
BENDEN SOKAKTAKİ ÇOÇUKLARA MEKTUP
Haykırın çocuklar, koca kentlerin koca göbekli beylerine.
Metropollerin küçük yürekli beyinlerine. Seslenin çocuklar, koca paralarını masalarda savuran zamanın hanımlarına. Çalışmadan hiçbir işte, baba parası ile arabalarını yarıştıranlara.
Tutun ellerinden gösterin viranelerdeki yaşamlar. Siz adam edin yokluk nedir bilmez bacaksızları. Giydirin üstlerine yamaya iğneye tutsak giysileri. Su yüzü görmemiş tüm çorap ve gömlekleri. Onlar olun siz seyredin yüzlerindeki acı gülümsemeleri.
Oturtun bizleri ekmeğe talim kar sofralara. Yaklaştırın bizi kömürsüz sobalara. Yatırın kartondan yapılmış yataklara. Yaşatarak anlatın duyguları sokun gerçekleri tüm kafalara.
Söyleyin çocuklar tüm şarkılar sizindir. Sizi bugüne dek görmemek ayıbı bizimdir, bu mektubu yazan milletinden emindir. Sizi saklayacağım yer yüreğimle evimdir. Yazmakla yetinmemek ise görevim ve insanlık hizmetidir.
Koşun çocuklar, renk renk vitrinlere düşlerinizle. Pırıl pırıl gözler ve yaralı yüreklerinizle. Alın çocuklar armağandır bizden size beklemeden dilediğinizce. Dünler için hüzün yarınlar için özlenenlerce. Canlanın çocuklar hayattan hakkınızı kapmak için. Bu kara yazgılı canları kurtarmak için, yokluluğu acıları yok etmek için.
Gülün çocuklar, bizi de duyan insanlar var diye. Çocuğuz biz çocuklar gülmeli gülecek diye, bizleri korumak mutlu yaşatmak büyüklerin ödevidir diye.
Oynayın çocuklar oyunlar oyuncaklar bizimdir diye. Mektubunuzu okuyup uyanan nice canlar olacak diye.
Yaşayın çocuklar bir gün bitecek umutsuzluk. Yok, olacak birilerini yaşatıp birilerini sollayan yokluk. Ceplerimizden yüreklerimizden taşacak sizlere bolluk. Kalmayacak size nefes alıp vermede zorluk, uzaklarda değilsiniz biz sizi bulduk.
Aytül Kahraman
