Müddessir Suresi Meali

Aslı Oktay

Daimi Üye
Katılım
30 Haziran 2011
Mesajlar
12.839
Tepki
19.334
Puan
113
Yaş
34
Konum
İstanbul
MÜDDESSİR SURESİ
Rahman Rahim olan Allah’ın adıyla

1- Ey bürünüp örtünen,

2- Kalk (ve) bundan böyle uyar.

3- Rabbini tekbir et (yücelt)

4- Elbiseni temizle.

5- Pislikten kaçınıp-uzaklaş.

6- Daha çok istekte bulunmak için iyilik yapma.

7- Rabbin için sabret.

8- Çünkü o boruya (sur’a) üfürüldüğü zaman,

9- İşte o gün, zorlu bir gündür;

10- Kafirler içinse hiç kolay değildir.

11- Kendisini tek olarak (ve yapayalnız) yarattığım (şu adam)ı Bana bırak;

12- Ki Ben ona, ‘alabildiğine geniş kapsamlı bir mal’ (servet) verdim.

13- Göz önünde-hazır çocuklar (verdim).

14- Ve sayısız imkan ve fırsatları önüne serdim.

15- Sonra, daha arttırmam için tamah eder (doyumsuz istekte bulunur).

16- Hayır; çünkü o, Bizim ayetlerimize karşı ‘kesin bir inatçıdır.”

17- Onu alabildiğine sarp bir yokuşa süreceğim.

18- Çünkü o, düşündü ve bir ölçü tespit etti.

19- Kahrolası, nasıl bir ölçü koydu?

20- Yine kahrolası, nasıl bir ölçü koydu?

21- Sonra bir baktı.

22- Sonra kaşlarını çattı ve yüzünü ekşitti.

23- Sonra da sırt çevirdi ve büyüklük tasladı (istikbar).

24- Böylece: “Bu, yalnızca ‘aktarılarak öğrenilen’ bir büyüdür” dedi.

25- “Bu, bir beşer sözünden başkası değildir.”

26- Onu Ben, cehenneme sürükleyip-atacağım.

27- Cehennem (sakar) nedir, sen bilir misin?

28- Ne alıkoyar, ne bırakır.

29- Beşere delicesine susamıştır.

30- Onun üzerinde ondokuz vardır.

31- Biz o ateşin koruyucularını meleklerden başkasını kılmadık. Ve onların sayısını inkar edenler için yalnızca bir fitne (konusu) yaptık ki, kendilerine kitap verilenler, kesin bir bilgiyle inansın, iman edenlerin de imanları artsın; kendilerine kitap verilenler ve iman edenler (böylece) kuşkuya kapılmasın. Kalplerinde bir hastalık olanlar ile kafirler de şöyle desin: “Allah, bu örnekle neyi anlatmak istedi?” İşte Allah, dilediğini böyle şaşırtıp-saptırır, dilediğini böyle hidayete erdirir. Rabbinin ordularını Kendisi’nden başka (hiç kimse) bilmez. Bu ise, beşer (insan) için yalnızca bir öğüttür.

32- Hayır; Ay’a andolsun,

33- Dönüp gittiği zaman geceye,

34- Ağardığı zaman sabaha,

35- Gerçekten o, büyük (musibet)lerden biridir.

36- Beşer (insan) için bir uyarıdır.

37- Sizlerden öne geçmek veya geride kalmak isteyenler için.

38- Her nefis, kazandıklarına karşılık bir rehinedir.

39- Ancak Ashab-ı Yemin (sağ ehli) hariç.

40- Onlar cennetlerdedirler; birbirlerine sorarlar.

41- Suçlu-günahkarları;

42- “Sizi şu cehenneme sürükleyip-iten nedir?”

43- Onlar: “Biz namaz kılanlardan değildik” dediler.

44- “Yoksula yedirmezdik.”

45- “(Batıla ve tutkulara) Dalıp gidenlerle biz de dalar giderdik.”

46- “Din (hesap ve ceza) gününü yalan sayıyorduk.”

47- “Sonunda yakîn (kesin bir gerçek olan ölüm) gelip bize çattı.”

48- Artık, şefaat edenlerin şefaati onlara bir yarar sağlamaz.

49- Buna rağmen, bunlara ne oluyor ki öğütten yüz çevirip duruyorlar?

50- Sanki onlar, ürkmüş yaban eşekleri gibidirler;

51- Arslandan korkup-kaçmışlar.

52- Hayır; her biri, kendisine açılmış sahifelerin verilmesini ister.

53- Hayır; onlar şüphesiz ahiretten korkmuyorlar.

54- Gerçek (şu ki), o (Kur’an,) elbette bir öğüttür.

55- Artık kim dilerse, öğüt alıp-düşünür.

56- Allah dilemedikçe onlar öğüt almazlar; takvanın sahibi (onu kabul etmeye ehil olan) O’dur, mağfiretin sahibi (bağışlamaya ehil olan da) O’dur.
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst