Yüzleşme

Gülümse

Daimi Üye
Katılım
28 Şubat 2009
Mesajlar
3.793
Tepki
7.105
Puan
113
Konum
istanbul
Gel otur yanıma yüreğim bunca zamandır yaşadık birlikte yeter.Şimdi konuşalım dertleşelim seninle artık yalnız kaldık başla anlatmaya dinliyorum seni...
Hayata gözlerimi ilk açışım ilk ağlayışım hiç çıkmadı aklımdan.aslında çok sevinmiştim ben hayata geldiğime ağlayışıma bakma sen
doğum tokatından olsa gerek zırlamışımdır.ama sonra Annemin ilk tenime dokunuşu dindirdi tokat acısını o cennet sıcaklığı göğsündeki zambak kokusu o yaşımda
beni aşık etmişti anneme ilk aşkımdı o benim her ilki ondan öğrendim ben hayata dair bir sınava hazırlar gibiydi beni korkmuştum o zaman ben hayattan.

''Ben seni cesur sanmıştım oysa korktuğunu bilmiyordum''
Evet Korkuyordum hayattan. O korku dolu gecelerimde annemin ninnileri açardı geceye güneşlerini sarıp sarmalardı beni zambak kokusunda uyurdum sıyrılıp korkularımdan. Oysa Babam Annemin aksine duygusal değildi bana hep kahramanlık destanları anlatırdı Alp Er Tungalar,Manaslar ve daha nice kahraman TÜRK destanları o destanlarda ki kişiler gibi kahraman olmamı isterdi ,hayattan korkmammamı,cesur olmamı,bir inanç uğruna savaşmaktan asla vazgeçmememi tembih ederdi.

''Pek severdin kahramanını ona özenirdin sen?''
Aklıma nakş etmiştim nasihatlerini babamın baba bu kötülüğünü istermi evladının diyerek hayat ile ilk raunduma çıktım eşit rakip değildik .Eşit değildik
hayat ile ben çünki hayat çok acımasız ben ise çok şefkatliydim,sevgi doluydu benim yüreğim ve küçüktüm onu sevgimle yenerim düşüncesiyle başladım hayat ile it dalaşına.
O beni yerden yere vururken bile gülümsüyordum ona bir daha bir daha acıyordu her yanım ama kahraman olmalıydım vazgeçemezdim direnmeliydim kazanmalıydım bu it dalaşını ama çocuk yüreği daha küçüktüm gülümsemekten ve sevgimden başka bir silahım yoktu ki benim oysa hayat kuduz köpek gibi
ayaklarımın üzerinde durmama fırsat vermiyordu küçük yüreğimle yenildim çok canım acımıştı...
Evet seninde bildiğin gibi yenildim ilk raunda nasıl yenebilirdim ki hayatı küçücük bir çocuk yüreğiydim ben annemin sevgisiyle dolu çırpınan hayat ise korkularımdan çıkmış koca gözlü bir kuduz köpekti benim gözümde kaybettim ama hiç ağlamadım.Babam hep derdi oğlum ağlasanda kimse görmesin seni
güçsüzlüğünü belli etme derdi oysa annem ağlayacaksan tutma kendini ağlamaktan utanma oğlum derdi ama ben babamı dinledim ağlamaktan utandım ağlamadım hiç ağlasam da nadiren yerin yedi kat altında ağardım kimseler göremezdi,göremedikleri için kimseyle derdimi paylaşamaz içime atardım beni kahreden acılarımı.
''Nasılda dudaklarını ısırıp ağlardın yorganı başına çekip'' ...
Böyle geçti uzun seneler bazen yorgan altında sabah ettim sırılsıklam yastıkla nadir de olsa bazen huzurlu bir şekilde sabah ettim gecelerimi.Ama hayat devam ediyordu ve bana yaşatacaklarını hiç bilmiyordum ne kadar canım yanacaktı,ne kadar yüzümde güller açacaktı bilmiyordum bildiğim tek şeyse hayatın acımasız olduğuydu ve kahrolası yanıltmadı beni korktuklarımın ilkini yaşattı bana ....Hiç haketmediğim bir ayrılıkla ****ece vurdu
tarumar etti beni savaştan çıkan bir şehir misali her yanım perişan her yanım yıkık dökük her yanım bir enkazdı dayanmalıydım ama kahramanlar pes etmemeliydi bu babamın bana miras olan sözüydü ve artık yoktu babam onu kaybetmiştik iş dönüşü bir trafik kazasında şimdi kahramanım yoktu hayatımda masallarım arasında ki ona sakladığım en asil kahraman yerini almıştı.Bundan sonra iki sevdalı kalmıştık geride annem bana ben anneme sevdalıydık.Baş başa kaldığımız zamanlarda Annem''Yavrum gün gelecek birisine sevdalanacaksın kah seni kanatlandırıp uçuracak kah yerden yere vuracak,kah aşkıyla seni öldürecek kah aşkı sana hayat kaynağı olacak seveceksin bir güzeli sevileceksin ''derdi.Ben anlam veremiyor can kulağı ile dinliyor ve umarım buda hayatın acı tuzağı olmaz bana diyordum içten içe.
''Oysa ilk anda nasılda delirircesini atıyordun.Seni hiç öyle görmemiştim bir başka duygular vardı içinde.''
Nasıl olmasın bin bir güzellikle süslediğim hiç bir güzelliği ona betimleyemediğim yakıştırmaya korktuğum hiç bir mısramda ona yaklaşamadığım uğrunda kaç sayfa,kaç kalemin ırzına geçtiğim hayalde olsa değil dokunmaya koklamaya kıyamadığım hayalim tüm güzellikleriyle bu defa hayal olmayarak tıpkı benim gibi masum,sevgi dolu,mutluluğa susamış,saf ve bir o kadar anlatılamaz o güzel yüreğiyle,masmavi gözleri,güneşin ışıl ışıl parlattığı saçları ve etrafı dağılan ilk annemde taddığım mis zambak kokusuyla yüzünde baharın müjdecisi gülücükleriyle karşımda duruyordu...
''O anı hiç unutmadım ayaklarım titriyor,ice ağrılar sarıyordu bedenimi zambak kokusu başımı döndürüyordu,elini tutunca'' ''kanatlanıp uçmaktan''korkuyordum,bırakınca ''ölmekten''...
Ama ben kahraman olmalıydım ölmemeliydim sevdalım için onu çok seviyor hiç elini bırakmıyor ve o kuduz köpeğe fırsat vermiyordum.''SEVİYORDUM SEVİLİYORDUM''
Artık sıyrılmıştım korkularımdan her yanım zambak kokusu annem zambak sevdalım zambak.Onlar benim sevdalarım biri kadınım biri anamdı kahramanım hep bizimleydi mutluyduk.Biz bozkırda açan dört karanfil,kurak topraklara düşen dört damla,türküsüydük biz sevdalıların,karınca sırtında ki bir emektik,dört yürektik biz ayrılmamacasına sevdamızı nakış eden ve biz dört kahramandık hayat karşısında....
''Hayat acımasızdı ve ****eydi unuttun can düşmanını oysa o bekliyordu yine ****ece vurmak için seni yıkık kentine gömmek için...''
O sabah bir şeyler olacağı belliydi.Sancılara gebeydi o sabah,fırtınalar kopuyor,yeryerinden oynuyordu,feryadım gökleri deliyor delinen gökten akan seller basıyordu her yanı yine yıkılıyordu dillere destan etmeye kıyamadığım şehrim solmuştu bozkırda ki iki karanfilim,türkülerimiz öksüz kalmış ve iki yürek kahramanımın yanında ki yerlerini almıştı oysa onlara hiç yer vermemiştim orda ve bu defa utanmadan hıçkıra hıçkıra salya sümük ağlıyordum tek silahım olan sevgi ve şefkatimi atıp kabul etmiştim yenilgiyi kahramanların sadece destanlarda olduğunu tek kahraman babam olduğunu anlamıştım...Onları kaybetmiştim
perişandım artık ne destanları anlatan kahramanım ne korku dolu gecelerime nini söyleyen zambak kokan anam nede anam kadar sevdalandığım zambak kokulu kadınım vardı...
''Artık konuşma seni ilk defa bu kadar acımasız görüyorum,korkutuyorsun beni acılarınla nolur dışa vurma göm içine bunları...''
Sen hangi cesaretle gel otur konuşalım diyorsun bilmiyormusun içimde ki öfkeyi,bunca yaşadığımdan sonra nasıl umut olsun içimde ve bunları konuşmak için geç kalmadık mı?sence.Artık gücüm kalmadı kahraman yorgun,bozkırda ki karanfil tek başına yaşayamıyor ve sesim çıkmıyor artık sevda türkülerini söylemeye hep bir yanım eksik ve mahçup.
Canım kahramanım(BABAM).Ben hiç vazgeçmedim kahraman olmaktan ama kahraman siz olmadan olmuyormuş anladım affet oğlunu...
Zambak kokulu sevdalım(ANAM)Çok sevdim anam çok sevildim ama ''masallar küçükken uyuyana kadar büyünce uyanana kadarmış''bilmiyordum affet oğlunu...
Ve hayallerimin kadını(EŞİM)Şu an hala çarpıyorsam bilki senin ve aşkın hürmetine ben senden hiç vazgeçmedim hala yasındayım kavuşana kadar....
''Yine hayat kazandı bu şavaşı nice yiğitler gibi benide o soğuk karanlık kapısında hayallerimin bekçilik yaptığı zindanlarına göndermeyi başardı.Umutlarımı,O içimde ki küçük ama bir o kadar büyük sevgi dolu yüreğimi yaslara boğdun. Anamı,Babamı ve Eşimi benden aldın.Şimdi ben perişanım peki sen mutlu oldunmu?Yüreğim sen yılmadan atmaya devam etki ben varolayım nolur sende bırakma beni nolur bu karanlık zindanlarda...
 

rüzgar gülü

Daimi Üye
Katılım
20 Şubat 2009
Mesajlar
10.973
Tepki
10.149
Puan
113
Yaş
44
Konum
istanbul
Gel otur yanıma yüreğim bunca zamandır yaşadık birlikte yeter.Şimdi konuşalım dertleşelim seninle artık yalnız kaldık başla anlatmaya dinliyorum seni...
:hhhhhh::hhhhhh::hhhhhh::hhhhhh:gulumse::
 

Mss_42

Daimi Üye
Katılım
31 Ekim 2008
Mesajlar
441
Tepki
608
Puan
93
Yaş
53
Konum
İzmir
çok güzel bir paylaşım olmuş...yüreğine,emeğine sağlık ablam....:mendil:
 

Kristen Stewart

Daimi Üye
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
47.781
Tepki
49.294
Puan
113
Yaş
40
Konum
Çıkmaz Sokak
''Yine hayat kazandı bu şavaşı nice yiğitler gibi benide o soğuk karanlık kapısında hayallerimin bekçilik yaptığı zindanlarına göndermeyi başardı.Umutlarımı,O içimde ki küçük ama bir o kadar büyük sevgi dolu yüreğimi yaslara boğdun. Anamı,Babamı ve Eşimi benden aldın.Şimdi ben perişanım peki sen mutlu oldunmu?Yüreğim sen yılmadan atmaya devam etki ben varolayım nolur sende bırakma beni nolur bu karanlık zindanlarda...
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst