Kültür Koleji Hakkında.

bitter_im

Admin
Admin
Genel Yönetici
Katılım
3 Aralık 2009
Mesajlar
64.633
Tepki
53.643
Puan
113
Yaş
32
Konum
kocaeli
İstanbul Kültür Eğitim Kurumları Ataköy ve Büyükçekmece kampüslerinde eğitim vermektedir. Ayrıca Florya ve Bahçeşehir’de anaokulları vardır. Ataköy kampüsünde bir anaokulu, bir ilköğretim okulu, Kültür Lisesi ve Kültür Fen Lisesi bulunmaktadır.

Büyükçekmece Alkent kampüsünde ise bir anaokulu, bir ilköğretim okulu, Kültür2000 Lisesi ve Kültür2000 Fen Lisesi faaliyet göstermektedir. Büyükçekmece Alkent okullarının ortak adı Kültür2000 olup IBO (The International Baccalaureate Organisation) tarafından onaylanan ilköğretimde MYP (Middle Years Programme), lise de DP (Diploma Programme) programları uygulanmaktadır.

Yarım Yüzyıllık Eğitim Kurumu


52 Yıllık Bir Eğitim Efsanesi; Kültür Eğitim Kurumları

1960 yılında kurulan Türkiye’nin köklü eğitim kurumlarından olan Kültür Koleji bu sene 52. yaşını kutluyor. “Çocukların hizmetinde okul-hizmet veren lider” anlayışından yola çıkılarak kurulan Kültür Koleji; bugün 4 anaokulu, 2 ilköğretim okulu, 4 lise ile eğitim hizmetini sürdürüyor.

ÇOCUKLARIN HİZMETİNDE YARIM YÜZYIL

Kültür Koleji bu yıl 52. yılını kutluyor.
Kültür Koleji’nin kuruluş hikayesini bize anlatır mısınız?

Kültür Koleji bundan 52 yıl önce 1960 yılında Bahçelievler’de hizmete giriyor. 1960’larda o bölge Topkapı’dan sonra bomboş … Sn. Fahamettin Akıngüç tarafından geleceği gören bir öngörü ile burası faaliyete geçmiştir. 52 yıldır eğitim faaliyetini sürdüren Kültür Koleji, ondan sonra bölgede Ataköy, Bakırköy, Büyükçekmece’ye yayılıyor. Son olarak kurulan İstanbul Kültür Üniversitemiz ile eğitim faaliyetlerimiz taçlanıyor. Bu 52 yıllık süreçte anaokulundan üniversiteye kadar olan zincir tamamlanıyor. Bu zincirin içinde 4 anaokulu, 2 tane ilköğretim okulu, 4 lise bulunuyor. Özellikle Kültür2000 İlköğretim Okulu, Lisesi ve Fen Lisesi ile Kültür İlköğretim Okulu, Kültür Lisesi ve Fen Lisemiz eğitim hedefleri ile farklı öğrenci yapı ve niteliklerine özel eğitim veriyor. Örneğin, liselerimizden biri Anadolu lisesi biri Fen Lisesi biri de çok dilli bir okul olma özelliğini taşıyor.

87 YILLIK CUMHURİYETİMİZ’İN 52 YILINDA BİZ VARIZ

Kültür Koleji olarak, 87 yıllık cumhuriyetimizin 52 yılında var olmakla övünüyoruz. Sn. Fahamettin Akıngüç tarafından kurulan Kültür Koleji, cumhuriyet ideallerini eğitim ortamına taşıyan bir okul. Bizler Kültür Koleji olarak bu vizyonumuzu devam ettirmekten gurur duyuyoruz. Bu süreçte Türk eğitim sisteminde birçok şey değişti. Servis hizmetini, rehberlik hizmetini, yabancı dil laboratuarlarını ilk olarak eğitim sektörüne katan okul olma özelliğini de yine Kültür Koleji taşıyor. Bütün bu gelişmelerin altındaki felsefeyi ifade eden ve Fahamettin Bey’in okulu açtığı zaman Topkapı’dan Bahçelievler’e kadar tüm elektrik direklerine yazdırdığı çok özel ve önemli bir cümle var:“Kültür Koleji Çocuklarınızın Hizmetinde.” 2000’li yıllarda “hizmet eden lider” kavramı bu kadar önemli ve gündemdeyken Fahamettin Bey’in bu kavramı o yıllarda dile getirmesini çok anlamlı buluyorum. Yüce Atatürk’ün “Bu Millete Hizmet Eden, Onun Efendisi Olur” cümlesiyle de, bu söz arasında bir cumhuriyetçinin yaklaşımı var. Kültür Koleji’ni farklı yapan ve çok önemli kılan önemli özelliğinin burada olduğunu ve buradan ortaya çıktığını düşünüyorum.

Kültür Koleji’nin, diğer özel okullardan farkı nedir?

Hem o dönemde hem de son yıllarda özel okulculuk, ciddi sarsıntılar geçiriyor. Bu sadece ekonomik anlamda değil, kurumların kültürüyle alakalı sorunlar da var. Bunu anlamak için önce şu soruyu sormalıyız: Özel okulculuk, neden Türkiye’de gelişmiyor? Kanımca ve öncelikle kurumsal yapıların güvenilir olması çok önemli. Ben özel okulculuğun “Denize nazır, diploma hazır” okullar olarak görülmemesi gerektiği görüşündeyim. Bu düşünce Kültür’ün kuruluş yıllarından beri titizlik gösterdiği bir konu. Bir başka önemli nokta, Özel Okullarda önceliğin hizmette kalite ve eğitimde yüksek başarı olması gerekir. İyi eğitim kaliteli hizmet verilirse kâr beraberinde gelir; bu nedenle özel okulculuğu ticari yüksek kâr sağlama alanı olarak görmemeli. Bir başka önemli nokta da, özel okulların bir türlü öz evlat muamelesi görmemesi. Özel okullar olarak, devlet bu okullara kol kanat gersin fanus içine alsın demiyorum, ama bu okulları gelişmenin, yeniliğin odağı yapsın; yenileşme çabalarına engel olmasın destek versin. Kriz dönemlerinde veya dışında çocuğunu bir özel okulda okutmak isteyen ana-babaya kolaylıklar getirsin dara düşen kriz mağduru özel okul velisini desteklesin istiyorum. Hatta mümkünse beyaz eşya, mobilya ve otomotiv sektörü için yapılan teşvik velilere sürekli sağlansın.

BİZİM VELİMİZİN KURUM SADAKATİ YÜKSEKTİR

Dünyada yaşanan bir kriz vardı, bu krizden tabii biz de etkilendik. Fakat biz güvenilir ve köklü bir kurumuz. Bize inanan ve güvenen bir veli kitlemiz var. Velilerimiz bu kurumla 52 yıldır tanışıyor. Dedeler, anneler, babalar okumuş burada; onlar Kültür’ü tanıyor, biliyor. Mezunlar Derneği çatısı altında toplanmışlar ve ciddi bir dayanışma var aralarında. Bu aynı zamanda kurumun özdenetimini de sağlıyor. Bu özgün kitle bu nedenlerle gerekli özveride bulunuyor ve KÜLTÜR’den vazgeçmiyor. Bir de şunu vurgulamak istiyorum: “Eğer işleriniz yolunda gidiyorsa eğitim giderlerinizi iki katına çıkarın. Eğer kötü gidiyorsa dört katına çıkarın” diye bir söz var. Bu sözü ben çok doğru buluyorum. Eğitim böyle bir yatırım, devletin eğitime yatırım yapan insanları pişman etmemesi lazım. KÜLTÜR Kolejleri de eğitime yatırımdan ve kaliteyi artırma çabalarından ödün vermiyor. Bu tür özel okulların değerinin bilinmesi ve mutlaka teşvik edilmesi gereken bir değer olduğunu düşünüyorum. Öte yandan özel okulların da dönüp sık sık kendilerine bakmaları ve iyileştirmeye açık alanlarını güçlendirmeleri gerekir. Özel okullar bir rüzgar gülü değil, pusula olmalıdır. İlkeli, durduğu yeri bilen, bilinçli ve örnek bir eğitim anlayış ve yaklaşımları olmalıdır. Örneğin; sadece sınavlarda kazanılan başarı ile öğrenci çeken özel okulların sağlıklı eğitim verdiğini söylemek zordur. Özel okulların; çocuğun, sosyal, kültürel, bedensel ve ruhsal gelişimi için neler yaptığını göstermesi gerekir; çünkü insan bir bütündür ve sadece zihinsel başarı ile yetinilemez.

Özel okulların sınav başarıları, Kültür Koleji’ni etkiledi mi?

Bir bölüm insanın şu ya da bu nedenlerle özel okullara olumsuz bir bakış içinde olduğunu söyleyebiliriz. Fakat sınav başarıları ile bu bakış kısmen değişiyor. Burada velinin de gözden kaçırmaması gereken önemli bir konu var: Akademik başarı sadece bir sınavı kazandırma ile sınırlı değildir. Türkiye bir sınavlar cehennemi. Bazı veliler bunu abartıyor, birileri de bunu paraya dönüştürmekte mahirleşiyor. Daha anaokuluna kayıt yaptırmaya gelen bir aile, ilköğretim sonrasında öğrencilerin nereleri kazandığını, kaç puanla kazandığını sorar hale gelmiş durumda. Oysa ki, ortada çok daha önemli olan durumlar var. Bu nedenle Özel eğitim kurumlarının bir sınav kazanmayı ticari kâra dönüştürmeye çalışmasını anlamam mümkün değil. Bu zaten bizim işimiz. Bu iş, gerek okul, gerek dershane boyutunda tam olarak yapılmalı. Kurumlar bunu sınav kazanan çocuklar üzerinden istismar konusu yapmamalı. Çünkü öteki boyut, unutuluyor: Akademik başarı, sadece bir sınavı kazanmak değildir ve eğitim kazanımlarla davranış geliştirmeye dönük çok daha derin, geniş ve çok boyutlu bir faaliyettir.

REKLAMA DÖNÜK BAŞARI BİZE GÖRE DEĞİL

Bizim, Türkiye’de ilde, ilçede dereceye giren öğrencilerimiz var. Ayrıca, projeleri ile yurtdışından burs kazanan öğrencilerimiz yetişiyor okullarımızdan. Yani bizim sadece sınavda değil her alanda başarılı olan öğrencilerimiz var. Biz sadece sınava odaklı bir eğitim vermiyoruz. Ucuz, reklama dönük başarılar bizim okulumuzun anlayışına uymuyor. Üniversite sınavını kazanıp, uyum sağlayamayan o kadar fazla öğrenci var ki Türkiye’de. Çünkü çocuk sadece sınav odaklı, test odaklı çalışmalar yapmış. Öğrenciyi, üniversite sınavına hazırlamakla, yükseköğretime hazırlamak arasında farklar vardır. Biz öğrencilerimizi yükseköğretime hazırlıyoruz. Okulların çoğu kolayı, yani ezbere ve teste dayalı eğitim vermeyi seçmektedir. Oysa yaşamı testlerle sürdüremezsiniz ve çocuk sadece bir sınava değil, aynı zamanda hayata ve mesleğe de hazırlanmalıdır.

Kültür Koleji 52 yıl sonra hedeflediği yerde mi?

Şüphesiz daha hedeflenilen yerde değiliz. Bu zaten başlamış ve bitmiş bir eylem de olamaz. Hedeflerimiz içerisinde AB içerisindeki ülkeler arasında, en az onların düzeyinde başarılı olmak var. Biz, AB standartlarına göre ödüllendirilen bir kurumuz. Bunu Toplam Kalite Yönetimi anlayışı için KalDer’den alınan belge ile, IBO (Uluslararası Bakalorya Organizasyonu) kanalıyla akredite edilerek, dil sınavlarında ve bilimsel proje çalışmalarında elde edilen başarılarla vb. kanıtlıyoruz. Bu demek oluyor ki, bizim okullarımız uluslararası standartlardadır. Peki bu yeterli mi? Hayır, yeterli değil. Çünkü, oradaki çocuk 2 tane dili anadili gibi biliyor, çünkü oradaki çocuk sadece sınav odaklı bir eğitim almıyor. Önce bizim bunları kendi toplumsal tabularımızı yıkarak aşmamız lazım. Sosyal projelere, organizasyonlara daha fazla öncelik vermemiz lazım. Daha çok uygulamalı, bireyselleştirilmiş ve ilgi, yetenek boyutunda eğitim ile istediğimiz hedeflere ulaşabiliriz. Bu bir yolculuktur ve sürüyor.

52 YILDIR AYNI YOLDAYIZ

Kültür Koleji’nin 52. yıla özel çalışmaları oluyor mu, olacak mı?

52. yılla ilgili okulumuzun, okulların açıldığı günden itibaren yapmış olduğu çalışmalar var. Yarışmalar, sergiler, özel gün ve kutlamalar yapıyoruz. Türkiye ölçeğinde yapmayı öngördüğümüz projeler var. Sonraki süreçte 3-4 önemli etkinlik düzenleyeceğiz. Bu çalışmalar bizim kendi misyonumuza da çok fazla uyan çalışmalar. Üniversitemiz ile ortak çalışmalarımız olacak. Bu sene daha çok proje planlıyoruz ve kendimizle yarışıyoruz. Biz yola çıkarken başaracağız diye çıkıyoruz. Başarmak ve 52 yıl sonraya kurumu hazırlamak için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Biz 52 senedir, bu yolu izliyoruz bundan sonra da bu şekilde ilerleyeceğiz.

Kültür Eğitim Kurumları’nda kaç öğrenci var ?

Ataköy Yerleşkemizde (Florya ile birlikte) anaokulu, ilköğretim ve lise dahil olmak üzere 1400 öğrencimiz var. 500 kadar da Büyükçekmece Alkent Yerleşkemizde ve Bahçeşehir’de öğrencimiz bulunuyor. Yaklaşık 2 bin öğrenciye hitap ediyoruz. Üniversitemizde bu rakam 8 bine yaklaşıyor. Yani toplamda 10 bin öğrenciyi yetiştirmekte olduğumuzu söyleyebiliriz.

Bundan sonraki hedefler ve planlar nelerdir?

Hedeflerimiz ve planlarımız arasında; okul öncesi eğitimin çok fazla konuşulduğu bugünlerde, okul öncesi eğitim veren ve bunu gerçekten önemseyen bir kurum olarak, bu konunun üzerinde özel bir önemle duracağız. Anaokulları zincirini daha da güçlendirerek yolumuza devam edeceğiz. Biz bu sene daha bütünleşik ve eşgüdüm sağlayan, sinerjik bir yapıya geçtik. Kültür Lisesi, Kültür Fen Lisesi ve Kültür İlköğretim Okulu’nun Ataköy yerleşkesinde bir araya gelmesi, burada eğitim yönetimi anlayışlarımız açısından da birtakım yenilikleri bir araya getirdi. Örneğin, koordinatör bölüm başkanlıkları kurmak gibi. Başkanlıklar aksaklıkların yerinde ve zamanında tespiti ve giderilmesinden sorumlu. Fen, matematik ve bilgisayar alanındaki proje çalışmalarımız yoğun biçimde sürüyor, daha da artacak. Üniversitemizden sağladığımız destekle bu çalışmaları arttırma gibi bir hedefimiz var. ÖSS sisteminin değişmesiyle ilgili uyum çalışmalarımız sürüyor. Sınava hazırlık amaçlı seviye belirleme sınavlarını yeni sisteme uyarlama, ek etüt ve derslerle güçlendirmeye daha çok önem veriyoruz. Kendi bünyemizde akademik performanslarımızı ölçmek amaçlı ortak bir sınav çalışması yapıyoruz. Bu sınavın geri bildirimiyle yeni sorular hazırlayarak sınavlara yüksek başarı amaçlı hazırlık yapacağız. Uluslararası ilişkilerimizi arttırmayı hedefliyoruz. Daha çok ülke görmek ve ülkemizi temsil edecek girişimlerde bulunmak için çalışıyoruz. Spor, sanat ve toplumsal hizmet etkinliklerimiz hızla ve artarak devam ediyor. Bir de şunu vurgulamalıyım: Kurumumuzda ciddi bir şekilde uygulanan stratejik planlama söz konusu. Bu plan da, Kültür Eğitim Kurumları’nı farklı kılan bir özellik olarak geliştiriliyor, onun ışığında performans göstergeleri oluşturuluyor, veli ve çalışan memnuniyeti tam bir toplam kalite anlayışı içinde artarak sürdürülüyor.
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst