Tuna nehrinin ayırdığı Buda-Peşte!
Macaristan’ın başkenti olan Budapeşte, her yıl binlerce turisti ağırlamaktadır. Orta Avrupa’daki en etkileyici şehirlerden biri olan Budapeşte’ye gidenler mutlaka geri dönmek istiyorlar. İşte bu muhteşem şehirden manzaralar…
Çok az insan Budapeşte’nin aslında Tuna nehri tarafından ikiye ayrılmış Buda ve Peşte diye adlandırılan 2 kısımdan oluştuğunu bilir. Peki, bu güzel şehirde gezilebilecek yerler arasında neler yer alır?
Balıkçılar Kalesi
Neo-Gotik ve Roman tarzında inşa edilen kale, Tuna nehrinin Buda kısmında yükselmektedir. Kaleden bakıldığında panoramik bir Tuna nehri ve Peşte manzarası görülebilmektedir.
Buda Tepesi Labirenti
Kale Tepesi bölgesinde yer altında bulunan bu labirent, ziyaretçilerini tarihi bir yolculuğa çıkarmaktadır. Bu labirent 2. Dünya Savaşı ve Soğuk Savaş sırasında askeri amaçlarla kullanılmıştır.
Korku Evi
Bildiğiniz müze konseptlerini bir kenara bırakmaya hazır mısınız? Korku Evi olarak bilinen bu müze, 20. yüzyılda Macaristan’da yaşanan faşist ve komünist rejimlere adanmıştır. Müze bu dönemlerde işkence edilen, öldürülen ve tutuklanan insanlara ithaf edilmiştir.
Pál-völgyi–Mátyás-hegyi yer altı ağı
20. yüzyılda keşfedilen bu yer altı ağı, Budapeşte’nin cazibe merkezlerinden biridir. Bu yer altı ağına düzenlenen geziler turistler arasında oldukça popülerdir.
Parlamento Binası
Tuna nehrine tepeden bakan bir konumda bulunan Parlamento Binası, Budapeşte’nin sembolüdür. Görkemli Neo-Gotik mimarisinin yanı sıra Avrupa’nın en eski yasa binalarından biri olmasıyla da dikkat çekmektedir.
Visegrad
Budapeşte yakınlarında bulunan bu kale, “Yukarı Kale” olarak Türkçeye çevrilebilir. 13. yüzyıla dayanan tarihiyle o günden bu yana Tuna ile kaleyi birleştiren bir bağdır.
Gellert Banyoları
Budapeşte, tarihi binalarının yanı sıra halka açık banyolarıyla da bilinir. Budapeşte uzun yıllardır bir termal şehir olarak da rağbet görmüştür. Gellert Banyoları, Budapeşte’nin en ünlü termal merkezlerinden biridir.
Milliyet
