İş hayatında başarının sırrı nelerden geçiyor? Patronla iyi iletişim nasıl kurulur? Toplantılarda nasıl davranmalı? Topluluk içinde nasıl konuşmalı? İşe giderken ne giymeli? İşleri nasıl düzene sokmalı? Gergin durumlarda ne yapmalı? Fikirleri paylaşırken nelere dikkat etmeli?
Patronla iyi iletişime sahip olun
Direktör, müdür veya patronunuzla aynı dilde konuşmayı, beklentilerine en iyi şekilde cevap vermeyi ve onunla iyi bir iletişime sahip olmayı kim istemez ki? Bunun için başarmanız gereken en önemli şey onun nasıl bir yönetim ve çalışma tarzına sahip olduğunu anlamaktır. Örneğin, eğer patronunuz ekip çalışmasına önem veriyor ve rahat bir disipline sahipse; siz tüm ekibi motive edin, bir araya getirin, hatta öğlenleri hep beraber yemeğe çıkın. Eğer daha disiplinli ve kontrolcü ise; beklentilerini önceden tahmin etmeye çalışın, raporlarla iş ilerleyişini adım adım paylaşın ve her zaman planlı çalışın. Son olarak bir diğer önemli önerimiz de ilişkinizde mesafeyi korumanız! Onunla çok iyi iş arkadaşı olabilirsiniz, çok iyi anlaşabilirsiniz. Ama onunla her şeyinizi paylaşmanız hem onunla olan iş ilişkinizi zedeler, hem de ekibin kalanını karşınıza almanıza neden olabilir.
Toplantıda aktif olun
Görülür olmak, niteliklerinizi ve işinizi her zaman ön planda tutmak topluluk içinde konuşmanın birinci kuralıdır. Kesinlikle pasif dinleyici modundan çıkmanız gerekir. Aktif olmanız aynı zamanda sizin topluluk önünde konuşma kabiliyetine sahip olduğunuzun da bir göstergesidir. Peki bunu nasıl başaracaksınız? Hemen kilit önerilerimizi verelim! Öncelikle kesinlikle iyi bildiğiniz bir konuysa sözü alın. İkinci olarak; konuştuğunuz konu sizin kişisel bir görüşünüzden ziyade, insanları bilgilendirecek, onlara yeni bir bilgi öğretecek bir şey olmalı. Bu şekilde donanımlı olmanız için de yapmanız gereken en önemli şey toplantıya sıkı çalışmak. Konsantre olmak, konuşurken fazla tekrarlardan kaçınmak, uzatmamak, biri konuşurken lafını bölmemek veya onunla birlikte konuşmamek, ne fazla yüksek sesli ne fazla sessiz konuşmak dikkat etmemiz gereken diğer konular…
Dış görünüşe özen gösterin
Giydiğiniz kıyafetler, aksesuarlarınız, saçınız, makyajınız; kısacası dış görünüşünüze verdiğiniz önemin iş hayatınızı ciddi oranda etkileyebileceğini biliyor muydunuz? Hem sizin kendinize olan güveniniz, hem de iş çevrenizle olan ilişkileriniz açısından görünümünüz çok önemlidir. Çalıştığınız iş yeri çok resmi de olsa, çok rahat da olsa kendi stilinizi yaratmanız ve aksesuarlarla detay kazandırılmış bir tarza sahip olmanız mümkün. Ama en önemlisi giydiğiniz kıyafetin içinde kendinizi iyi hissetmeniz. Çünkü rahatsız olduğunuz bir kıyafetin etkisi sizi tahmin edemeyeceğiniz boyutta olumsuz etkileyecektir.
Planlı, organize ve düzenli çalışın
Planlı ve organize çalışmak, hem bir profesyonellik, hem de bir kolaylıktır. Planlı çalışmanın iş hayatındaki faydasının pahası biçilemez. Bu şekilde hem zamandan kazanbilir, önceliklerinizi belirleyebilir, hatayı ve unutmaları minimuma indirir, müdürünüz size bir şey sorduğunda onu hemen bilgilendirebilirsiniz. Dokümanlarınızı kategorilere ayırarak düzenli bir şekilde saklamanız, mail kutunuzu darmadağınık kullanmak yerine çeşitli dosyalara dağıtarak organize etmeniz; bunların hepsi sizin zamandan kazanmanızı, zihninizin bulanmamanızı ve işlerin gözünüzü korkutmamasını sağlayacaktır. Bu durum da işinize gerçek bir verim olarak geri dönecektir. Bu arada masanızın düzeni ve zevkli bir şekilde dekore edilmesi de size verim sağlayacaktır.
Her zaman soğukkanlı olun
Stres, baskı, gerginlik; iş hayatının olmazsa olmaz negatif duyguları… İş hayatının en temel kurallarından biri de bu negatif duygularla başa çıkmak ve soğukkanlılığınızı her zaman korumak! Bunun için öncelikle yapmanız gereken, olay sıcakken ani tepki göstermemek. Baktınız ki gerginlik artıyor, oradan uzaklaşın veya kendinizi oradan soyutlayın. Yaklaşık 5 dakikalık bir süreyi sakinleşmek üzere sessiz bir yerde yalnız geçirin. Sakinleştikten sonra ortama geri dönün ve fikirlerinizi söyleyin. Hatta bunu sadece iş hayatınızda değil; hayatınızın her alanında uygulayın! Unutmayın; olay tazeyken düşünmeden ani tepkiler vermek de, içinize atıp tepkinizi göstermeyip sessiz kalmak da tehlikelidir.
Fikirlerinizi paylaşın
Yaratıcı fikirlerinizi, orijinal projelerinizi kimseye söylemeyip kendinize sakladığınız sürece iş hayatında ilerlemeniz mümkün değil. Bu nedenle her zaman paylaşımcı olun. Eğer iş ortamınızda tehlikeli olduğunu düşündüğünüz, fikirlerinizi çalacağından şüphelendiğiniz birileri varsa da paylaşımınızı müdürünüzün yanında, kalabalık toplantı esnalarında yapın. Aynı zamanda ekip çalışmasına yatkın olun; sadece kendi işlerinize değil, ekipteki herkesin işlerine fikirlerle katılın. Yardımcı olmaktan hiçbir zaman çekinmeyin, deneyimlerinizi paylaşmaktan hiçbir zaman rahatsız olmayın. Burada en fazla dikkat etmeniz gereken konu üslubunuz ve tavrınızdır. Bizim size önerimiz fazla bilmiş tavırlardan ve fazla öne çıkma çabalarından uzak durmanız…
Mola verin
Gün içinde her şeyden sıyrıldığınız, kafanızı tamamen boşalttığınız ve kendinizi bıraktığınız bir mola, emin olun her şeyden önemli! Bunun için uzmanlar nefes egzersizlerini öneriyor. Nasıl mı? İster oturur pozisyonda ister ayakta, bir elinizi sırtınıza götürün. Göğsünüzü bir balon gibi düşünün ve onu şişirerek bu pozisyonda nefes alın. Sanki sırtınızdaki elinizin içine bu nefes doluyormuş gibi. Bir gün içerisinde 2 veya 3 defa, 3’er dakikalık bu derin nefes egzersizini uygulamak size tahmin edebileceğinizden çok daha fazla faydalı olacak! Aynı zamanda ofiste yapabileceğiniz baş, boyun ve sırt esneme hareketlerinin de hem sizi formda tutmaya, hem de sağlıklı bir mola vermenize yarayacağını hatırlatalım… Hatta imkanınız varsa dışarı çıkıp iş arkadaşlarınızla açık havada yapacağınız yarım saatlik yürüyüşler hem fiziksel hem sosyal anlamda sağlıklı olacaktır.
Alıntıdır!
Patronla iyi iletişime sahip olun
Direktör, müdür veya patronunuzla aynı dilde konuşmayı, beklentilerine en iyi şekilde cevap vermeyi ve onunla iyi bir iletişime sahip olmayı kim istemez ki? Bunun için başarmanız gereken en önemli şey onun nasıl bir yönetim ve çalışma tarzına sahip olduğunu anlamaktır. Örneğin, eğer patronunuz ekip çalışmasına önem veriyor ve rahat bir disipline sahipse; siz tüm ekibi motive edin, bir araya getirin, hatta öğlenleri hep beraber yemeğe çıkın. Eğer daha disiplinli ve kontrolcü ise; beklentilerini önceden tahmin etmeye çalışın, raporlarla iş ilerleyişini adım adım paylaşın ve her zaman planlı çalışın. Son olarak bir diğer önemli önerimiz de ilişkinizde mesafeyi korumanız! Onunla çok iyi iş arkadaşı olabilirsiniz, çok iyi anlaşabilirsiniz. Ama onunla her şeyinizi paylaşmanız hem onunla olan iş ilişkinizi zedeler, hem de ekibin kalanını karşınıza almanıza neden olabilir.
Toplantıda aktif olun
Görülür olmak, niteliklerinizi ve işinizi her zaman ön planda tutmak topluluk içinde konuşmanın birinci kuralıdır. Kesinlikle pasif dinleyici modundan çıkmanız gerekir. Aktif olmanız aynı zamanda sizin topluluk önünde konuşma kabiliyetine sahip olduğunuzun da bir göstergesidir. Peki bunu nasıl başaracaksınız? Hemen kilit önerilerimizi verelim! Öncelikle kesinlikle iyi bildiğiniz bir konuysa sözü alın. İkinci olarak; konuştuğunuz konu sizin kişisel bir görüşünüzden ziyade, insanları bilgilendirecek, onlara yeni bir bilgi öğretecek bir şey olmalı. Bu şekilde donanımlı olmanız için de yapmanız gereken en önemli şey toplantıya sıkı çalışmak. Konsantre olmak, konuşurken fazla tekrarlardan kaçınmak, uzatmamak, biri konuşurken lafını bölmemek veya onunla birlikte konuşmamek, ne fazla yüksek sesli ne fazla sessiz konuşmak dikkat etmemiz gereken diğer konular…
Dış görünüşe özen gösterin
Giydiğiniz kıyafetler, aksesuarlarınız, saçınız, makyajınız; kısacası dış görünüşünüze verdiğiniz önemin iş hayatınızı ciddi oranda etkileyebileceğini biliyor muydunuz? Hem sizin kendinize olan güveniniz, hem de iş çevrenizle olan ilişkileriniz açısından görünümünüz çok önemlidir. Çalıştığınız iş yeri çok resmi de olsa, çok rahat da olsa kendi stilinizi yaratmanız ve aksesuarlarla detay kazandırılmış bir tarza sahip olmanız mümkün. Ama en önemlisi giydiğiniz kıyafetin içinde kendinizi iyi hissetmeniz. Çünkü rahatsız olduğunuz bir kıyafetin etkisi sizi tahmin edemeyeceğiniz boyutta olumsuz etkileyecektir.
Planlı, organize ve düzenli çalışın
Planlı ve organize çalışmak, hem bir profesyonellik, hem de bir kolaylıktır. Planlı çalışmanın iş hayatındaki faydasının pahası biçilemez. Bu şekilde hem zamandan kazanbilir, önceliklerinizi belirleyebilir, hatayı ve unutmaları minimuma indirir, müdürünüz size bir şey sorduğunda onu hemen bilgilendirebilirsiniz. Dokümanlarınızı kategorilere ayırarak düzenli bir şekilde saklamanız, mail kutunuzu darmadağınık kullanmak yerine çeşitli dosyalara dağıtarak organize etmeniz; bunların hepsi sizin zamandan kazanmanızı, zihninizin bulanmamanızı ve işlerin gözünüzü korkutmamasını sağlayacaktır. Bu durum da işinize gerçek bir verim olarak geri dönecektir. Bu arada masanızın düzeni ve zevkli bir şekilde dekore edilmesi de size verim sağlayacaktır.
Her zaman soğukkanlı olun
Stres, baskı, gerginlik; iş hayatının olmazsa olmaz negatif duyguları… İş hayatının en temel kurallarından biri de bu negatif duygularla başa çıkmak ve soğukkanlılığınızı her zaman korumak! Bunun için öncelikle yapmanız gereken, olay sıcakken ani tepki göstermemek. Baktınız ki gerginlik artıyor, oradan uzaklaşın veya kendinizi oradan soyutlayın. Yaklaşık 5 dakikalık bir süreyi sakinleşmek üzere sessiz bir yerde yalnız geçirin. Sakinleştikten sonra ortama geri dönün ve fikirlerinizi söyleyin. Hatta bunu sadece iş hayatınızda değil; hayatınızın her alanında uygulayın! Unutmayın; olay tazeyken düşünmeden ani tepkiler vermek de, içinize atıp tepkinizi göstermeyip sessiz kalmak da tehlikelidir.
Fikirlerinizi paylaşın
Yaratıcı fikirlerinizi, orijinal projelerinizi kimseye söylemeyip kendinize sakladığınız sürece iş hayatında ilerlemeniz mümkün değil. Bu nedenle her zaman paylaşımcı olun. Eğer iş ortamınızda tehlikeli olduğunu düşündüğünüz, fikirlerinizi çalacağından şüphelendiğiniz birileri varsa da paylaşımınızı müdürünüzün yanında, kalabalık toplantı esnalarında yapın. Aynı zamanda ekip çalışmasına yatkın olun; sadece kendi işlerinize değil, ekipteki herkesin işlerine fikirlerle katılın. Yardımcı olmaktan hiçbir zaman çekinmeyin, deneyimlerinizi paylaşmaktan hiçbir zaman rahatsız olmayın. Burada en fazla dikkat etmeniz gereken konu üslubunuz ve tavrınızdır. Bizim size önerimiz fazla bilmiş tavırlardan ve fazla öne çıkma çabalarından uzak durmanız…
Mola verin
Gün içinde her şeyden sıyrıldığınız, kafanızı tamamen boşalttığınız ve kendinizi bıraktığınız bir mola, emin olun her şeyden önemli! Bunun için uzmanlar nefes egzersizlerini öneriyor. Nasıl mı? İster oturur pozisyonda ister ayakta, bir elinizi sırtınıza götürün. Göğsünüzü bir balon gibi düşünün ve onu şişirerek bu pozisyonda nefes alın. Sanki sırtınızdaki elinizin içine bu nefes doluyormuş gibi. Bir gün içerisinde 2 veya 3 defa, 3’er dakikalık bu derin nefes egzersizini uygulamak size tahmin edebileceğinizden çok daha fazla faydalı olacak! Aynı zamanda ofiste yapabileceğiniz baş, boyun ve sırt esneme hareketlerinin de hem sizi formda tutmaya, hem de sağlıklı bir mola vermenize yarayacağını hatırlatalım… Hatta imkanınız varsa dışarı çıkıp iş arkadaşlarınızla açık havada yapacağınız yarım saatlik yürüyüşler hem fiziksel hem sosyal anlamda sağlıklı olacaktır.
Alıntıdır!
