Ezgi Mola
Ezgi Mola (d. 1983), tiyatro, sinema ve televizyon oyuncusu.
2000 yılında Akademi İstanbul’da eğitimine başladı. Henüz 18'ini bitirmeden Kartal Tibet'in yönettiği Karate Can dizisinde ilk televizyon deneyimini kazandı. Müjdat Gezen Sanat Merkezi'ni kazandı ve 4 yıl eğitim aldı. Bu arada Aydoğan Temel’den de 2 yıl tiyatro eğitimi aldı. Yine Aydoğan Temel’in liderliğindeki bir tiyatro topluluğuyla Çürük Elma oyununda ilk sahne deneyimini yaşadı. 2005 Kasımında BKM Atölye'ye katıldı. 2005 sonbaharında safça bir kuaförü canlandırdığı Hırsız Polis dizisinin gördüğü büyük ilgi sonucu kitlelerce tanınmaya başladı. 2006 yılında çevrilen Hayatımın Kadınısın filmindeki rolüyle başarı kazandı. Bu filmde kişisel hedef olarak gördüğü Türkân Şoray ile karşılıklı oynama fırsatı yakaladığı gibi, kendini gösterebileceği bir rolü canlandırma şansı da buldu. Bu rolüyle 2007 yılında En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu dalında Sadri Alışık Ödülü sahibi oldu. 2008 yılında Uğur Yücel'in yönetmenliğinde Türkiye'de bir ilk olan Kolay Gelsin adlı doğaçlama sit-com denemesinde rol aldı, ama proje uzun ömürlü olmadı.
Gerek rollerinde gerek özel hayatında güler yüzlülüğüyle tanınır.
Filmler
Veda- 2010 - Latife
Hokkabaz - 2006 - Hemşire
Hayatımın Kadınısın - 2006 - Ahu
Organize İşler - 2005 - Berrak
Ejder Kapanı -2010
Diziler
G.Doğudan Öyküler Önce Vatan -2010 - Ayşe
Canım Ailem - 2008-2010 - Feride
Sınıf - 2008 - Esra
Kolay Gelsin - 2008 - Kezo
Senden Başka - 2007 - Hayriye
Hırsız Polis - 2005-2006 - Gülay
Görünmez Adam - 2004
Sevinçli Haller - 2004
Sultan Makamı - 2003 - Seda
Unutma Beni - 2002 - Seda
Karate Can - 2000
TV Filmi
Hızlı Adımlar - 2004 - Selen
Tiyatro
Vur/Yağmala/Yeniden - 2008-2009 Murat Daltaban DOT
Hisseli Harikalar Kumpanyası - 2007 Haldun Dormen BKM
Çürük Elma 1998-1999 Aydoğan Temel ATT
Adalet Pantolonun Kemeridir -2003 MSM Müjdat Gezen MSM
Sizikiler 2005 Caner Alkaya BKM
Salak Oğlum 2004 Müjdat Gezen MSM
Artiz Mektebi 2005 Müjdat Gezen MSM
Karmakarışık 2004 Haldun Dormen MSM
Yalancı 2003 İlker Ayrık MSM
Oyuncu dediğin açgözlüdür
“Dedemin İnsanları” filmini Gökçeada’daki setinde bir uygun zaman bulup da röportaj yapamadım Ezgi Mola’yla... Ama o kadar gönülden istemişim ki; İstanbul’a dönüş yolunda karşıma çıktı. Filmde Çağan Irmak’ın büyükannesini canlandıran Mola’yla adada olmasa da feribotta görüştüm.
Filmde Yunanca konuştuğunuz sahneler var. O sahneler sizi çok zorladı mı?
- Başlarda çok kaygılanmıştım ama oyuncu arkadaşlarımızdan Kosta Kortidis’in büyük yardımını gördük. Ekipte onun da olması büyük avantajdı. ışe doğru telaffuzla başladık, doğru vurgu ve ses çalışması ile devam ettik. Gerçekten özgüvenimizi yükseltti bu çalışma... Sonucu, beyazperdede nasıl görüneceğini merak ediyorum doğrusu.
Çekimler nasıl gidiyor?
- Çok iyi... Çünkü Çağan’ın seti çok güzel; sakin, huzurlu... Bütün ekip iyi ve anlayışlı. Hepimiz çok rahatız. Çağan’ın da bu kadar rahat olmamızda payı büyük. 50 kez aynı soruyu soruyorum, 50’sinde de hiç üşenmeden cevap veriyor. Her şeye ve herkese yetişip, aynı özenle yardımcı oluyor.
YAKIN ARKADAŞLA ÇALIŞMAK MEĞER ÇOK KEYİFLİYMİŞ
Projeden de canlandırdığınız karakterden de çok memnunsunuz herhalde...
- Elbette... Hikayenin böyle bir yerinde olmak çok keyifli... Oyuncu dediğin açgözlü ve iştahlı olur, ben de o yüzden her önemli projede olmak, her iyi role koşmak istiyorum. Bir de Mert’le (Fırat) oynuyoruz. O da bana ayrı motivasyon oluyor aslında. Onunla oynamak çok güzel.
Bu proje için teklif size kimden geldi?
- Çağan benim beş yıldır arkadaşım. Birlikte yemek yiyorduk. “Böyle böyle bir şey yapıyorum” dedi. Senaryonun başını anlattı. Dedesinden bahsetti. Sonra fotoğraflar gösterdi. Çok heyecanlandım. Ve ekibe dahil oldum. Daha önce hiç yakın arkadaşım olan bir yönetmenle çalışmamıştım, meğer çok keyifliymiş.
Bir de herkesin hayalidir Çağan Irmak filminde rol almak, öyle değil mi?
- Evet, çünkü işin duygu kısmı Çağan’da dolu dolu oluyor.
HEP BAŞROLDEKİNİN KOMİK VE ŞİŞMAN ARKADAŞIYIM
Sizin adınıza şuna seviniyorum; önceleri dizilerde başrol oyuncusunun en yakın arkadaşı rollerindeydiniz hep... Bu proje sayesinde artık siz de başrol oyuncususunuz...
- Doğru... Hatta dahası da var; başrolün şişman ve komik kız arkadaşıydım hep!
Kendinize o kadar haksızlık etmeyin...
- Tamam şişman demeyelim o zaman! Ama komik ve işi toparlayan kız arkadaştım hep. Tam bir yardımcı oyuncu. ıçimden “Yardımcı olabildiysem ne mutlu bana” diyordum sürekli. Ama artık öyle değil.
Ama oyunculuğunuzla zaten dikkat çekiyordunuz...
- Öyleyse çok mutlu olurum. Ben henüz kendimi kanıtlayamadım çünkü!
DİZİLERDE SADECE PARA İÇİN ROL ALMIYORUM
İyi iş teklifleri geliyor ama öyle değil mi?
- Tabii çok güzel işler geliyor, mutlu oluyorum. Mesela “Dedemin ınsanları” bitecek, başka bir filme başlayacağım, ondan sonra yine başka bir film var. Dizi yapmıyorum şu an, film konuşuyorum. Bu beni çok mutlu ediyor. Geçen sene bu zamanlar şöyleydim: “Dizi bitti, şimdi dizi oyuncusu mu olacağız biz?”
Kötü bir şey midir dizi oyuncusu olmak?
- Hayır, hiç değil. Bazıları “Diziden para kazandığım için oynuyorum” diyor. Ben kesinlikle öyle düşünmüyorum. Evet para kazanıyorum ama yine oyunculuk yapıyorum. Ben bugüne dek istemediğim tek bir rol canlandırmadım. Bazen öyle bir dönem geliyor ki, “Ne yapalım, evin kirası için rolü kabul edeceğiz artık” denebiliyor. Çok arkadaşım var bu durumda... Ben de öyle olabilirdim. Benim belki de şansım yaver gitti biraz. Hep içime sinen, güzel işler yaptım.
KUTU
----
TWITTER’A ESKıSı
KADAR GıRMıYORUM
Sıkı bir Twitter kullanıcısı olduğunuzu biliyorum. Adadayken de Twitter’a girdiniz mi?
- Girdim.
“Ezgi Mola kaç gündür Twitter’a girmiyor, merak ettik” diyenler var da...
- Artık eskisi kadar fazla girmiyorum çünkü... Ben sosyal medyayı çok seviyorum aslında ama herhalde şu sıralar pek canım istemiyor. Kendi kendime eğleniyorum. Sanırım bu durum dönemle alakalı. Bundan sonra da yoğun iş günleri beni bekliyor, aklım onlarda daha çok.
Hürriyet