Eski Mısırlılar tarafından “ölümsüzlük bitkisi”, Ruslar tarafından “gençlik iksiri”, Çinliler tarafından “uyumlu çare” olarak adlandırılan Aloe Vera, sağlık üzerinden en belirgin etkileri bilinen bir şifalı bitkidir. Aynı zamanda kozmetik endüstrisinde en yaygın kullanılan bitkilerden biridir. Şimdiye kadar yapılan çalışmalarda kanser, AIDS gibi ciddi hastalıkların hafifletilmesinde mucizevi etkiler göstermiştir.
Aloe Vera, Kuzey Afrika kökenli ve ılıman iklime sahip verimli topraklara yayılan bir bitkidir. Fiziksel açıdan kaktüse benzer. İkinci dünya savaşında ağrıların azaltılması ve cilt dokularının yenilenmesi amacıyla kullanılmıştır.
Bu bitkinin en sık kullanıldığı jel, yaprakların iç kısmında bulunan yapışkan bir sıvıdır. Yaprakları yanık tedavisinde kullanılmaktadır. Kalsiyum, Magnezyum, Çinko, Krom, Selenyumumda içlerinde bulunduğu 20 mineral, A, B, C, E, folik asitinde içlerinde bulunduğu 12 vitamin, insan vücudu için gerekli olan 22 ile 20 aminoasit, enzimler ve polisakkaritler dahil 200ün üzerinde aktif bileşen içerir. Aloe vera antiseptik etkisi ile bakteriler, virüsler ve mantarlara karşı dezenfektan özelliğe sahiptir. Ayrıca hücre yenilenme sürecini uyarır.
Aloe vera basit alerji yara ve deri enfeksiyonlarının tedavisinde kullanılmıştır. Bu ot sayesinde astım, virosis, artrit, artroz, dişeti iltihabı, bronşit, faranjit, bağırsak iltihabı, kabızlıkları, obezite, burkulma, kas suşları, deri iltihabı gibi iç ve dış sıkıntılar geniş bir yelpazede kontrol edilir. Ayrıca, bu bitki kemoterapi ve radyasyon, diyabet, hepatit ve pankreatit ve multipl skleroz yan etkileri kontrol etmek için kullanılır.