Anne adayları olarak dokuz aylık dönem boyunca hem fiziksel hem de ruhsal olarak pek çok değişim ve dalgalanma yaşarız. Bu dalgalanmaların bedenimize de yansıması çok doğaldır.
Bir yandan günlük koşuşturmalarımız, bir yandan bebeğimize yaptığımız hazırlıklar kendimize gereken önemi ve bakımı sağlamaktan bizleri alıkoymamalı. Unutmayın, bebeğiniz doğduktan sonra da hayat devam edecek, erken yaşlanmaya ve zamanından önce ortaya çıkan kırışıklıklara izin vermemek elimizde.
Modern hayatta attığımız her adımda sentetik kimyasallarla karşı karşıya kalıyoruz, bedenimize nüfuz edecek yanlış tipte zararlı kimyasallar bedenimizde erken yaşlanmanın yanısıra ciddi ve kalıcı hasarlar bırakarak, ilerde çaresiz hastalıklara yol açabiliyor.
Hem kendimizi hem de bedenimizdeki yeni misafirimizi bu toksik kimyasallardan korumamız şart. Son zamanlarda kurşun gibi ağır ****llerin renkli makyaj malzemelerinde yanlışlıkla kullanıldıklarını, hoş ve keskin kokan, bol renkli kişisel bakım ürünlerinde benzol türevi astıma ve alerjilere yol açan zararlı sentetiklerin bulunduğunu, hatta ağır ****lllerin ve zararlı kimyasalların istenmeyerek bu ürünlerin üretim aşamasına dahil olduğunu okuyoruz.
WWF (Dünya Doğal Hayatı Koruma Derneği) İngiltere Toksik Kimyasallar departmanındaki uzmanlar sentetik kozmetiklerde bulunan ve bedenimizdeki hormon dengesini bozan, doğal ortamda çok uzun süreler ayrışmadan kalan toksik kimyasalların tüketici sağlığını olumsuz yönde etkilediğini belirtiyor.
Bunlar kozmetikleri uyguladığımız cildimiz yoluyla ve koku, kıvam, renk katkılı besinlerle sindirim sistemimiz yoluyla bedenimizde birikerek istenmeyen etkilere bizleri açık bırakabiliyor.
Bunlardan bazıları (örneğin deodorantlarda kullanılan triclosan) yapılan anne sütü, kan ve idrar analizlerinde tehlikeli oranlarda bulundu. Ayrıca kozmetiklerde koruyucu olarak yaygın bir şekilde kullanılan parabenin çocuklarda hormonal değişimlere neden olabildiği yapılan araştırmalar ile ortaya çıktı.
Bilinçli anneler olarak organik pazarlar ve sertifikalı ürünlerle yediklerimiz ve içtiklerimize gereken özeni gösterirken bebeğimize ve kendimize organik kozmetik kullanımını da ihmal etmemeliyiz.
