The Pacific
2. Dünya Savaşı yeniden
Steven Spielberg ve Tom Hanks, yapımcılığını yaptıkları 2001'in başarılı dizisi Band of Brothers'dan sonra yeni bir epik yapımla karşımızda. 200 milyon doları aşan bütçesiyle şimdiye kadar en büyük bütçeli televizyon yapımı olarak tanınan The Pacific, 18 Nisan'da CNBC-e'de yayına girecek
The Pacific , ABD Deniz Piyadeleri'nin en eski ve en aktif bölümü olan Birinci Tümen'den Robert Lackie (James Badge Dale), Eugene Sledge (Joe Mazzello) ve John Basilone'un (Jon Seda) hikâyelerini anlatıyor. Band of Brothers, Avrupa'da çarpışan hava gücü askerlerinin hikâyeleriyken bu kez Filipin, Doğu Hint Adaları, Yeni Gine ve Solomon Adaları'nı da içeren, günümüzde fazla bilinmeyen Pasifik cepheleri işleniyor. Bu cephede savaşan ve tamamı gönüllü askerlerden oluşan Birinci Deniz Piyade Tümeni en zorlu operasyonlardan birinin en önde gelen ismiydi. Kollarında piyade nişanları ve postallarında kan ile Japon İmparatorluğu'nu ortadan kaldırmaya girişen bu askerler cesaretleri ve kahramanlıklarıyla efsaneleşmişlerdi. Onların hikâyeleri iki atom bombasına kadar uzanacak bu unutulmuş savaşın acımasız vahşetini ve bedelini gözler önüne seriyor. Coğrafi yapısı, hava koşulları, teknik eleman kapasitesi ve Avustralya hükümetinin desteği, çekimlerin Avustralya'da gerçekleştirilmesi kararında etkili olmuş. Spielberg ve Hanks dizinin yazılması, günlük çekimler, montaj ve promosyonu da içeren her yapım süreciyle bizzat ilgilenmiş.
Dizinin başyazarı Band of Brothers'ın ödül kazanmış yazarlarından Bruce McKenna. McKenna, Eugene Sledge ve Robert Lackie tarafından yazılmış kişisel anılara dayalı iki kitabı kaynak olarak almış. "Steven Spielberg Pearl Harbor'dan başlayıp savaşın sonuna kadar sürecek insan hikâyeleri ekseninde bir senaryo istedi. Tarih danışmanlarıyla bir süre araştırma yaptıktan sonra Trafik dizisinin formatını örnek almanın iyi olacağına karar verdim. O da mini bir diziydi ve birkaç karakterin iç içe geçmiş öyküsünü anlatıyordu. Sonra kitapları bulduk. Senaryoyu yazmak iki buçuk yıl sürdü. 2007'de çekimlere başladık. Hikâyenin gerçekçi ve kişisel olması zordu. Çekim sürecini de göz önüne alırsanız kitapların tümünü kullanamazsınız. En önemli ve hikâyeyi kronolojik olarak devam ettirecek bölümleri seçtik. Orijinal kaynaklara hep saygı duyduk ve onların psikolojik gerçeklerini yansıtmaya çalıştık." Yapımcı Tony To, Saving Private Ryan filminin izinde yürümeye çalıştıklarını söylüyor. Savaşın yarattığı kişisel tecrübeleri yansıtmayı ve o filmin görsel örneğini devam ettirmeyi amaçladıklarını belirtiyor. Tom Hanks ve Steven Spielberg'in görüşlerini de devam ettirmek bir görevmiş, ancak en önemli görevin hikâyeyi gerçekçi ve doğru bir şekilde sunmak olduğunu söylüyor. Çatışma sahnelerinin oldukça şiddetli ve kanlı tasvir edilme kararı Spielberg'e ait ve amaç savaşın tüm korkunçluğunu göstermek, savaşan askerin o andaki konumuna açıklık getirmekmiş.
Tüm oyuncular, Spielberg ve Hanks ile Saving Private Ryan ve Band of Brothers'da da çalışmış, Hollywood savaş filmlerinin danışmanı eski deniz piyadesi Yüzbası Dale'in komutası altında 10 gün süren sıkı bir askeri eğitim kampında (Boot Camp) silahlar, savaş taktikleri ve kondüsyon üzerine yoğun bir programa katılmış. Bu 10 gün, tüm oyuncularda asker arkadaşlığı tecrübesi ve hissi yaratmış. Yüzbaşı Dale, filmlerde ve TV yapımlarındaki asker tiplemeleri ve savaş görüntülerini genelde gerçekçi bulmuyor ve bu projeyi kabul etme sebebinin savaşan insanların hak ettikleri şekilde canlandırılacak olması olduğunu belirtiyor. "Sivillerin askerleri anlaması zordur. Size üç günde tabanca nasıl tutulur, nasıl yürünür öğretirim, yüzeysel olur. Ben kalbinizin peşindeyim. O zaman doğruyu söylersiniz. Oyuncular askerlerin aksine bencildir ve onları bu duruma getirmek zordur," diyor.
Gladiator filminde rol almış eski boksör Jon Seda senaryoyu ilk okuduğunda kimi canlandıracağını bilmeden John Basilone'a büyük bir çekim duymuş. Bu bağın hayatının sonuna kadar devam edeceğini düşünüyor ve Basilone'u canlandırmaktan gurur duyduğunu söylüyor. Avustralya'da çekim yapmış olmaktan çok memnun. Bu büyük isimlerle çalışmak onu çok heyecanlandırmış.
Sabah
-------------------
Tartışılan diyalog "The Pacific"ten çıkarıldı
Uluslararası İzmir Araştırmalar Merkezi Genel Yönetmeni Yaşar Aksoy, CNBC-e kanalında 18 Nisan'da gösterime girecek olan "The Pacific" dizisinde "İzmir Yangını"nı anlatan diyaloğun gelen tepkiler üzerine yayımlanmayacağının açıklandığını bildirdi.
Aksoy, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "The Pacific" dizisiyle ilgili olarak CNBC-e kanalının resmi internet sitesinden konuya ilişkin yazılı açıklama yapıldığını belirtti.
Yaşar Aksoy, açıklamada, "The Pacific dizisinin 3. bölümündeki bu diyaloğun Türk kamuoyunu rencide etmesi, tarihi gerçeklerle çelişmesi ve yayımlanmaması durumunda dizinin konu bütünlüğünü bozmaması sebebiyle bu sahnenin çıkartılacağını kamuoyuyla paylaşmak isteriz. Ayrıca CNBC-e yönetimi olarak, bu sahne ve niyetle ilgili rahatsızlığımızı, yapımcı şirket HBO'ya, NTV tarih danışmanlarının hazırladığı ekteki mektubu göndererek paylaştığımızı kamuoyuna saygıyla duyururuz" denildiğini kaydetti.
18 Nisanda yayına girecek olan dizide, Kurtuluş Savaşı'ndan sonra "İzmir'i Türk'lerin yaktığı" iddiasının yer alması üzerine duyarlı Türk basınının anında tepki göstermesi ve internette dalga dalga yayılan, ciddi belgelere dayanan protesto mesajlarının bu sonucu doğurduğunu anlatan Aksoy, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Duyarlı milletvekillerimizi, duyarlı halkımızı ve özellikle İzmirlileri harekete geçirmesi üzerine ilgili televizyon kanalından bu iftiranın çıkarılması, her şeyden önce İzmir'i Türklerin yakmadığına dair İtfaiye Müdürü Paul Greskoviç, Amerikan Yardım Komisyonu Başkanı Mark Prentis ve Fransız Amiral Dumessnill raporlarının doğruluğuna ve gerçekliğine dayanmaktadır. Raporlarda 13-15 Eylül tarihleri arasında İzmir'i yakan güçlerin Ermeni çeteleri olduğunu açıkça belirtilmiştir. Türkiye ve güzel İzmirimize yapılan bu saldırının başka yönlerden başka çevreler vasıtası ile devam ettirileceğine inanıyorum. Bu bakımdan Dışişleri Bakanlığımız, duyarlı medyamız, bilim adamlarımız ve halkımız, İzmir'i Türklerin yakmadığı konusunda hazırlıklı olmalıdır."
CNNTÜRK
