Sayın BAŞBAKAN OBEZİTE konusunda KANDIRILIYOR...!!!

A

a.kara

Misafir
Sayın Başbakanım,

İlgili Bakanlıklarınız dolayısıyla, ‘ Obezite ile Mücadele’ yönünde;
bilerek veya bilmeyerek maalesef ve en kutsal değerlere yeminle(!),
Vallahi de Billahi de, Sizler yanlış bilgilendiriliyor ve yanlış yönlendiriliyorsunuz…
Bu tarzda bir ‘Söylem’i; özenle, bilinçle ve kanıtlamaya hazır olduğumuz kesin bir gerçeklikle, uzun yıllara dayanan bilimsel ve somut verilerle ortaya koyuyoruz.

On Milyonlarca İnsanımızı! Kelimenin tam anlamı ile ‘Yaşamsal’ ilgilendiren
bu konuda ki görüş ve taleplerimizi aktarabilmek ve kesin, gerçek bir çözüm getirebilmek için,

Lütfen bize Kulak Verin!

Biz ‘Recep Tayyip Erdoğan’ duyarlılığını, her karşı dirence rağmen
insanlarına duyduğu derin inancını ve şimdiye dek farklı yaşamsal sorunlara karşı kanıtladığı çözüm kararlılığını, Obezite ve Kilo Psikolojisi yaşayan Milyonlar olarak, Sizden bekliyoruz.

Bu ülkede pek çok konuda tarih yazabileceğiniz gibi; kendine has ve farklı vizyonlar ışığında ‘Dünya’da Obezite Oranının Azaltılabileceği Tek Ülke’ olma konusunda, Bu kez de Evrensel Tarih Yazma Fırsatı’nın Mevcut Koşullar dolayısıyla
Elinizde Olduğunu bildirmek isterim.

Eğer ki; Ülke olarak, öncülüğünüz ve vizyonunuzla hep beraber bu başarıyı yakalamaya kalkışmazsak, maalesef mevcut politik, ekonomik, sağlıksal ve sosyal yansımaları ile;

‘Dünyanın en hızlı Şişmanlayan Ülke Halkı’ ve tüm yıkıcı yaptırımlarıyla da,
Bugün dahi ‘Halkı, Avrupa’nın en Şişman Ülkesi’ olarak, tüm etkilerini gelecekte daha yoğun yaşayacağız.

Bu gidişatın yansımaları, söz sahibi yetkili uzmanların! tasvirini dahi edemediği kadar sarsıcı ve sıkıntılı olacaktır.

Bu denli çok yönlü yıkımların kaynağı Obezite’nin, kendi hükümeti süresince bu boyutlara ulaşmasına göz yumacak bir anlayışta ki bir Başbakan ve ekibi, üzülerek de olsa itiraf etmeliyiz ki, yakın gelecekte politik anlamda tercih edilmeyecektir.

Sayın Başbakanım, Sizinle yaşamaya alıştığımız ‘İlkler’ ile, bugün geleceğe yönelik 2023 yılı hedefimiz olan ‘Ekonomik Büyüklüğe Sahip En Büyük On Ülke’
arasına girebilme öngörüsünü telaffuz edebiliyoruz.

Oysa Obezite Sorunu ve Çözüm Girişimleri kapsamında bugün ki anlayışın devam etmesi halinde; 2023 yılında 100. Yıl kalkınma hedeflerini gerçekleştirmek isterken, bakın nasıl bir tablo ile karşılaşabilmek mümkün olacaktır:





2002 yılında yaklaşık %18 ile aldığınız obezite oranının, bugün ki istatistikler ışığında ifade edildiği değerler; Obez Oranı olarak % 35 düzeyine ulaşmıştır. Yani,

2010 itibariyle, ülkemizde, insanlarımızın % 57,6 sı fazla Kilolu ve/veya Obez’dir.

2023 yılında, bu gidişatın değiştirilememesi sonucunda beklenecek sonuç:

Dünya’da Halkı En Hızlı Şişmanlayan Ülke olarak; Nüfusunun % 65’i Obez!, daha vahimi, ‘Orta Yaştaki hemen herkesin Kilolu olduğu bir Türkiye!
Bunu üzülerek bildirmek isterim.

Evrensel boyutta, sosyal ve politik çözüm üretebilme kapasiteniz standartların ötesinde olması özellikleri ile birlikte ‘Tarih Yazma İmkanı’ söz konusu iken; Obezite ile ilgili, Size asla uyumlu görmediğimiz -Mevcut Uygulanan Devlet Politikaları- sonucunda bireysel ve sosyal yıkımlar yaşanması kaçınılmaz olacaktır.

Dolayısıyla da,

‘Tarih Yazma’ fırsatını, ‘Tarih Olma’ya Yeğlemek gibi bir Zaafiyet ve Gafletine düşülmüş olunacaktır.

Böyle bir durumda, Yeni Nesillerin, hatta kendi Torunlarınız’ın bile bir gün hesap soracağını göz ardı etmemek gereklidir!

Bizi şişmanlatan gerçek; iradesizliğimiz değil, mevcut anlayışı ile uygulanan devlet politikaları ve yerleştirilip, yaygınlaştırılan toplumsal algıdır.

Anlatılmaz yaşanır Kilo Psikolojisi, Obezite’den daha tehlikelidir!

Eğer ki biz bugün, Düşük Kilolu Diyet Yapanları anlayamazsak; Yarın Tümünün-
Neden Obez olacağını, yerleştirilen Algı dolayısıyla Asla Yorumlayamayacağız!

‘Sağlık Bakanlığı’ndan bağımsız olarak, Obezite ve Kilo Psikolojisi’nin Kesin Çözümleri ve Sağlıklı bir Nesil için her anlamda gerçekçi, somut çalışmalarımız vardır.

Bu uygulanmaya hazır, çok yönlü, akılcı çözümlerimiz yanında ‘Eylem Planımız’ mevcuttur.
Bunların yanında, bireysel yaşanan ama toplumu derinden etkileyen bu sorunun
gerçek çözümüne ulaşabilmek için tek ihtiyacımız;

Sigara Kullanımının Yasaklanması boyutunda ‘intiharın özgürlüğü olmaz’ tarzındaki
’’Recep Tayyip Erdoğan’’ inancı, iradesi ve kararlılığının bu konuda tekrarlanmasıdır.




Bu yaklaşımdan daha da keskin yaklaşımın gerekliliğini, şu gerçeklere dayandırıyoruz;
Sigara içmenin uzun vadede ancak pasif intihara sürükleyen boyutu yanında;
Kilo Psikolojisi ve Obezite’yi derin yaşayan insanlarda Aktif İntihar Hissi ve eylemi
had safhada Yoğun yaşanmaktadır.

Anlatılmaz, Yaşanır Kilo Psikolojisi! Sizin öncülüğünüzde, Partinizin temel Toplumsal ve Ekonomik Değerlerin dağılmasında nasıl ilişkilendirilebileceğini Ek’te vatandaşlarımızın kendi yorumlarıyla, abartısız, ruhsal derinlikleriyle algılayacaksınız.

Tüm bu haykırışların sonuçları; görebilsek de, göremesek de; Kilolu ve Obezlerimizin
önce bireysel özgüven yetersizliği ve toplumdan soyutlanma, toplumda anlaşılamama ile sonuçlanmaktadır. Bunu müteakip eğitim, iş, sosyal ve ekonomik dünyalarında küçülme, değersiz hissetme ve bunları yaşayanların Gelecek Nesilin Ebeveynleri olarak, tüm olumsuz hislerin toplamı; Ekonomik ve Sosyal anlamda,
Önce Küçülme’leri, ardından Çöküş’ün zeminini hazırlayacağının habercisidir!.
Bugün tıpkı Amerika’da yaşandığı gibi…

Milyonlarca İnsan’ın Duygudaşlığı’nı yaşamak,
İçimize Akıttığımız Gözyaşlarına Son’ vermek, Şu an Sizin iradenizdedir.

Sayın Başbakanım,
Neden Sağlık Bakanlığına direk yönelmeyi uygun bulmuyorum? Çünkü;
zihinsel, psikolojik ve sosyal etkilerle ortaya çıkan, bireysel iradeden bağımsız, kontrol edilemez yapay açlık Hissi’nin durdurulamaz baskısı sonucu, Şişen Bedenleri; benimsenmiş mevcut anlayışla ve geleneksel, sürekli tekrarlanan fakat çözüme hiçbir şekilde ulaşamayan, özellikle de bütüne hitap etmeyen uygulamalarla, kimseyi, asla zayıflatamayız.

Tüketim ekonomisinin gereksinimi olarak kopyalanan politikalara uygun kanunlar ve sektör devlerini destekleyen uygulamaların yarattığı
psikolojik ve kimyasal etki ile Halk bilinçli bir şekilde ŞİŞMANLATILIYOR!
Bu tür uygulamalar ile insanlar asla kalıcı ve sağlıklı zayıflatılamazlar. Bu imkansızdır..

29 Profesörün imzası olan Sağlık Bakanlığı’nın hazırladığı mevcut, kopyalanmış
Obezite Eylem Planı gerçeklerden ve çözümden uzaktır.

Bu şekilde göz boyamaktan öteye hiçbir sonuç da alınamaz.
Modern Tıp ise obezite ve şişmanlık ile ilgili olarak; İnsanı,
milyarlarca hücreden oluşmuş et- kemik, biyolojik yığın şeklinde göremez,
makine gibi ruhsuz algılayamaz.
Farelerdeki gibi uygulamalardan aynı sonuçlar elde etmeyi umamaz!

İnsana hiçbir kutsiyet atfetmeyip, özgür iradesi ve duygusal tepkileri görmezden gelinemez!




Modern Tıbbın, somut verilerinin dışında, %90 Göz Zevki- Damak Tadı, Örf, Adet ve Alışkanlıklar, Stres, Kalorili Düşünceler, Ruhsal, Duygusal ve Manevi Açlık gibi etkenler göz ardı edilemez.

Gelişim ve Değişim için, Kalıcı Çözümler için bize Omuz verirseniz; Bu Millet Size, kökeni hangi siyasi eğilime gönül verse de ancak Minnet Duyacaktır.

Obezite konusunda bugün en çok muzdarip olanlar AK Parti gönüllüleridir.
Yani kendi öz irademizi inşa eden değerlerdir.

Ben, Kalıcı, farklı Fikir ve Görüşlerimi ifade edebilmek,
Toplam Birikimlerimi Hükümetimizin hizmetine sunmak,
Obezite’ye Çözüm Odaklı, Evrensel Örnek ve Model teşkil edecek
Çalışmalarımı anlatabilmek üzere bireysel randevu talep ediyorum.

Sayın Başbakanım, Size özel Sunumumuzu, ilk elden iletebilmek için,
Talebimize Cevabınızı Sabırsızlıkla bekleyeceğiz.

Obezite
BÜYÜYEN BEDENLERDE KÜÇÜLEN DÜNYALAR YARATARAK,
KÜÇÜLEN DÜNYAMIZDA VARLIK SAVAŞI VERMEKTİR...
Olmak ya da olmamak…


OMDER ( Obezite İle Mücadele Derneği)
Kurucu Başkanı
Halil KARGULU
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst