'29 yaşındayım ve istediğim anda ölmeyi seçiyorum'
Amerika'da bir kadın, ölümcül hasta olduğunu öğrendikten sonra kendi seçtiği şekilde ölebilmek için hazırlıklarına başladı. "Yatağımda, sevdiğim insanlarla çevrili olarak ölmek istiyorum" diyen kadının kararı, ötanazi tartışmalarını tekrar alevlendirdi

Brittany Maynard yalnızca 6 aylık ömrü kaldığını öğrendiğinde yeni evlenmişti ve kocasıyla bir aile kurmaya çalışıyordu. Ancak hayatı çok seven bu kadın pek çok kişinin aklına bile gelmeyecek bir karar aldı: Öleceği zamanı kendisi seçecekti.
29 yaşındaki Brittany Maynard, ölümcül bir beyin kanserine yakalandı. Ocak ayında görüştüğü doktorları ona en fazla 6 ayı olduğunu söylediklerinde, bu hayat dolu kadın önce ne yapacağını bilemedi. Ancak hayatı ve yaşamı çok fazla seven Murphy, onuruyla ölmeyi hastalıkla mücadele etmeye tercih etti.
HER ŞEY BAŞ AĞRILARIYLA BAŞLADI

Brittany Maynard, uzun zamandır yoğun baş ağrıları çekiyordu. Ocak 2014te doktora giden genç kadın, baş ağrılarının sebebinin beyin kanseri olduğunu öğrendi. Brittany hemen ameliyata alındı ve tümör alınmaya çalışıldı. Ancak ameliyat sırasında tümörün alınamayacak kadar büyük olduğu, Maynardın en fazla 6 aylık ömrü kaldığı ortaya çıktı. Zira Brittanynin sahip olduğu 4. derece Glioblastoma'nın tedavisi çok zor. Hastalar ne kadar yoğun tedavi edilirse edilsin, kanser hızla yayılıyor ve hastalar en fazla 3 yıl içinde ölüyorlar.
'ONURUNLA ÖLME HAKKI'
Kanser teşhisi konulduğu sırada Brittany kocası Dan ile birlikte Kaliforniyada yaşıyordu. Genç kadın o sırada 29una yeni basmıştı ve pek çok kişinin aklından dahi geçmeyecek bir karar verdi: Öleceği anı kendisi seçecekti. Ancak Kaliforniyada hastalara ötanazi hakkı tanınmıyor.
Amerikada ötanaziye izin veren 6 eyalet bulunuyor. Washington, Montana, Vermont, New Mexico ve Oregon. Bu yüzden Oregona taşınan Brittany, eyalette Death With Dignity Act yani Onurunla Ölme Hakkı olarak bilinen yasa sayesinde, öleceği anı kendisi seçebilecek.
KORKUSUZ BİR HAYAT
Annesi Brittanynin hayat dolu olduğunu, aklına koyduğu her şeyi yaptığını, korkusuz bir hayat geçirdiğini söylüyor. Maraton koşan Brittany, hayatının bir yılını Güneydoğu Asyada gezerek geçirmiş ve bir ara Afrikanın en yüksek dağı olan Kilimanjiroya bile tırmanmış. Belki de onu tanıyanlar bu yüzden, ölümle de aynı cesaretle yüzleşmeye karar vermesine şaşırmamış.
2012 Eylülünde evlendiği eşi Dan, Brittanynin kararını kabullenmiş. Acı çekmek ve artık yeter diyeceğiniz noktaya gelmek seçeneklerini düşününce Onurunla ölme fikri içimin daha rahat olmasını sağlıyor. Eğer zamanının geldiğini düşünürsek, ya da eşim böyle düşünürse Tamam, böyle de bir seçenek var diyebileceğiz.
'KENDİ YATAĞIMDA, BAŞUCUMDA SEVDİĞİM İNSANLARLA ÖLMEK İSTİYORUM'

Brittany neden ötanaziyi seçtiğini şöyle anlatıyor: Kendi yatağımda, başucumda sevdiğim insanlarla ölmek istiyorum. Yanımda kocam, annem, üvey babam ve en yakın arkadaşım olacak. Arka planda sevdiğim bir şarkı çalacak. Bana atfedilen ve tümörüm yüzünden yaşayabileceğim ölümdense, kendi seçtiğim ölümü yaşamanın vereceği rahatlığı size tarif bile edemem.
Ömrünün son aylarında planladığı seyahatleri gerçekleştiren, kocası ve sevdikleriyle zaman geçiren Brittany, aynı zamanda kendisine ötenazi hakkını sağlayan yasanın da savunuculuğunu yapmaya karar verdi. The Brittany Fund adlı vakıfla para toplanacak ve Brittanynin anısı ölümünden sonra da yaşatılacak. Aynı zamanda bu yasanın diğer eyaletlerde de geçerli olması için çalışan Compassion and Choices (Şefkat ve Seçenekler) adlı organizasyon yardımıyla bir de video hazırlandı. 1 KASIMI SEÇTİ
Genç kadın, 1 Kasımda hayata veda etmeyi planlıyor. Tabii ki son anda kararını değiştirip, ölümünü sağlayacak olan ilaçları almamaya karar verebilir. Ancak Brittany bunun düşük bir olasılık olduğunu, çünkü acısının ve hissettiği yorgunluğun gittikçe daha da kötüleştiğini söylüyor.
Brittany bunun kesinlikle bir intihar olmadığının altını çiziyor. People dergisine konuşan Brittany, Vücudumda intihara meyilli ya da ölmek isteyen tek bir hücre dahi yok. Yaşamak istiyorum. Keşke hastalığımın bir çaresi olsaydı ama yok. Onurumla ölme seçeneğine sahip olmak beni çok daha az korkutuyor diyor.
Posta
Amerika'da bir kadın, ölümcül hasta olduğunu öğrendikten sonra kendi seçtiği şekilde ölebilmek için hazırlıklarına başladı. "Yatağımda, sevdiğim insanlarla çevrili olarak ölmek istiyorum" diyen kadının kararı, ötanazi tartışmalarını tekrar alevlendirdi

Brittany Maynard yalnızca 6 aylık ömrü kaldığını öğrendiğinde yeni evlenmişti ve kocasıyla bir aile kurmaya çalışıyordu. Ancak hayatı çok seven bu kadın pek çok kişinin aklına bile gelmeyecek bir karar aldı: Öleceği zamanı kendisi seçecekti.
29 yaşındaki Brittany Maynard, ölümcül bir beyin kanserine yakalandı. Ocak ayında görüştüğü doktorları ona en fazla 6 ayı olduğunu söylediklerinde, bu hayat dolu kadın önce ne yapacağını bilemedi. Ancak hayatı ve yaşamı çok fazla seven Murphy, onuruyla ölmeyi hastalıkla mücadele etmeye tercih etti.
HER ŞEY BAŞ AĞRILARIYLA BAŞLADI
Brittany Maynard, uzun zamandır yoğun baş ağrıları çekiyordu. Ocak 2014te doktora giden genç kadın, baş ağrılarının sebebinin beyin kanseri olduğunu öğrendi. Brittany hemen ameliyata alındı ve tümör alınmaya çalışıldı. Ancak ameliyat sırasında tümörün alınamayacak kadar büyük olduğu, Maynardın en fazla 6 aylık ömrü kaldığı ortaya çıktı. Zira Brittanynin sahip olduğu 4. derece Glioblastoma'nın tedavisi çok zor. Hastalar ne kadar yoğun tedavi edilirse edilsin, kanser hızla yayılıyor ve hastalar en fazla 3 yıl içinde ölüyorlar.
'ONURUNLA ÖLME HAKKI'
Kanser teşhisi konulduğu sırada Brittany kocası Dan ile birlikte Kaliforniyada yaşıyordu. Genç kadın o sırada 29una yeni basmıştı ve pek çok kişinin aklından dahi geçmeyecek bir karar verdi: Öleceği anı kendisi seçecekti. Ancak Kaliforniyada hastalara ötanazi hakkı tanınmıyor.
Amerikada ötanaziye izin veren 6 eyalet bulunuyor. Washington, Montana, Vermont, New Mexico ve Oregon. Bu yüzden Oregona taşınan Brittany, eyalette Death With Dignity Act yani Onurunla Ölme Hakkı olarak bilinen yasa sayesinde, öleceği anı kendisi seçebilecek.
KORKUSUZ BİR HAYAT
Annesi Brittanynin hayat dolu olduğunu, aklına koyduğu her şeyi yaptığını, korkusuz bir hayat geçirdiğini söylüyor. Maraton koşan Brittany, hayatının bir yılını Güneydoğu Asyada gezerek geçirmiş ve bir ara Afrikanın en yüksek dağı olan Kilimanjiroya bile tırmanmış. Belki de onu tanıyanlar bu yüzden, ölümle de aynı cesaretle yüzleşmeye karar vermesine şaşırmamış.
2012 Eylülünde evlendiği eşi Dan, Brittanynin kararını kabullenmiş. Acı çekmek ve artık yeter diyeceğiniz noktaya gelmek seçeneklerini düşününce Onurunla ölme fikri içimin daha rahat olmasını sağlıyor. Eğer zamanının geldiğini düşünürsek, ya da eşim böyle düşünürse Tamam, böyle de bir seçenek var diyebileceğiz.
'KENDİ YATAĞIMDA, BAŞUCUMDA SEVDİĞİM İNSANLARLA ÖLMEK İSTİYORUM'
Brittany neden ötanaziyi seçtiğini şöyle anlatıyor: Kendi yatağımda, başucumda sevdiğim insanlarla ölmek istiyorum. Yanımda kocam, annem, üvey babam ve en yakın arkadaşım olacak. Arka planda sevdiğim bir şarkı çalacak. Bana atfedilen ve tümörüm yüzünden yaşayabileceğim ölümdense, kendi seçtiğim ölümü yaşamanın vereceği rahatlığı size tarif bile edemem.
Ömrünün son aylarında planladığı seyahatleri gerçekleştiren, kocası ve sevdikleriyle zaman geçiren Brittany, aynı zamanda kendisine ötenazi hakkını sağlayan yasanın da savunuculuğunu yapmaya karar verdi. The Brittany Fund adlı vakıfla para toplanacak ve Brittanynin anısı ölümünden sonra da yaşatılacak. Aynı zamanda bu yasanın diğer eyaletlerde de geçerli olması için çalışan Compassion and Choices (Şefkat ve Seçenekler) adlı organizasyon yardımıyla bir de video hazırlandı. 1 KASIMI SEÇTİ
Genç kadın, 1 Kasımda hayata veda etmeyi planlıyor. Tabii ki son anda kararını değiştirip, ölümünü sağlayacak olan ilaçları almamaya karar verebilir. Ancak Brittany bunun düşük bir olasılık olduğunu, çünkü acısının ve hissettiği yorgunluğun gittikçe daha da kötüleştiğini söylüyor.
Brittany bunun kesinlikle bir intihar olmadığının altını çiziyor. People dergisine konuşan Brittany, Vücudumda intihara meyilli ya da ölmek isteyen tek bir hücre dahi yok. Yaşamak istiyorum. Keşke hastalığımın bir çaresi olsaydı ama yok. Onurumla ölme seçeneğine sahip olmak beni çok daha az korkutuyor diyor.
Posta