayabilme özgürlüğünün tadını çıkarmayı seviyorum. Brad ve Angie'nin yaptığını ben yapamam. Benim bir aileye bakacak sabrım ve kararlılığım yok. Bu özelliklere sahip insanlara gıpta ediyorum, ama bana göre değil. Şöhret insanlarla tanışma şeklinizi ve onların sizi algılayışını nasıl etkiledi? Oldukça açık bir adamım. Ama yine de insanların aklında, kırılması zaman alan kalıplaşmış bir imajım olmasından rahatsız oluyorum. Çoğunlukla da beraber çalışmıyorsanız, insanlara nasıl biri olduğunuzu anlatacak o zamanı verme fırsatınız olmuyor. En azından İtalya size biraz nefes aldırmıyor mu? Bazen. Ama benim köyüm (Laglio) şu anda bir turistik bölge ve ben de kendi eğlence parkımı açıp Clooney bebekleri, hatıra eşyaları satmaya filan başlayacağım. Motosikletle çevreyi gezip küçük kasabalarda mola vermeyi, yerli halkla birkaç kadeh içmeyi seviyorum. İtalyanlar'ın çok bulaşıcı bir ruhları var ve bu da beni çok rahatlatıyor, belki biraz kendimle uğraşma işinden beni alıkoyuyor. Bu, İtalya'dan kopamamamın en büyük sebeplerinden biri. Yapacak işim olmazsa deliririm Sık sık sizi harekete geçiren şeyin iş olduğunu söylüyorsunuz. İş, hâlâ hayatınızın en tatmin edici parçası mı? Hayatımdaki en önemli şey. Böyle yaratıcı bir ortamda çalışma şansımın olması, film projeleri geliştirmek, yazmak, yönetmek, oynamak beni hayata bağlı kılan şeyler. Yapacak bir işim olmazsa deliririm. İtalya'daki evim dahil, dünyanın en güzel yerinde oturuyor olsam bile. Hayatımda bir geleneği devam ettiriyormuş gibi hissetmeliyim, sadece geçip giden olmamalıyım. Bazen özel hayatınız pahasına fazla çalıştığınız hissine kapılıyor musunuz? Hayır. İstediğim kadar çalışıyorum, hatta İtalya'da dinlenirken bile ya senaryo okuyor oluyorum ya yazıyorum ya da yeni projeler düşünüyorum. O yaratıcı süreci seviyorum ve bu, benim yaşama sebebim. Hayatın çoğunu böyle bir hayatı yakalayabilmek için çalışmakla geçiriyorum. İtalyancanız nasıl gidiyor? İtalyancam hâlâ berbat! Ama üzerinde çalışıyorum. Sanırım yakında yan yana koyulduğunda bir anlam ifade eden birkaç cümle kurmayı başarabileceğim. Üzerinde çalışmam gereken yalnızca gramer değil, telaffuz. İtalyanlar kendi lehçemi yaratmaya çalıştığımı filan sanıyorlar!

Kaynak : haberler

1326105894_normal.jpg


 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst