İngilizce öğrenmeye erken yaşlarda başlasanız dahi akıcı İngilizce konuşmadığınızı mı düşünüyorsunuz?
Her ne kadar bu konuda mükemmeliyetçi olmamanız gerekse de İngilizceyi sadece okulda öğrenerek akıcı konuşmak imkânsız.Standart bir İngilizce eğitimi, eğer çeşitli yöntem ve kaynaklarla desteklenmezse akıcı İngilizce konuşmanız için yeterli olmayacaktır.
İngilizce eğitim yöntemleri 18.Yüzyıldan bu yana çok değişiklik göstermemiştir. Günümüzde ise İngilizceyi akıcı konuşabilmek her ne kadar okuma ve dilbilgisi dersleriyle edinilen sağlam bir dilbilgisi ve kelime dağarcığına dayansa da pratik yapmak ve günlük yaşamda kullanılan deyim, kısaltma ve kelimeleri bilmekten de geçiyor.
Bunun için eğer yurtdışına gitme imkânınız yoksa dahi İngilizce gösterilen filmler ve programları izlemek, İngilizce müzik dinlemek, internette ya da şehrinizde imkân varsa turistik ortamlarda bizzat İngilizce konuşan kişilerle konuşmak çözüm olabilir.
Filmleri ilk başta altyazılarına bakarak izleyeceksiniz belki lakin zamanla buna gerek duymadığınızı siz de göreceksiniz. Gerçek hayatta İngilizce kitaplarından farklı ifadelerin de olduğunu (tıpkı Türkçedeki gibi) fark edeceksiniz.
İngilizce dilbilgisinin zor olduğu düşüncesinden sıyrılın! Bu önyargı ya da mit artık çürümeli. İngilizce dilbilgisi Türkçeden çok farklı olsa da zor değildir. İngilizce Tarih, Matematik öğrenmek gibi öğrenilemez. Hayata sık sık taşınması gerekir.
Alıntıdır.
Her ne kadar bu konuda mükemmeliyetçi olmamanız gerekse de İngilizceyi sadece okulda öğrenerek akıcı konuşmak imkânsız.Standart bir İngilizce eğitimi, eğer çeşitli yöntem ve kaynaklarla desteklenmezse akıcı İngilizce konuşmanız için yeterli olmayacaktır.
İngilizce eğitim yöntemleri 18.Yüzyıldan bu yana çok değişiklik göstermemiştir. Günümüzde ise İngilizceyi akıcı konuşabilmek her ne kadar okuma ve dilbilgisi dersleriyle edinilen sağlam bir dilbilgisi ve kelime dağarcığına dayansa da pratik yapmak ve günlük yaşamda kullanılan deyim, kısaltma ve kelimeleri bilmekten de geçiyor.
Bunun için eğer yurtdışına gitme imkânınız yoksa dahi İngilizce gösterilen filmler ve programları izlemek, İngilizce müzik dinlemek, internette ya da şehrinizde imkân varsa turistik ortamlarda bizzat İngilizce konuşan kişilerle konuşmak çözüm olabilir.
Filmleri ilk başta altyazılarına bakarak izleyeceksiniz belki lakin zamanla buna gerek duymadığınızı siz de göreceksiniz. Gerçek hayatta İngilizce kitaplarından farklı ifadelerin de olduğunu (tıpkı Türkçedeki gibi) fark edeceksiniz.
İngilizce dilbilgisinin zor olduğu düşüncesinden sıyrılın! Bu önyargı ya da mit artık çürümeli. İngilizce dilbilgisi Türkçeden çok farklı olsa da zor değildir. İngilizce Tarih, Matematik öğrenmek gibi öğrenilemez. Hayata sık sık taşınması gerekir.
Alıntıdır.