Ziyaretçiler için gizlenmiş link,görmek için
Giriş yap veya üye ol.
Her sabah;Ayni patika yoldan,
Adam arkada ağır aksak,
Köpeği bir adım önde yürürlerdi.
İkisi de yaşlıydılar,
Belki bu yüzdendi arkadaşlıkları
Kimseler bilemedi.
Yolda,
Köpek niçin önden giderdi?
Anlaşılamadı.
Adam hastaydı,öksürüyordu.
Ara sıra kan kustuğu oluyordu
Akşamları.
Akciğer kanseriymiş...
Uzunca bir süre hastanede yattı.
Köpek;
Adamın hastanede olduğu akşamlar
Bir lokma ekmek yemedi.
Sonra,
Ağırdı,ölmek üzereydi,
Konuşamıyordu üstelik,
Gözleriyle işaret etmiş,
Köpeğini,
Sadık arkadaşını istemişti bir akşam.
Kapı açılır açılmaz,
Koştu hayvan dostunun yanına.
Divana koyup ayaklarını,
Adamın yüzünü yaladı bir süre
Anlamı bilinmeyen iniltilerle....
Adam,gülümsedi.
Takadı kalmamış elleriyle
Başını okşadı arkadaşının,
Yaşarmıştı kapkara gözleri köpeğin,
Evdekiler ağlıyordu....
Sonra,gece yarısı
Acı acı uludu hayvan.
Sabaha karşı ölmüştü adam.
Hayli uzakta,
Aile mezarlığında defnedildi...
Artık yemek yemez olmuştu hayvan.
Bağlıydı bir köşede,
Çözdüklerinde uzunca bir süre sonra,
Ertesi gün,
Yoktu kapıda köpek...
Birkaç gün aradılar
Baba yâdigâri diye.
Bir kız çocuğu görmüş,
Mezarlıkta alaca bir köpek ağlıyormuş.
Gidenler;
Yarıya kadar kazılmış bir mezar görür.
Alırlar getirirler hayvanı kapıya
Zincire vururlar bir süre..
Sonra;
Uzunca bir zamandan sonra
Üç ay geçince,
Bir sabah,
Yine kaybolduğunu görürler hayvanın.
Adres artı bellidir ya,
Mezarlığa gittiklerinde;
Adamın açılmış mezarının yanında
Köpeği ölmüş bulurlar...
O kadar sevmiş,
O kadar özlemiştir ki yaşlı arkadaşını
Hayvan,
Yemediği için gücü yetmez
Mezarı kazarken son nefesini vermiş.
Sevgi;
Böyle güçlü bir duyguymuş meğer
Henüz bizim ulaşamadığımız ufuklarda.
Karşılıksız,
İçten,
Ve ölesiye işte.....
Ben bu hikayeyi dinleyince ilk ağızdan
O günden beri
Hüngür hüngür ağlamaktayım.
Sevgi,
Böyle güçlü bir silahmış meğer
Ben sevdim diye
Boşuna avunuyormuşum yıllardır...
Hiç kimse öyle dostça
Sevemezmiş dostunu meğer
Secaattin Öztürk