Budama Nasıl Yapılır ?

bitter_im

Admin
Admin
Genel Yönetici
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
64.633
Tepki
53.644
Puan
113
Yaş
32
Konum
kocaeli
BUDAMA HAKKINDA GENEL BİLGİ

Botanika_racoexpert_budama_makası.jpg


Almanca;Ausholzen, Ausästen, Beschneiden , Fransızca; Taille, emendage, İngilizce; Pruning, lopping, trimming.
Ağaçların düzenli ve kuvvetli bir taç (dal ve yaprak) meydana getirebilmeleri, verim çağlarında daha uzun zaman kalabilmeleri, kuvvetten düşmeye başlamış ağaçların yeniden kuvvetlenebilmeleri ve yüksek kaliteli ürün verebilmeleri gâyesiyle yapılan işe budama denir.

Odunlaşmış bitkilerde kırık, ezik, hastalık, sık ve eğri büyümekte olan dallar budanarak ağaçlara düzgün şekiller verilir. Meyve ağaçlarında kaliteli çiçek açmasını ve meyve alınmasını etkiler. Bahçelerdeki süs ağaç ve çalılarının budama ile şekilleri ve güzellikleri muhâfaza edilir.

Genç meyve ağaçları, taçsız olarak düz bir fidan hâlinde dikilir. İlk yıllar, gövdeden çıkan yan dallara dokunulmaz. Sadece, kök boğazından çıkan sürgünler temizlenir. Ağaç çeşidine göre; şeftali ve kayısılarda ikinci, elma ve armutlarda ise üçüncü yıl şekil verme budaması yapılır. Meyve ağaçlarının alçak boylu ve kısa dallı olmaları erken ve bol meyve verimini etkiler. Dallar enliliğine büyümeli (uzayıp gitmemeli)dir. Alçak boylu meyve ağaçlarında bakım ve meyve toplama kolay olur. Budama ile terbiye edilmiş meyve ağaçları; alçak yapılı, 3-5 ana dallı, tacın alt tarafı bol yapraklı ve meyve dallı olur.

Gençleştirme budaması, ağaçlarda yeniden kuvvetle sürgünler meydana getirerek yeni bir taç teşkil edilmesi için yapılır. Böylece, ağaçta verim yeniden arttırılacağı gibi, meyvelerin de kaliteleri yükseltilmiş olur. İhtiyarlamış ve ölmeye yüz tutmuş ağaçlarda gençleştirme budaması yapılmaz. Gençleştirmede meyve türlerinin budamaya karşı dayanma dereceleri de göz önünde bulundurulur. Zeytin ağacı budamaya karşı en fazla dayanıklı olandır. Bunu dayanma derecelerine göre; armut, erik, elma, şeftali, kayısı, dut ve kiraz ağaçları sırayla takip eder.

Gençleştirme budamasında, ilk olarak kurumuş, sıklaşmış ve birbirine binmiş dallar kesilir. Geri kalan dallarda, kısaltma budaması yapılarak, ağacın tacı küçültülmüş ve yeniden kuvvetli sürgünlerin teşekkülü temin edilmiş olur. Bâzı ağaçlarda, budama yapılması netîcesi olarak, çift katlı bir taç teşekkül eder. Böyle ağaçlarda, üst taç atıldıktan sonra, zayıflamış olan alt taç dallarında da kısa budama yapılarak, ağaçta kuvvetli ve dengeli bir taç meydana getirilir.

Düzgün bir taç budaması yapıldıktan sonra, iyi bir toprak işlemesi, sulama ve gübreleme ile yeter miktarda meyve dal ve dalcıklarının meydana gelmesine yardımcı olunmalıdır.

Ağaçlarda genç dallar, budama makası veya serpet (bağ bıçağı) ile budanır. Genç dallar kesilirken, bir odun gözün tam üstünden, tırnak bırakmayacak ve düz bir şekilde kesilir. Budamada tırnak bırakmamak esastır. Tırnak bırakılırsa bu zamanla kurur. Yaşlı dallar, dalın alt tarafından yarılmamasına dikkat ederek, mutlaka testere ile kesilmelidir. Testere ile kesim bittikten sonra, yara yeri keskin bir serpetle perdahlanır. Perdahlanan yaralar aşı mâcunu ile sıvanır. Perdahlanan ve aşı mâcunu ile sıvanan yaralar çabuk kapanır.

Budamanın kış ve yaz budaması olmak üzere iki zamânı vardır: Kış budaması: Ağaçların dinlenme devresinde yapılan budamadır. Soğuk yapmayan yerlerde kış budamasına bütün kış devâm edilebilir.Kışları sert geçen yerlerde, şiddetli soğukların geçmesi beklenmelidir. Böyle yerlerde, gözler uyanmadan evvel, şubat sonları ile mart başlarında yapılabilir.

Yaz budaması: Kış budamasından sonra, ağaçların yaşlı kısımlarında budanan yerlerin kenarlarından, lüzumsuz sürgünler çıkabilir. Yaz başlarında bu lüzumsuz sürgünleri kesmek veya kısaltmak îcâb eder. Bu sûretle ağaçlarda kuvvet israfı önlenmiş olur.

Şeftâli ve asmalarda, gözler uyanmadan önce ilkbahar başlangıcında budama yapılır.


BUDAMA NE ZAMAN YAPILIR?

Klasik budama zamanı İstanbul ve çevresi koşullarında Şubat ve Mart başlarıdır. Fakat budama için latent devre her koşulda şart değildir. Budamada türlere göre zaman belirtecek olursak;
• Akçaağaç, Huş, Ceviz, Yalancı Akasya ve Kızılağaç türleri, Kavaklar yaralan kanayan (akan) ağaçlar olduklarından ilkbaharda budanmamalı, yaz veya sonbaharda budanmalıdır.
• Çamlar ve Ladinler sürgünler henüz yumuşak olduğunda budanmalıdır.
• Ardıç, Şimşir, Servi ve Yalancı Serviler bütün mevsim boyunca büyümeye devam ettiklerinden budama zamanı yıl boyunca olabilir. Bununla beraber bunlar da Haziran, Temmuz ayları hatta Ağustos'a kadar budanabilir...
• Çiçekli çalılarda; örneğin Süs eriği, Çiçek elması, Yalancı Akasya çiçeklenme dönemi geçtikten sonra genellikle Mayıs'ın ikinci yarısı ve Haziran'da budanabilir. Bu türleri erken ilkbaharda budama o yıl çiçek vermelerini engeller.
• Oya Ağacı gibi türlerde ise budama ağaçlar sürmeden kışın veya erken ilkbaharda yapılmalıdır. Aksi halde o yıl açacak çiçeklerin tomurcukları da budamada alınmış olur ve ağaç o yıl çiçek açmaz.
• Bazı hassas türlerin örneğin devamlı çiçek açan güllerin budamasının ilkbaharda yapılması en uygun olur.



BUDAMA SONRASI İŞLEMLER

Budama sonrası bakım önlemleri budamanın başarılı olması için çok önemlidir.

Budama sonrası bakım önlemlerinin başında budama yüzeylerinin koruyucu macunla kapatılmasıdır. Bunun yanında çam katranı v.b koruyucu maddeler kullanılabilir. Bakım önlemleri koruyucu macun işlemiyle sona ermez.
Budama sonrasında ağaçlar tahrik olurlar ve hayatiyeti devam etmek için kök sistemindeki besin elementlerini harcamak maksadıyla bol sürgün verirler.

Oluşan sürgünlerin ağacın formunun istediğimiz şekilde olması için doğru yönlendirilmesi gerekmektedir. Kök ve gövde üzerindeki sürgünler derhal alınmalıdır. Aksi takdirde ağaçlarda tepe çökmeleri oluşur. Bu hadise ağacın ölümüne zemin hazırlar ve budamayı başarısız kılar.
Budama eğer tepe tacında yapılmış ise budama sonrası bakım önlemleri 2-3 yıl sürmelidir. Koruyucu macunlar 3-4 yıl boyunca yara yüzenini korumaktadır. Ancak su ve kök sürgünleri devamlı suretle kontrol edilmelidir.



MEYVE AĞAÇLARINDA BUDAMA


Meyve Ağaçları Neden Budanır?

Meyve yetiştiriciliğinde kaliteli ve bol ürün alabilmek için toprak işleme, sulama, gübreleme, mücadele gibi tedbirlerin yanında her yıl budamanın da yapılması zorunludur.


Budama yapılmayan ağaçlarda;

taç düzensiz gelişir,

fazla verim nedeniyle dallar kırılır,

küçük ve kalitesiz meyve oluşur,

sık dallanma sonucu iç kısımdaki dallar ışık almaz,

kısa zamanda verim düşer

periyodisite (ürün bir yıl var ve bir yıl yok) görülür


Bu nedenle budama, meyvecilikte karlılık oranını artırmak için yapılması gereken en önemli bakım tedbirlerindendir.

Meyve ağaçlarında budama, dal kesme, dal eğme, dal seyreltme, uç alma ve dalların açılarının genişletilmesi veya daraltılması gibi işlemlere denir. Bu işlemler genel olarak şu amaçlar için yapılır.
Fidan dikim esnasında kök ve gövde arasındaki dengeyi sağlamak.

Ağaçlara istenilen şekli vermek.

Şekli oluşturulmuş ve verime yatmış ağaçlarda verilmiş şekli muhafaza etmek.

Ağaçlarda meyve verimi ile sürgün oluşumunu dengelemek.

Dal çıkarma ile meyve seyreltmesi yapmak.

Periyodisitenin (ürün bir yıl var ve bir yıl yok) etkisini azaltmak.

İyi bir taçlandırma ile ağaç tacının iç kısımlarının da ışıklanma ve havalanmasını sağlayarak bu kısımlardan da meyve almak.

Dal kırılma ve sarkmalarını azaltmak.


Ne Zaman Budama Yapılmalıdır?

Meyve ağaçlarında budama, genelde kış dinlenme döneminde havaların çok soğuk olmadığı zamanlarda yapılır. Ege ve Akdeniz Bölgeleri gibi kışın çok soğuk geçmediği bölgelerde sonbaharda, ağaçlar yapraklarını döktükten itibaren budamaya başlanır. Kış sonunda ağaçlar uyanıncaya kadar devam edilebilir.

Kışları çok soğuk geçen bölgelerde ise budama yerlerinin soğuktan zarar görmemeleri için budamayı soğuklar geçtikten sonra; fakat ağaçlar uyanmadan önce yapmalıdır.

Meyve ağaçları kış ayları dışında yaz başlangıcında da, kış aylarındaki kadar sert olmamak şartıyla budanabilir. Bu dönemde yapılan budama, genç ağaçlarda şekil vermek için yapılır. Bu budama dal eğme, uç alma, açı genişletme veya daraltma şeklinde olur. Yaz başlangıcında yaşlı ağaçlarda ise aşırı olmamak kaydıyla iç kısımların ışık almasını sağlamak için dal seyreltmesi yapılır. Bu budamada öncelikle ana dallardan çıkan obur dallar ile dalların uç kısımlarında birbirine yakın kuvvetli gelişen dallardan bazıları çıkarılır. Ana dalların uç kısmında ana dala rakip olabilecek kuvvetli dalların kalanları eğilerek zayıflatılır.

Budamanın Genel Kuralları Nelerdir?

Meyve ağaçlarının budanma şekli, meyve tür ve çeşidine, ağaçların yaşına, toprak ve iklim koşullarına, budamadan beklenen amaca ve ağacın gelişme gücüne göre değişir. Bu nedenle her meyve tür ve çeşidinin değişik iklim ve toprak koşullarındaki gelişme gücünün ve bunların budamaya karşı gösterdiği tepkilerin iyi bilinmesi gerekir. Ayrıca dalların kesilmesi, bırakılacak ve kesilecek dalların iyi seçilmesi konusundaki genel kuralların da bilinmesi zorunludur. Bazı kurallar aşağıda sıralanmıştır.


Meyve ağaçlarına tabii büyümelerine uygun şekiller verilmelidir.

Kuvvetli gelişen ağaçlarda veya dallarda az kesim yapılmalı, zayıf gelişenlerde ise fazla kesim yapmalıdır.

Ağaçlarda dal kesimi yeni sürgün oluşumunu artırır ve genç ağaçlarda meyveye yatmayı geciktirir. Dal eğme, bükme, boğma, bilezik alma gibi işlemler ise erken meyveye yatmayı sağlar.

Zayıf gelişen dalların gelişmesini artırmak için açıları daraltılmalı, kuvvetli gelişen dalların gelişmesini azaltmak için ise dallar eğilerek açıları genişletilmelidir.

Dallar, ana dala birleştiği yerden itibaren geniş bir yay yapacak şekilde eğilmelidir.

Şekil oluşturma amacıyla ana dalların açılarının düzenlenmesinde ana dalların gövde ile açıları 45-60 olmalıdır. Bu işlem yaz aylarında da yapılabilir.

Kuvvetli gelişen ve yan dal oluşturmayan türlerde (kiraz, armut, elma gibi) gerekirse yaz aylarında da uç alarak istenilen aralıklarda yan dal oluşması sağlanmalıdır.

Budanan yerlerde tırnak veya budak bırakılmamalıdır.

Fazla yara açmamak için çok sayıda yan dal kesimi yerine mümkünse bir dal kesimi ile aynı işi görmeye çalışmalıdır. Kesimler fazla meyilli olmamalıdır.

Kalın dal kesimlerinde mutlaka yük alma işlemi yapılmalıdır. Bu sayede kabuk veya dal yarılmaları önlenmiş olur. Yara yerleri aşı macunu veya kara boya ile kapatılmalıdır.

Dallar çok sık değilse ana dalların alt kısımlarından dipten dal çıkarmamalıdır. Dal üzerindeki meyve yükü öncelikle uçtan itibaren geriye doğru dal çıkarılarak sağlanmalıdır. Uçta bırakılan dal altta kalan en yakın dallara göre daha kuvvetli gelişmiş olmalıdır.

Dal kesimleri bir yan dalın veya gözün hemen üzerinden gözün veya dalın aksi yönüne doğru hafif meyilli olarak yapılmalıdır.


Budama Şekilleri Nelerdir?

Meyve ağaçlarında üç tür budama yapılmaktadır. Bunlar; şekil budaması, mahsul budaması ve gençleştirme budamasıdır.

1. Şekil Budaması

Meyve ağaçlarında, meyve fidanı dikildikten sonra normal verime yatıncaya kadar yapılan budama, ağaca şekil vermek içindir. Ağaca verilecek şekil bölgenin hava nisbi nemi ve güneşlenme durumuna göre değişir. Nemli ve kapalı yerlerde ortası açık şekiller; güneşli, sıcak ve kurak yerlerde ortası kapalı şekiller tercih edilmelidir. Meyve fidanı dikildiği ilk yıldan itibaren ağaç şekli iyi oluşturulmalıdır. Bu, ağacın ilerdeki verimini ve meyve kalitesini büyük ölçüde etkiler. Ayrıca, budama, hasat, ilaçlama gibi bakım işlerinin de kolay ve uygun şekilde yapılmasını sağlar. Bu nedenle yeni meyve bahçesi kuran yetiştiricilerin, genç meyve ağaçlarında bölgeye ve ağacın genel gelişme yapısına uygun taç oluşturması zorunludur.

Meyve ağaçlarına şekil verilirken, seçilen ana dalların gelişme güçlerinin aynı olması dengeli bir tacın oluşması için önemlidir. Dikimden sonraki yılda istenen yönde ve sayıda dal oluşmamışsa, fidan sert kesilerek yeni dalların meydana gelmesi sağlanır. Bir fidan üzerinde aynı gelişme gücünde dal bulmak genellikle zordur. İlk yıllarda birbirinden farklı gelişme gücünde olan dalların, iyi budama ile birkaç yıl içinde aynı kuvvette gelişmelerini sağlamak mümkündür. Bunun için zayıf gelişen dal sert kesilerek (fazla dal çıkarılarak) ve gövde ile yaptığı açı da daraltılarak kuvvetli gelişmesi sağlanır. Kuvvetli gelişen dallardaki kesimler daha az yapılır. Ana dalları oluşturacak bu dalların gövde ile yaptığı açılar sağlam bir tacın oluşması için 45-60 derece olmalıdır. Ayrıca, Goble şeklinde, ana dallar aynı noktadan çıkmamalıdır.

Bir meyve ağacından en yüksek verimi alabilmek için ana dalların iyi oluşturulması yanında yardımcı dalların da düzenli seçilmesi gerekir. Genellikle genç ağaçlar kuvvetli ve uzun sürgünler meydana getirirler. Ana dalı oluşturacak bu sürgünler üzerinde yardımcı (tali) dalların meydana gelmesi için dalların uçları kesilmelidir. Bilhassa yan dal vermeyen meyve tür ve çeşitlerinde bu çok önemlidir. 80-100 cm ve daha uzun sürgün veren genç ağaçlarda dalların uçları alınmadığında istenilen yönde ve sayıda tali dallar oluşmayacağı için ilerde ana dallar üzerinde boşluklar meydana gelir. Bu da ağaçtan genelde daha az meyve alınmasına neden olur.

Ana dalların uçları alınırken en uçta bırakılan dal veya göz mutlaka tacın dışına doğru bakmalıdır. Ayrıca ana dal üzerinde bırakılan her kademedeki tali dallar bütün ana dallarda aynı yönde ve aynı yükseklikte olmalıdır. Dal kesimlerinde tırnak bırakmamalıdır. Başka bir ifade ile kesimler ya bir gözün hemen üzerinden veya o dal üzerindeki bir yan dalın koltuğundan dal veya gözün ters yönüne doğru hafif eğimli olarak yapılmalıdır.

2. Mahsul Budaması

Meyve ağacı normal verime yattıktan sonra yapılan budamaya mahsul budaması denir. Bir meyve ağacında mahsul budamasına başlamadan önce ağaç bütünüyle incelenmeli; çıkacak ve bırakılacak kalın dallar tespit edilmelidir. Dal kesimlerine öncelikle kuru, yaralanmış ve hastalıklı dallarla ana dallardan çıkmış obur dallardan başlanmalıdır. Bundan sonraki budama meyve dalı seyreltmesi ve ana dalların dengelenmesini amaçlar. Meyve dalı seyreltmesi ağacın gelişme gücü dikkate alınarak yapılır. Ana ve tali dalların budanmasına dal uçlarından başlanır ve geriye kesim uygulanarak bu dalların gereğinden fazla uzaması engellenir.

Budama sonucunda ağaçta bırakılacak en uç dallar veya gözler daha öncede belirtildiği gibi tacın dışına doğru bakmalı, diğer dallar ise ağacın boşluklarını doldurmalı ve güneş görebilmelidir. Kalın dallar üzerinde bulunan küçük meyve dalları çok sık değillerse kesilmemelidir. Böylece ağaç tacının maksimum hacminden yararlanılarak verim artırılabilir.

Kalın ve bilhassa ana dalların devamını sağlayacak en uçta bırakılan dallar, ondan sonra gelen ve ağacın gelişme gücüne göre uçtan itibaren 30-60 cm uzakta bırakılan yan dallardan daha kuvvetli olmalıdır. Eğer uçtaki dal bir gözün üzerinden kesilerek kısaltılmış ise gözün bırakıldığı dal üzerindeki ilk dallar yine 30-60 cm altta bulunmalı ve uzunlukları bu dalın yaklaşık üçte bir uzunluğunda olmalıdır.

Mahsul budamasında meyve dallarının uzunluğu iri meyveli şeftali, elma ve armut gibi meyve türlerinde en fazla 40 cm kadar olmalıdır. Zayıf dallar daha kısa, kuvvetli dallar daha uzun bırakılmalıdır. Bir yıllık uzun bir dalın ucu kesilmeden bırakılırsa, üzerinde meydana gelen fazla sayıdaki meyve, dalın kırılmasına neden olabilir.

Ayrıca böyle dallar yeterli uzunlukta yeni sürgün veremezler. Bilhassa şeftali ağaçlarında daha sonraki yıllar verimde azalma ve ağacın gelişmesinde zayıflama görülür. Mahsul budaması sonucunda ağaç hem o yıl yeterli ürün vermeli, hem de daha sonraki yıllarda verim verecek yeni sürgünler oluşturmalıdır. Bir dalın hem meyve vermesi ve hem de yeni sürgün oluşturması o dalın ortalama üçte birini (1/3’ünü) kesmekle sağlanabilir. Daha fazla kesim meyvenin az olmasına, fakat sürgünlerin kuvvetli gelişmesine, az kesim ise meyvenin çok olmasına ve sürgünlerin zayıf gelişmesine neden olur. Ortalama 30 cm’den kısa olan meyve dallarında genellikle uç alma işlemi yapılmamalıdır.

3. Gençleştirme Budaması

Meyve ağaçları yaşlandıkça genellikle verimi fazlalaşır ve sürgün gelişmesi zayıflar. Bu tür bir gelişmenin uzun süre devam etmesi, zamanla verimin de azalmasına neden olur. İyi, kaliteli ve her yıl düzenli meyve elde etmek, ancak ağaç fizyolojik dengede olduğu zaman mümkündür. Yaşlı ağaçlarda diğer bakım tedbirleri yanında, ağaçta yapılacak kalın dal kesimleri yani gençleştirme budaması da ağacın verimini ve sürgün gelişmesini dengeler. Bazı meyve türleri çok kalın dal keserek ağacı gençleştirmeye karşı zamk çıkarma, kuruma gibi olumsuz tepki gösterirler. Bu gruba giren erik, kiraz, vişne, kayısı, şeftali ve badem gibi meyve türlerinde geçleştirme budaması, daha genç ve ince dalları keserek yapılmalıdır. Elma, armut, zeytin, ayva ve turunçgiller gibi meyve türlerinde gençleştirme budaması başarıyla uygulanır.

Meyve ağaçlarının budanmasında yukarıda anlatılan genel kurallar her zaman bütün meyve ağaçlarında uygulanamaz. Çünkü her ağacın gelişme gücü ve şekli farklıdır. Bu nedenle budamada da farklılıklar olabilir.

Budayıcı budama sırasında aşağıda belirtilen konulara dikkat etmelidir.


budamanın şeklini ve dal kesim miktarını,

ağacın gelişme gücünü,

ağaçtan bir yıl önce alınan meyve miktarını,

meyve dallarındaki çiçek tomurcuğunun miktarını

budamaya etkili olabilecek diğer faktörleri


Başka bir ifade ile budayıcı ağacı iyi tanımalı ve onun kesime karşı göstereceği tepkiyi, dolayısıyla kesimin verime ve meyve kalitesine etkilerini iyi tahmin edebilmelidir.

Budama Sonrasında Neler Yapılmalıdır?

Budama sonunda çıkan budama artıkları ve bahçe kenarlarındaki çalılıklar, kuru bitki parçaları hastalık ve zararlıların en iyi barınak yeridir. Meyve ağaçlarına ve ürünlerine zarar veren bu hastalık ve zararlıların çoğalmaması için bu artıklar yakılmalı veya bahçeden uzaklaştırılmalıdır. Budama sonunda meyve ağaçlarında kış ilaçlamalarının da yapılması zorunludur.

Gorsel.aspx


Alıntıdır.
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst