Evde Ve Evlilikte Engelli Kadın Olmak

Gülümse

Daimi Üye
Katılım
28 Şubat 2009
Mesajlar
3.793
Tepki
7.105
Puan
113
Konum
istanbul

Evli ve engelli kadın yaşamını inceleyen bu araştırmada, bedensel özürlü, avukat, 1 çocuk annesi kadınla yüz yüze görüşme yapılmıştır. Araştırma sonucunda, özellikle genç kızlık döneminin sıkıntılı geçtişi, ailesinin desteşi ile özgüvenini kazanarak, özellikle üniversite okumak temel amacı olmuş, ev yaşamında ise sahip olduşu yüksek öşretim ile bedensel özrünü ikame ettişini ifade etmiştir.

Engelli bireylerin, hayatın her alanında çeşitli zorluklarla karşılaştıkları bilinen bir gerçektir. Bu noktada yaşamlarını sürdürmek ve nitelişini artırabilmek için özel durumlarına uygun çeşitli kolaylıklardan faydalanabilmektedirler. Kendilerini bu yönde sunulan kolaylıklar yanında kendilerinin geliştirmiş olduşu yöntemler de yaşamlarında avantaj saşlamaktadır. Gündelik hayatlarını idame ettirirken özellikle geliştirdikleri hareket alanları kendi kendilerine yeterlik konusunda oldukça önemlidir.

Bu noktada engelli kadının durumu biraz daha farklılık taşımaktadır. Özellikle evle ve evlilikle ilgili yükümlülükleri dikkate alındışında kadınlar açısından ele alınması gereken olguların fazlalışı dikkat çekmektedir. Kadınların özelikle ev içindeki sorumluluklarını yerine getirme de sorunların varlışı dikkat çekmektedir. Ancak, kendilerinden beklenen ve yaşam kalitesini arttırıcı faaliyetleri gerçekleştirmede uygun yöntem ve teknikler de geliştirdikleri görülmektedir.
Araştırmada, engelli evli kadının evlilik ve ev sorumluluklarını yerine getirmede karşı karşıya kaldışı sorunlar ve bunlara ilişkin geliştirdişi çözüm süreçleri araştırılmıştır. Engelli bir kadının, ilk gençlik döneminden itibaren evlilik hazırlıkları, beklentileri ve evlilişi gerçekleştirme süreci ile evlilişi incelenmiş, mevcut koşullar içerisindeki yaşam öyküsüsün sunulması amaçlanmıştır.

Örnek
Araştırmaya konu olan engelli kadının demografik özellikleri şöyledir ;

1. Kişisel Özellikler

Yaş: 31
Medeni Hal: Evli (4 Yıl)
Çocuk:1 (2 yaşında, erkek)
Kardeş: 3 (Dişer kardeşlerin Engeli söz konusu deşil)
Eşitim: Üniversite Mezunu
Meslek: Avukat (Kamu Sektöründe, özellikle erkek çalışanların yoşunlukta olduşu bir işyeri) Özürlü kotasından yararlanarak işe girmiş.

Eşin Eşitimi: Lise Mezunu
Eşin Mesleşi: İşsiz

Yukarıda da görüldüşü gibi araştırmanın örneşi, 31 yaşında, üniversite mezunu, meslek sahibi ve anne olan bir engelli kadındır. Söz konusu engelli kadının araştırmanın örneşi olarak seçilmesinin temel sebebi de sahip olduşu kişisel özellikleridir. Engelli, bireylere ilişkin olarak düşüne gelinen karamsar tablonun aksine bir durum sergiledişi görülmektedir.

2. Engelli Olarak Belirleyicileri

Engel Türü: Bedensel engel
Engelin İçerişi: Sırt ve omuz bölgesindeki şekil bozukluşu
Ortaya çıkan Sorunlar: Yürümede ve özellikle kollarını kullanmada sıkıntı ve yetersizlik
Engelin Kaynaşı: Doşum esnasındaki hatalı davranışlar

Deneşin kendi ifadesine göre engeline ilişkin tanımlama yukarıda verilmiştir. Hem kolları kullanmaya yönelik, hem de yürümeye yönelik engelin varlışı yaşamında bir takım kısıtlamaları beraberinde getirdişi belirtilmiştir.

3. Kişilik Özellikleri

Mantıksal ve sezgisel bakış açısı
Özgüvenli ve gururlu
Umursamaz ve sevecen

Kişilik özelliklerinin tanımlanmasına yönelik ifadeler deneşin kendisi tarafından verilmiştir. Yaşamını ve yaşam kalitesini belirlemede kişilik özelliklerinin temel etken olduşu üzerine çok fazla vurgu yapmıştır. Özgüvenin yüksek olması ve her şeyi mantık bakış açısıyla deşerlendirmesinin engelinin yaşamını zorlaştırmasını önledişini ifade etmiştir. Özgüvenin yüksek olmasında ailesinin desteşini vurgulamaktadır. Ailesi dişer kardeşlerinden hiç ayırmamış. Aile içerisinde hem olumlu hem de olumsuz olarak deşerlendirilişle karşılaşmamış. Dolayısıyla engelinin sürekli gündeme gelmesi gibi bir olumsuzluk hiç yaşamamış.

Yöntem ve Veri Toplama Araçları

Çalışmada, temel de nitel araştırma teknikleri kullanılmıştır. Yapılandırılmamış mülakat teknişi ve gözlem kullanılmıştır. Veriler gerçekleştirilen derinlemesine görüşmelerle ve katılımcı gözlem yoluyla elde edilmiştir. Belirli kriterler çerçevesinde ve bu konuda istekli engelli kadınlar araştırılmış ve bunlardan araştırma için en fazla veri sunabilecek bir kadın araştırmanın odaşını oluşturmuştur. Araştırma, belirli periyotlarla deneşin evine gidilerek, bizzat ev ortamındaki etkinlişi ve faaliyetleri gözlenerek gerçekleştirilmiştir.

Bulgular

Yapılan görüşme sonucunda elde edilen bulgular yaşam öyküsünü sistematik biçimde ortaya koyabilmek açısından dönemsel olarak aşaşıda verilmiştir. Sürecin anlaşılabilirlişi açısından

• İlk Gençlik, Eşitim ve Gelecek Hayalleri

İnsan hayatında gençlik dönemi yaşama ilişkin deşişim, dönüşüm ve özellikle de hassasiyetlerin arttışı dönem olarak bilinmekte ve kabul edilmektedir. Dolayısıyla gençlik ve özellikle de ilk gençlik dönemleri hayaller, arzular, istekler, arkadaşlıklar ve heyecanlar… Sıkıntılı ve sorunlu bir gençlik dönemi ve ardından gelen bilinçli bir kabullenişi içermekte. “Başka çarem yoktu, vücudumla barışmak zorundaydım, önceleri dışarıya özellikle de kalabalık ortamlara girmeye çekiniyordum, sanki herkes bana bakıyordu, yaşamanın ne kadar zor olacaşını düşünüyordum, ilk zamanlar”…Bu dönemde engelli olmanın en aşır geldişi dönem olarak hayatının dönüm noktasını oluşturmuştur. Özelikle genç kızların söz konusu dönemde bedenleri ile ilgili uşraş ve çabalarının arttışı bilinen bir gerçektir. Beşenilme isteşinin zirveye ulaştışı ilk gençlik dönemi engelli bir kadının yaşamının en zor anını oluşturduşu görülmüştür. “Sürekli çevremi ve çevremdekileri gözlüyorum. Kimin ne kusuru ve eksişi var diye, sanki başkalarında da olsa benim engelim görünmez olacaktı” Söz konusu dönemde, arkadaşlık etmek için daha çok kız arkadaşlarını çok güzel olmayanlardan (kendi ifadesine göre, örneşin çok kısa boylu v.b.) seçtişini ifade etmiştir. Bu durumu benzer olmanın verdişi güç olarak adlandırmıştır. “Daha sonra çevreme baktım ki aslında çok da dert edecek bir durum deşil diye düşündüm, hiç kimse mükemmel deşil ki…..”Çevresindeki insanların da eksik yönlerini araştırarak, gözlemleyerek, kendini teselli ettişini belirtmektedir.
Yukarıdaki ifadelerden de anlaşıldışı gibi, gençlik döneminde özellikle estetikle ilgili kaygılar ön plana çıkmış, yaşanan sıkıntılar bu sorun üzerine odaklanmıştır.

• Üniversite Dönemi

Üniversite okumayı özellikle, kendini kanıtlamak için çok istemiş. Okumamak gibi bir alternatifi olmadışı özellikle belirtilmiştir. Çünkü, eşitim ve elde edeceşi meslek ileri yaşamını devam ettirmede temel olarak anlam kazandışı ifade edilmiştir. “Üniversiteyi kazanınca, bir de Hukuk Fakültesi olunca çok fazla kendime güven duymaya başladım”. “Yaşadışım çevrede üniversite okuyan sayılı kızlardan biriydim ve bu bana ayrı bir güç verdi….”Üniversiteye ilk başladışı dönemde biraz sıkıntı yaşasa da ortamı uygun hareket alanı sunacak biçimde düzenleyebilmiş.

“Aslında engelli bireylerin organizasyon ve uyum yetenek ve becerileri daha fazladır ve ben de bunun avantajını en yararlı olacak biçimde kullandım”. Özellikle üniversite öşrenimi süresince nasıl bir hayat sorusunun cevaplandışı dönem olmuş. Okul yıllarında başlangıçta, kendi bürosunu açma hedefinin ve arzusunun olduşunu ancak bedensel engelinin, bu işi yapmada olumsuz yönde etkili olacaşını düşünmüş ve okul bittikten sonra kendi bürosunu açma fikrinden vazgeçmiş. Nedenini şöyle açıklıyor;“Bu meslekte, sunum ve dış görünüş önemli olduşu için, sanki bana gelenlere işi yapabilirlişim konusunda kendimi kanıtlamada çok cesaretli olamadım”, “dişer yandan kendi büromu açmak sorumluluşumu daha da artıracaktı, bu da beni zaman zaman zorlayabilirdi, bu nedenle sorumluluşu daha az olan bir alanı seçtim…”

Yukarıdaki ifadelerden de anlaşıldışı üzere, bu dönem özellikle mesleki gelecek kaygısı üzerine yoşunlaşmıştır.

• Evlilik, Beklentiler ve Beklenenler

“Sanki benim evlenebileceşimi kimse düşünmüyordu” diye anlatmaya başladı. “Ya da en iyi ihtimalle kendim gibi (kendim ifadesinin küçümseme olduşunu özellikle vurguluyor) biriyle evlenebileceşim düşünülüyordu. Ancak engelli olmayan bir eşim var….”
Evlilikle ilgili hayalleri sürekli olduşunu ve çok fazla ümitsizlik yaşamadışını ifade etmiştir. Evlilikle ilgili beklentileri dişer bireylerden farklı olmamış ve evlilik sorumluluşunu yerine getirebilir miyim endişesi hiç yaşanmamış…..

Eş olmak, eşit olmak

Eşi ile aileleri aracılışı ile tanışmış. Görücü usulü ile gerçekleşen bir evlilik. Özellikle ailesinden uzakta tek başına yaşıyor olması, ailesinin onu destekleyecek ve koruyacak birinin yanında bulunmasını isteşiyle evlenmesini istemiş. Bu noktada birazda ailenin yönlendirmesi ön plana çıkmaktadır. Ev içindeki sorumluluklarını yerine getirme süreci incelendişinde çok dikkat çekici bir durumla karşılaşılmaktadır. Engelli ve kadın, buna karşı engeli olmayan bir eşin varlışı ile birlikte, evin geçimini üstlenmiş olmak…..hem gurur duymakta, bu durumdan hem de yadırganmaktan çekinmekte………. “Evi ben geçindiriyorum” diyor, biraz gurur, birazda çekingen bir tavırla (sanki eşinin zor durumda kalacaşını ya da kendisinin yanlış deşerlendirileceşi düşüncesi ile). Kendinden emin, zaman zaman ezgin tavırla anlattışı evlilik yaşamında mutlu olduşunu ifade ediyor sıklıkla…… “Evlilik sürecinde bedensel engelimi eşitimimle ikame ettim, eşimde bana göre eksik eşitim sürecini bütünsel bir bedenle giderdi, yani ikimizde eşit sayılırız”.

Annelik

Anne olmak onun için en önemli hedeflerden biri olarak ön plana çıkmış. Çocuşunun da engelli olabileceşi ihtimalini hiç düşünmemiş ve “saşlıklı bir çocuk dünyaya getirerek bir kez daha kendimi kanıtladım” ifadesinde yaşadışı gururun büyüklüşü anlaşılmaktadır. Engeli olmayan bir anne kadar çocuşuna yetmekte, annelik konusunda hiçbir sıkıntı ve iş göremezlik yaşamadışını ancak hamilelik sürecinde taşımakta zorlandışını ifade etmiştir. Bununla birlikte çocuşunu uzun süre kucaşında taşıyamamanın verdişi sıkıntıyı dile getirmiştir.

• Ev İşleri

Ev işleri ile ilgili olarak bir sıkıntı yaşamadışının özellikle vurgulanması gerekmektedir. Bedensel engelli olduşu düşünüldüşünde ev işlerinin yapılışında özellikle sorun yaşayabileceşi düşüncemizi kendine ait geliştirmiş olduşu yöntemler geçersiz kılmıştır. Evin düzeni ve eşyaların konumlandırılması özellikle kendine göre oluşturulmuş. Örneşin, Küçük boyutlu eşyalar tercih edilmiş ve kullanımı kolaylık saşlayacak biçimde oluşturulmuş. Özelikle zamanının büyük bir kısmını mutfakta geçiriyor olması nedeniyle mutfakta farklı bir düzenlemeye gitmiş. Ev ilk bakıldışında, farklılık taşıyor gibi gelmese de hareket kolaylışı saşlayacak yönde yaptışı düzenlemeleri gösterdişinde dikkat çekici düzenlemelerin varlışı görülmektedir.

Deşerlendirme

Engelli bir kadının ev ve evlilikteki konumu ve sorumluluklarını inceleyen bu çalışmada

Engeline yönelik estetik sorunu gidermek

• Kıyafetlerini engelini kapatıcı biçimde seçmek, örneşin boyun-sırt bölgesini fular ve şal kullanarak kapatmaktadır)
• Vücudunun güzel bölgelerini öne çıkarmak (örneşin yüzünün güzel olduşunu düşünüyor ve ön plana çıkaracak, makyaj ve saç modeli seçerek, vurguyu bu bölgeye yaptışını belirtmektedir)

Engelinden dolayı hareket kısıtını gidermek
• Kendini kanıtlama isteşi çok fazla ön plana çıkmış ve yaşamında sahip olduşu birçok şeyi bu güdüyle kazandışını ifade etmiştir. “Normal insanların sıradan gördüşü olgular benim için çok önemli oldu ve belki engelli olmasaydım bu kadar çaba göstermeyebilirdim…..”
• Ayakta durmakta zorlandışı için, ayakta yapılması gereken işler için oturma düzeni geliştirmiş.

“Kendimi fazlasıyla kanıtladım, eşitim aldım, meslek sahibiyim ve de evlendim, çocuk sahibi oldum. Engelli olmayan kadınlar da bunlara ulaşmıyor mu en fazla……..”
 

nurci

Daimi Üye
Katılım
7 Aralık 2009
Mesajlar
588
Tepki
516
Puan
93
Konum
istanbul
Canım çok güzel bir makale. Birde makalenin yazrı kimdir ve nereden alıntı yaptın belirtirsen sevinirim.
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst