Emzirme Niçin Önemlidir?

Şahmaran.

Admin
Admin
Katılım
9 Temmuz 2008
Mesajlar
38.082
Tepki
50.395
Puan
113
Emzirmek, bebeği beslemenin çok ötesinde bir kavramdır.

Emzirme ile, sayısız faydaları olan anne sütü bebeğe verilmiş olur. Bunun yanında bebeğin ve annenin ruh sağlığı pozitif yönde etkilenir.
Pompa ile sağarak bebeğinize anne sütü verebilirsiniz. Bununla sadece bebeğin beslenmesini sağlarsınız. Emzirirseniz, hem bebeğinizi beslersiniz, hem de onun ileriki hayatında kişilikli ve daha dengeli bir insan olmasına katkıda bulunursunuz.
Yavrunuzu beslemek için, diğer canlılar için hazırlanmış olan sütleri (inek, keçi, koyun sütü) kullanırsanız bebeğinizin beslenmesi eksik kalır.
Bileşimleri ayarlanmış olmakla birlikte mama sütleri de anne sütünden farklıdır, soya bitkisel yağ, ve hayvan sütleri gibi bir çok değişik maddeden yapılmaktadır. Bebekler için mükemmel besin olan anne sütünden çok uzaktır.

İnsan ve hayvan sütlerini (mamaları) besin değerleri yönünden karşılaştırarak emzirmenin önemini vurgulamak istiyorum.
Bütün sütlerde protein, yağ, süt şekeri (laktoz) bulunur.
Hayvan sütleri insan sütünden daha fazla protein içerir. Protein önemli bir besin maddesidir. Daha fazla proteinin daha iyi olduğunu düşünebilirsiniz. Ancak hayvanlar insanlardan daha hızlı büyürler ve daha fazla protein içeren sütlere ihtiyaçları vardır. İnsan yavrusunun böbrekleri ancak bebek 3 aylık olduğunda olgunlaşır. Yenidoğan bebeğin tam gelişmemiş böbrekleri hayvan sütündeki proteinin fazlasını atmakta zorlanır. Bebeğin böbrekleri, annesinin sütüne göre tasarlanmıştır.

Ayrıca inek sütünün proteini yapısal olarak da anne sütünden daha farklıdır. İnek sütündeki proteinin çoğu pıhtı şeklindedir. (kazein). Bu kazeinler bebeğin midesinde sindirilemeyen pıhtılar oluşturur. İnsan sütünde de proteinin bir kısmı pıhtıdır. Ancak hem pıhtı oranı azdır hem de bu pıhtılar bebeğin midesinde sindirilebilecek şekilde yapıdadır. İnsan sütünde, proteinin çoğu süt içinde erimiş halde bulunur (whey proteinleri). Whey proteinlerinin çoğu mikrop öldürücü yapıdadır ve bebeğin enfeksiyonlardan korunmasına yardım eder. Anne sütü bebeği infeksiyonlara karşı koruyan canlı bir sıvıdır. Hayatın ilk yıllarında bağışıklık sistemi tam olarak gelişmemiştir. Bu nedenle çocuk mikroplarla büyük çocuklar veya erişkinler gibi savaşamaz. Ek bir savunma silahına ihtiyacı vardır. Anne sütü bileşimi tasarlanırken içine whey proteinleri konarak bebeğin bu gereksinimi karşılanmıştır. Hayvan sütlerinde ve mamalarda bebeği infeksiyonlardan koruyan anti infektif protein türleri yoktur.

Anne bulaşıcı bir hastalığa yakalanırsa anne kanındaki akyuvarların (mikrop öldürücü askerler) bazıları anne memesine gider ve antikor yapar. Bu antikorlar bebeği korumak üzere süte salınır. Bu nedenle annede bir infeksiyon hastalığı varsa bebek memeden ayrılmamalıdır. Zira annesinin sütü bebeği bu infeksiyona karşı korumaktadır.
Yapay besinler ölüdür. Canlı akyuvarlar yada antikorlar içermez. Anne sütü canlıdır. Canlı akyuvarlar içerir.
Değişik sütlerdeki yağın önemli nitelik farkları vardır. İnsan sütünde, hayvan sütü yada mamalarda bulunmayan esansiyel yağ asitleri vardır. Bu esansiyel yağ asitleri bebeğin büyüyen beyni ve gözleri ile sağlıklı kan damarlarının gelişimi için gereklidir.
İnsan sütü ayrıca yağ sindirimine yardımcı olan lipaz enzimini içerir. Bu enzimin hayvan sütleri ya da mamalarda bulunmaz. Böylece anne sütündeki yağ, inek sütü ya da formüllerindeki yağa göre daha iyi ve bebek vücudu tarafından daha iyi kullanılır.
Yapay beslenen bir bebeğin dışkısı emzirilen bebeğin dışkısından farklıdır. Bunun bir nedeni yapay beslenen bebeğin dışkısının daha fazla kullanılmamış besin içermesidir.

Yenidoğan bir bebeğin barsağında, sütteki yağın sindirimi için gerekli enzimler henüz tam gelişmemiştir. Anne sütündeki lipaz, yağın tümüyle sindirilmesine yardım eder.
Anne sütünün yapısı hep aynı değildir. Bebeğin ayına göre ve emzirmenin başından sonuna doğru değişir. Kolostrum ( ağız sütü) doğumdan sonra ilk birkaç gün içinde gelen süttür. Koyu sarı yada berrak renktedir. Kolostrum daha sonraki günlerde üretilen sütlere göre protein içeriği fazladır. Bu da bebeğin korunması için önemlidir. Çünkü kolostrum içinde bulundurduğu fazla miktardaki mikrop kırıcı proteinlerle yenidoğan bebeği bakteriyel infeksiyonlardan korur.

Kolostrumun bebeğin barsaklarını temizlemeye yardım eden hafif müshil bir etkisi de vardır. Bu şekilde sarılık maddesi (bilirubin) barsaktan atılır ve sarılığın önlenmesi kolaylaşır.
Kolostrum bebeğin barsaklarının gelişmesine yardım eden büyüme faktörleri içerir. Barsağın erken olgunlaşması bebekte alerji gelişmesini ve farklı besinlere uyumsuzluk gelişmesini önler.
Kolostrum A vitamini yönünden zengindir.A vitamini bebekte oluşabilecek enfeksiyonların daha hafif geçirilmesine yardım eder.

Sonuçta bebeklerin ağız sütünü almaları çok önemlidir.
Bebekler doğumdan sonra hemen annelerinin yanına alınırsa ve emzirilirse az ağlarlar ve daha hızlı gelişirler.
Emziren anneler bebeklerine daha şefkatli davranırlar ve bebeğin bakımını ve gece beslenmesi konusunda daha az yakınırlar.
Emzirme, annenin bebeğiyle yakın ve sevgi dolu bir ilişki kurmasına yardımcı olur. Bu sürece bağlanma denir.
Anne sütünün, bebeği solunum yolu ve barsak enfeksiyonlarından(ishalden) koruyucu etkisi vardır.

Anneler bazen sütlerinin çok sulu olmasından endişe duyarlar. Süt hiçbir zaman çok sulu olmaz. Endişelenmeyiniz. Anne sütü, bebeğin ihtiyacına göre tasarımlanmıştır.
DSÖ (Dünya Sağlık Örgütü) ve UNICEF bebeklerin yaşamının ilk 4 ayında, mümkünse 6 ayında , su dahi almaksızın tek başına anne sütü ile beslenmesini önermektedir.
Emzirme bebeğinizle sizin aranızda sağladığı yakın temas nedeniyle sevgi dolu bir ilişki oluşmasına yardımcı olur.Emme işlemi çocuğun psiko-sosyal gelişimine katkıda bulunur. Erişkin hayatında ruh yapısı dengeli bir insan olur.
Emziren anneler bebeklerine daha şefkatli davranırlar ve bebeğin beslenmesi ve gece bakımı konusunda daha az yakınırlar.
Bebekler doğumdan sonra annelerinin yanına alınır ve emzirilirlerse daha az ağlarlar.

Anne sütünün erkenden gelmesi, bol olması ve uzun süre devam etmesi için bebeklerin doğar doğmaz anne göğsüne konarak memeyi emmeleri sağlanmaya çalışılmalıdır. Yeni doğum yapmış anne yorgundur ve sütü yoktur diyerek bebeği anne memesine koymamak uygun değildir.
Bebeğiniz doğduktan sonra ilk yarım saat içinde sütünüzün gelmesini beklemeden mutlaka emzirmelisiniz.İlk 48 saat içinde sık emzirmek sütün yeterliliği açısından önem taşır.Çünkü sık emmeye bağlı olarak süt salgısında artış olacaktır.Bu nedenle sütünüz henüz gelmemiş bile olsa sık emzirmeye devam ediniz.
Kolostrum adı verilen ilk süt protein bakımından oldukça zengindir ve içinde bebeği bulaşıcı hastalıklardan koruyacak bol miktarda antikor taşımaktadır.Kıvamı koyu ve sarımsı bir rengi olan kolostrum sonraki birkaç gün içinde normal anne sütüne dönüşecektir.
Kolostrum sıvısı hamileliğinizin yedinci ayından sonra sağılabilir.Bu aylarda duş altında memenin ayla kısmına (meme başı etrafında bulunan koyu renkli kısım)baş ve işaret parmaklarıyla yapılacak kısa masajlar süt kanallarının açılmasına yardımcı olabilir.

Bebeğinizi emzirmeden önce ellerinizi yıkayın.Yeni kaynatılmış ılık suya batırdığınız pamukla meme başlarınızı silin.Bebeğinizi mümkün olduğu kadar dik bir pozisyonda kucağınıza alın.Meme başınızı bebeğin yanağına değdirerek onun içgüdüsel olarak memenize yönelmesini sağlayın.Bebeğinizin meme başını çevresindeki koyu renkli kısımla (ayla) birlikte ağzına almasını sağlayın.Böylece bebek bu kısma dudaklarıyla bastırdıkça meme başından süt gelir.Sadece meme ucunu emerse yeterli süt alamayacaktır.
Gaz sancılarını engellemek için hava yutmasını en aza indirmek gerekir.Bunun için emzirirken bebeğinizi mümkün olduğu kadar yere dik tutmaya çalışın.Gazını çıkarmak için başını omzunuza dayayıp yine dik bir pozisyonda sırtına hafif hafif vurmanız yeterli olacaktır.Bebeğiniz yuttuğu hava ile birlikte bir kısım sütü geri çıkartabilir.Bu nedenle omzunuza önceden temiz bir peçete yada mendil koymalısınız. Bu işlem 15-20 dakika sürmelidir.

Anne sütü alan bebeğin suya ihtiyacı yoktur. Anne sütü tek başına yeterlidir.
Bebeğinizi yan yatırmaya özen gösterin.Bu bebeğinizin çıkaracağı süt veya tükürük salgısının nefes borusuna kaçmasını engelleyecektir.
Bebeğinizi her ağlayışında ve istediğinde emzirmelisiniz.Bu bebeğinizin hem beslenmesini hem de psikolojik olarak doyuma ulaşmasını sağlayacaktır.
Bebek 3 aylık olduğunda anne sütünde hafif bir azalma olabilir, bebek emmeye devam ederse yeniden artacaktır. Hemen vazgeçip ek gıdaya başvurulmamalıdır. ANNE SÜTÜ, fizyolojik ve en iyi besin, bebek-anne arasındaki en iyi psikolojik bağlantı yolu, bebeğin hastalıklardan korunmasında en güvenilir yoldur.
 

Şu anda bu konu'yu okuyan kullanıcılar

    Üst